24.07.2025 tarihli ve 32965 sayılı Resmi
Gazete'de yayımlanan Türk
Parasının Kıymetini Koruma Hakkında Kanun ile
Bazı Kanunlarda ve 635 Sayılı Kanun
Hükmünde Kararnamede Değişiklik
Yapılmasına Dair Kanunun (“Kanun”)
18 inci maddesiyle, Kurumlar Vergisi Kanununun (“KVK”)
32/A maddesinde düzenlenen indirimli kurumlar vergisi
uygulamasında çok önemli değişiklikler
yapılmıştır.
Kanun maddesinde yapılan değişiklikler,
değişiklik öncesi ve sonrası metinler
karşılaştırmalı olarak gösterilmek
suretiyle Sirkülerimizin ekindeki tabloda
paylaşılmış olup, özetle
aşağıda
açıklanmıştır.
Kanunun 27/1-c maddesi uyarınca; yapılan bu
değişikliklerin, 16/6/2025 tarihinden önce
başvurusu yapılmış ve reddedilmemiş
olanlar hariç, Kanunun yayım tarihi olan 24.07.2025
tarihinden itibaren alınan yatırım teşvik
belgeleri için uygulanacağını peşinen
belirtmek isteriz. Bu çerçevede, 24.07.2025
tarihinden önce alınan yatırım teşvik
belgeleri ile bu tarihten sonra alınmış olsa bile
16/6/2025 tarihinden önce başvurusu
yapılmış ve bu başvurusu reddedilmemiş
olan yatırım teşvik belgeleri için
KVK'nın 32/A maddesinin bu Kanunla yapılan
değişiklikler öncesi hükümleri uygulanmaya
devam edilecektir.
1. İndirimli kurumlar vergisi oranı
uygulaması için süre sınırı
getirilmiştir.
KVK'nın 32/A maddesinin ilk fıkrasının
değişiklik öncesi düzenlemesine göre,
yatırım teşvik belgesine bağlanan
yatırımlardan elde edilen
kazançlar, yatırımın kısmen
veya tamamen işletilmesine başlanılan hesap
döneminden itibaren yatırıma katkı
tutarına ulaşıncaya kadar indirimli
oranlar üzerinden kurumlar vergisine tabi tutulabilmekteydi.
Bunun için herhangi bir süre sınırı
bulunmamaktaydı. Yatırıma katkı
tutarına ne zaman ulaşılırsa o zamana kadar bu
şekilde indirimli kurumlar vergisi oranı uygulanabilmesi
mümkündü.
Kanunla bu fıkrada yapılan değişiklikle
bu süreye bir sınırlama
getirilmiştir. Buna göre,
yatırım teşvik belgesine bağlanan
yatırımlardan elde edilen kazançlara uygulanacak
indirimli kurumlar vergisi oranı, indirim
hakkının kullanılabileceği ilk hesap
döneminden itibaren en fazla 10 hesap dönemi boyunca
uygulanabilecektir. Değişikliğin
gerekçesinde verimli yatırımların teşvik
edilmesi amacıyla bu değişikliğin
yapıldığı belirtilmiştir.
DEĞİŞİKLİK ÖNCESİ | DEĞİŞİKLİK SONRASI |
(1) Finans ve sigortacılık sektörlerinde
faaliyet gösteren kurumlar, iş ortaklıkları,
taahhüt işleri, 16/7/1997 tarihli ve 4283
sayılı Kanun ile 8/6/1994 tarihli ve 3996
sayılı Kanun kapsamında yapılan
yatırımlar ile rödovans sözleşmelerine
bağlı olarak yapılan yatırımlar
hariç olmak üzere, bu maddenin ikinci
fıkrasında belirtilen ve Ekonomi
Bakanlığı tarafından teşvik belgesine
bağlanan yatırımlardan elde edilen kazançlar,
yatırımın kısmen veya tamamen
işletilmesine başlanılan hesap döneminden
itibaren yatırıma katkı tutarına
ulaşıncaya kadar indirimli oranlar üzerinden
kurumlar vergisine tabi tutulur. |
(1) Finans ve sigortacılık sektörlerinde
faaliyet gösteren kurumlar, iş ortaklıkları,
taahhüt işleri, 16/7/1997 tarihli ve 4283
sayılı Kanun ile 8/6/1994 tarihli ve 3996
sayılı Kanun kapsamında yapılan
yatırımlar ile rödovans sözleşmelerine
bağlı olarak yapılan yatırımlar
hariç olmak üzere, 32 nci madde kapsamında
kurumlar vergisi oranı, Sanayi ve Teknoloji
Bakanlığı tarafından düzenlenen
yatırım teşvik belgesi kapsamında
gerçekleştirilen yatırımlardan elde edilen
kazançlara, yatırımın kısmen veya
tamamen işletilmesine başlanılan hesap
döneminden itibaren yatırıma katkı
tutarına ulaşıncaya
kadar indirim
hakkının kullanılabileceği ilk hesap
dönemi
dahil en fazla on hesap
dönemi %60
indirimli olarak uygulanır. Ancak, kazanç
bulunmasına rağmen yararlanılmayan
yatırıma katkı tutarları müteakip
dönemlerde dikkate alınmaz. |
Kanunda “indirim hakkının
kullanılabileceği ilk hesap
dönemi” ifadesinden ne
anlaşılması gerektiğine yönelik herhangi
bir hükme yer verilmemiştir. Ancak bu
fıkra yatırımdan elde edilen
kazançlara uygulanacak indirimli oranı
düzenlediğinden, bu dönemden
“yatırımdan elde edilen
kazanç dolayısıyla indirimli kurumlar vergisi
oranı uygulanabilecek kurumlar vergisi matrahının
ortaya çıktığı ilk hesap
dönemi”nin kastedildiği
anlaşılmaktadır.
Bu çerçevede; bu değişiklikten, bu
fıkrada belirtilen 10 hesap dönemlik sürenin,
yatırımın kısmen veya tamamen tamamlanıp
yatırımdan indirimli oran uygulanabilecek kazanç
elde edilmesiyle başlayacağı; yatırımdan
elde edilen kazanç dolayısıyla kurumlar vergisi
matrahı oluşmadığı sürece bu
sürenin işlemeyeceği; ne zaman indirimli oran
uygulanabilecek kazanç oluşursa sürenin o zaman
başlayacağı; bir kere kazanç elde edilip bu
süre işlemeye başlarsa ara dönemlerin zararla
sonuçlanmasının bu süreyi etkilemeyeceği
sonuçlarına ulaşılmaktadır.
Bu değişikliğin uygulanmasına yönelik
yayımlanacak tebliğle bu ifadenin örneklerle
birlikte açıklanacağını
düşünüyoruz.
2. Yatırım dönemi-işletme
dönemi ayrımı
kaldırılmıştır
KVK'nın 32/A maddesi uygulamasında temel prensip,
maddenin ilk fıkrasında
öngörüldüğü üzere indirimli
kurumlar vergisi oranının, yatırım teşvik
belgesine bağlanan yatırımlardan elde
edilen
kazançlara uygulanmasıdır.
Ancak bu teşvik uygulamasının yatırım
dönemi uzun süren yatırımlar için
kendisinden beklenen faydayı sağlamayacağı
görülerek, 6322 sayılı Kanunun 39 uncu
maddesiyle 1.1.2023 tarihinden itibaren elde edilen
kazançlara uygulanmak üzere maddede bir
değişiklik yapılmış ve hesaplanacak
yatırıma katkı tutarına mahsuben, toplam
yatırıma katkı tutarının %50'sini ve
gerçekleştirilen yatırım harcaması
tutarını geçmemek
üzere; yatırım
döneminde kurumun diğer faaliyetlerinden
elde edilen kazançlarına indirimli kurumlar vergisi
oranı uygulatmak suretiyle yatırıma katkı
tutarını kısmen kullandırmaya
Cumhurbaşkanına yetki verilmişti. Düzenleme
uyarınca Cumhurbaşkanının bu oranı
sıfıra indirmeye ve %100'e kadar artırmaya
yetkisi de bulunmaktaydı.
Bu yetki önceki yatırım teşvik mevzuatına
ilişkin olarak yayımlanan 2012/3305 sayılı
Bakanlar Kurulu Kararı (“BKK”) eki Kararda %80,
yeni teşvik mevzuatına ilişkin olarak ise 9903
sayılı Cumhurbaşkanı Kararı
(“CK”) eki Kararda %50 olarak
kullanılmıştı.
Bu düzenlemeler uyarınca mükellefler, 7555
sayılı Kanunla yapılan değişiklik
öncesinde, diğer faaliyetlerinden elde edilen
kazançlarına indirimli kurumlar vergisi
oranını sadece “yatırım
döneminde” uygulayabiliyorlardı.
Yatırım dönemi tamamlanıp, işletme
dönemine geçildiğinde sadece bu
yatırımdan elde edilen kazançlarına indirimli
oran uygulanabiliyordu.
Kanunla yapılan değişiklikle,
Cumhurbaşkanına yetkisini kullanmak suretiyle
mükelleflerin yatırım teşvik belgesi
kapsamındaki yatırımları dolayısıyla
diğer faaliyetlerinden elde edecekleri
kazançlarına indirimli kurumlar vergisi oranı
uygulatabileceği süre, yatırım dönemi ve
işletme dönemi ayrımı
yapılmaksızın indirim
hakkının kullanılabileceği ilk hesap
dönemi dahil 4 hesap dönemi olarak
belirlenmiştir. Böylece mevcut uygulamadaki
yatırım dönemi-işletme dönemi
ayrımı kaldırılmıştır.
DEĞİŞİKLİK ÖNCESİ | DEĞİŞİKLİK SONRASI |
c) Yatırıma başlanan tarihten itibaren bu maddeye göre hesaplanacak yatırıma katkı tutarına mahsuben, toplam yatırıma katkı tutarının %50'sini ve gerçekleştirilen yatırım harcaması tutarını geçmemek üzere; yatırım dönemindekurumun diğer faaliyetlerinden elde edilen kazançlarına indirimli kurumlar vergisi oranı uygulatmak suretiyle yatırıma katkı tutarını kısmen kullandırmaya, bu oranı her bir il grubu, bölgesel, büyük ölçekli, stratejik ve öncelikli yatırımlar ile konusu, sektörü ve niteliği itibarıyla proje bazında desteklenmesine karar verilen yatırımlar için sıfıra kadar indirmeye veya %100'e kadar artırmaya, | c) Yatırım teşvik belgesi
kapsamında bu maddeye göre hesaplanacak
yatırıma katkı tutarına mahsuben, toplam
yatırıma katkı tutarının %50'sini
ve hakedilen yatırıma
katkı
tutarını geçmemek
üzere; indirim
hakkının kullanılabileceği ilk hesap
dönemi dahil dördüncü hesap döneminin
sonuna kadar kurumun
diğer faaliyetlerinden elde edilen kazançlarına
indirimli kurumlar vergisi oranı uygulatmak suretiyle
yatırıma katkı tutarını kısmen
kullandırmaya, bu oranı sıfıra kadar
indirmeye, |
Kanunda öngörülen bu yetki Cumhurbaşkanı
tarafından kullanıldığında,
örneğin yatırım teşvik belgesinde
öngörülen yatırımını 2 yıl
içerisinde tamamlayan bir yatırımcı
şirket, yatırımını bu 2 yıllık
süre sonunda işletmeye almış olsa dahi,
-yatırıma başladığı ilk yıldan
itibaren indirimli oran hakkını kullandığı
varsayımıyla- sonraki 2 yılda (4 üncü
yılın sonuna kadar) da diğer faaliyetlerden elde
ettiği kazançlarına indirimli kurumlar vergisi
oranı uygulayabilecektir.
Mevcut uygulama yatırımcıları, diğer
faaliyetlerden elde edilen kazançlarına indirimli oran
uygulayabilecekleri süreyi uzatarak yatırım
döneminde daha yüksek tutarda yatırıma
katkı tutarını kullanabilmeleri için
yatırımlarını geç tamamlamaya
teşvik ediyordu. Kanunda yapılan bu
değişiklikle ise, bunun aksine
yatırımcıların
yatırımlarını erken tamamlarının
özendirilmek istendiği
anlaşılmaktadır.
Değişikliğe yönelik gerekçede
önemli bir açıklama daha
yapılmıştır. Gerekçede,
“diğer faaliyetlerden elde edilen kazançlara
en fazla 4 yıl indirimli kurumlar vergisi oranının
uygulatılmasının 10 yıllık toplam
sürenin aşılacağı anlamına
gelmeyeceği” ifade edilmiştir.
Dolayısıyla, maddenin ilk fıkrasında
yatırım teşvik belgesine bağlanan
yatırımlardan elde edilen kazançlara uygulanacak
indirimli oran için öngörülen 10 hesap
dönemlik süre, diğer faaliyetlerden elde edilen
kazançlar dolayısıyla indirimli kurumlar vergisi
oranı uygulanırsa, bu dönemden itibaren
hesaplanacaktır.
3. Diğer faaliyetlerden elde edilecek
kazançlar dolayısıyla kullanılacak
yatırıma katkı tutarı
sınırlandırılmıştır
Kanunla KVK'nın 32/A maddesinde
Cumhurbaşkanına verilen diğer faaliyetlerden elde
edilen kazançlara indirimli kurumlar vergisi uygulatmaya
yönelik yetkide yapılan değişiklik sadece
yukarıdaki belirttiğimiz süre
değişikliğiyle sınırlı
değildir.
KVK'nın değişiklik öncesi 32/A
maddesinde, yatırım döneminde diğer
faaliyetlerden elde edilecek kazançlara uygulanmak suretiyle
Cumhurbaşkanı yetkisiyle kullandırılabilecek
yatırıma katkı tutarı için 2
sınır bulunmaktaydı. (1) Toplam yatırıma
katkı tutarının %50'si (2012/3305
sayılı BKK kapsamındaki yatırımlar
için şu anda %80, 9903 sayılı CK
kapsamındaki yatırımlar için şu anda %50
olarak uygulanmaktadır) ve (2) Gerçekleştirilen
yatırım harcaması tutarı. Yatırıma
katkı tutarı yatırım döneminde diğer
faaliyetlerden elde edilen kazançlar dolayısıyla
bu iki sınırdan düşük olanı kadar
kullanılabiliyordu.
Kanunla yapılan değişiklikle, bu iki
sınır (1) “Toplam yatırıma katkı
tutarının %50'si” (aşağıda
bahsettiğimiz üzere değişiklik sonrası bu
kanuni oran CK ile aşılamayacaktır) ve (2)
“Hakedilen yatırıma katkı tutarı
olarak” belirtilmiştir.
DEĞİŞİKLİK ÖNCESİ | DEĞİŞİKLİK SONRASI |
c) Yatırıma başlanan tarihten itibaren
bu maddeye göre hesaplanacak yatırıma katkı
tutarına mahsuben, toplam yatırıma katkı
tutarının %50'sini
ve gerçekleştirilen
yatırım harcaması
tutarını geçmemek
üzere; yatırım döneminde kurumun
diğer faaliyetlerinden elde edilen kazançlarına
indirimli kurumlar vergisi oranı uygulatmak suretiyle
yatırıma katkı tutarını kısmen
kullandırmaya, bu oranı her bir il grubu,
bölgesel, büyük ölçekli, stratejik ve
öncelikli yatırımlar ile konusu, sektörü
ve niteliği itibarıyla proje bazında desteklenmesine
karar verilen yatırımlar
için sıfıra kadar
indirmeye veya %100'e kadar
artırmaya, |
c) Yatırım teşvik belgesi
kapsamında bu maddeye göre hesaplanacak
yatırıma katkı tutarına mahsuben, toplam
yatırıma katkı tutarının %50'sini
ve hakedilen
yatırıma katkı
tutarını geçmemek
üzere; indirim hakkının
kullanılabileceği ilk hesap dönemi dahil
dördüncü hesap döneminin sonuna
kadar kurumun diğer faaliyetlerinden elde edilen
kazançlarına indirimli kurumlar vergisi oranı
uygulatmak suretiyle yatırıma katkı
tutarını kısmen kullandırmaya, bu oranı
sıfıra kadar indirmeye, |
Hakedilen yatırıma katkı tutarı kanunda
ayrıca tanımlanmamıştır. Ancak bu ifadeyle
“gerçekleştirilen yatırım
harcamasının yatırıma katkı tutarıyla
çarpılması suretiyle bulunan
tutarın” kastedildiğini
düşünüyoruz.
Böylece değişikşiklik öncesi uygulamada,
ikinci sınır “gerçekleştirilen
yatırım harcaması tutarı” iken,
değişiklik sonrasında gerçekleştirilen
yatırım harcaması
dolayısıyla “hakedilen yatırıma
katkı
tutarı” olmuştur. Bu nedenle
değişiklik sonrasında mükellefler diğer
faaliyetlerinden elde edilen kazançları
dolayısıyla daha düşük tutarda
yatırıma katkı tutarı
kullanabilecektir. Dolayısıyla, diğer
faaliyetlerden elde edilecek kazançlar dolayısıyla
kullanılacak yatırıma katkı tutarı Kanunla
yapılan bu değişiklikle önemli
ölçüde
sınırlandırılmıştır.
Örneğin, 9903 sayılı CK kapsamında temin
edilen 100 milyon TL tutarlı yatırım teşvik
belgesine sahip bir yatırımcı şirketin belgede
öngörülen yatırıma katkı
oranının %30 ve yatırım dönemi olan 2026
yılında 10 milyon TL yatırım harcaması
olduğu varsayılırsa; değişiklik
öncesi düzenlemeye göre bu şirketin toplam
yatırıma katkı tutarının %50'si olan
15 milyon TL (=100 milyon TL x %30 x ½) ile
gerçekleştirilen yatırım harcaması olan
10 milyon TL'den düşük olan tutar kadar
yatırım döneminde yatırıma katkı
tutarını kullanabilmesi mümkündü. Bu tutar
da 10 milyon TL oluyordu. Ama Kanunla yapılan bu
değişiklikle, bu sınırlar 15 milyon TL ile 3
milyon TL (=10 milyon TL x %30) olarak hesaplanacak ve
dolayısıyla diğer faaliyetlerden elde edilen
kazançlar dolayısıyla kullanılabilecek
yatırıma katkı tutarı bu 3 milyon TL ile
sınırlanmış olacaktır.
4. Maddeye yararlanılmayan yatırıma
katkı tutarının takip eden dönemlerde
kullanılamayacağına yönelik bir hüküm
eklenmiştir
Kanunla KVK'nın 32/A maddesinin ilk
fıkrasına, kazanç bulunmasına
rağmen yararlanılmayan yatırıma katkı
tutarlarının müteakip dönemlerde dikkate
alınamayacağına yönelik bir
hüküm eklenmiştir. Değişiklik
gerekçesinde, bu hükümle uygulamaya
açıklık getirildiği ifade
edilmiştir.
DEĞİŞİKLİK ÖNCESİ | DEĞİŞİKLİK SONRASI |
(1) Finans ve sigortacılık sektörlerinde
faaliyet gösteren kurumlar, iş ortaklıkları,
taahhüt işleri, 16/7/1997 tarihli ve 4283
sayılı Kanun ile 8/6/1994 tarihli ve 3996
sayılı Kanun kapsamında yapılan
yatırımlar ile rödovans sözleşmelerine
bağlı olarak yapılan yatırımlar
hariç olmak üzere, bu maddenin ikinci
fıkrasında belirtilen ve Ekonomi
Bakanlığı tarafından teşvik belgesine
bağlanan yatırımlardan elde edilen kazançlar,
yatırımın kısmen veya tamamen
işletilmesine başlanılan hesap döneminden
itibaren yatırıma katkı tutarına
ulaşıncaya kadar indirimli oranlar üzerinden
kurumlar vergisine tabi tutulur. |
(1) Finans ve sigortacılık sektörlerinde
faaliyet gösteren kurumlar, iş ortaklıkları,
taahhüt işleri, 16/7/1997 tarihli ve 4283
sayılı Kanun ile 8/6/1994 tarihli ve 3996
sayılı Kanun kapsamında yapılan
yatırımlar ile rödovans sözleşmelerine
bağlı olarak yapılan yatırımlar
hariç olmak üzere, 32 nci madde kapsamında
kurumlar vergisi oranı, Sanayi ve Teknoloji
Bakanlığı tarafından düzenlenen
yatırım teşvik belgesi kapsamında
gerçekleştirilen yatırımlardan elde edilen
kazançlara, yatırımın kısmen veya
tamamen işletilmesine başlanılan hesap
döneminden itibaren yatırıma katkı
tutarına ulaşıncaya kadar indirim
hakkının kullanılabileceği ilk hesap
dönemi dahil en fazla on hesap dönemi %60 indirimli
olarak uygulanır. Ancak, kazanç
bulunmasına rağmen yararlanılmayan
yatırıma katkı tutarları müteakip
dönemlerde dikkate alınmaz. |
Değişiklik gerekçesinde ifade edildiği gibi,
bu yeni hüküm Mali İdare'nin
uygulamasında bir değişiklik getirmemektedir. Mali
İdare, bu değişiklik öncesindeki
uygulamasında da, işletme döneminde kazanç
bulunmasına rağmen, bu kazancına indirimli oran
uygulamayan mükelleflerin yararlanılmayan bu
yatırıma katkı tutarını sonraki
dönemlerde kullanamayacağı ancak ilgili döneme
düzeltme beyanı verilerek bu katkı tutarından
sadece ilgili döneminde faydalanabileceği
görüşündeydi. Bu konuda verilmiş
özelgeleri vardı.
Kanunla yapılan değişiklikle, bu
uygulamanın yasa hükmü haline getirilmesinin ve
olası ihtilafların engellenmesinin
amaçlandığı
anlaşılmaktadır.
Diğer yandan bu yeni hükmün, Kanun maddesinin ilk
paragrafına eklendiği hususuna dikkat etmek gerekir.
Diğer faaliyetlerden elde edilen kazançlara indirimli
oran uygulaması, kanun maddesinin bu ilk paragrafına
göre değil, üçüncü
paragrafının (c) bendine göre
yürütüldüğünden, bu
değişikliğin sadece yatırımdan elde edilen
kazançlarla sınırlı olduğu,
anlaşılmaktadır. Dolayısıyla
mükellefler, değişiklik öncesinde olduğu
gibi değişiklik sonrasında da ancak tercih etmeleri
halinde diğer faaliyetlerden elde ettikleri kazançlara
indirimli kurumlar vergisi oranı uygulayabilecekler ve bunu
tercih etmemeleri halinde, yararlanmadıkları
yatırıma katkı tutarını müteakip
dönemlerde dikkate alabileceklerdir.
5. Yatırıma katkı oranı en
çok %50 olabilecektir
KVK'nın 32/A maddesinin değişiklik öncesi
hali, yatırıma katkı oranını belli
parametreler göre bazı yatırımlar için
%55'i, bazı yatırımlar için ise
%65'i geçmemek üzere belirlemeye
Cumhurbaşkanına yetki vermekteydi.
Cumhurbaşkanı da bu yetkisini 2012/3305 sayılı
BKK kapsamındaki yatırımlar için
bölgelere göre farklılaşmak üzere %15 ile
%50 arasında değişen oranlarda; 9903
sayılı CK'da kapsamındaki yatırımlar
için ise yatırım programları bazında %20
ile %50 arasında değişen oranlarda
belirlemişti.
Kanunla yapılan değişiklikle,
Cumhurbaşkanına verilen yatırıma katkı
oranını belirleme yetkisi en çok %50 ile
sınırlanmıştır. Dolayısıyla
Cumhurbaşkanın artık eskisi gibi yatırıma
katkı oranını %65'e kadar artırma yetkisi
olmayacaktır.
DEĞİŞİKLİK ÖNCESİ | DEĞİŞİKLİK SONRASI |
b) Her bir il grubu, stratejik yatırımlar veya
(a) bendinde belirtilen yerler için yatırıma
katkı oranını % 55'i, yatırım
tutarı 50 milyon Türk Lirasını aşan
büyük ölçekli yatırımlarda
ise % 65'i geçmemek üzere belirlemeye,
kurumlar vergisi oranını % 90'a kadar indirimli
uygulatmaya, |
b) (a) bendinde belirtilen yatırımlar için
yatırıma katkı oranını %50'yi
geçmemek üzere belirlemeye, |
6. Kurumlar vergisi indirim oranı tek oran
olarak %60 olarak belirlenmiştir
Tıpkı yatırıma katkı oranında
olduğu gibi, KVK 32/A maddesinin değişiklik
öncesi halinde, vergi indirim oranını % 90'a
kadar indirimli uygulatmaya Cumhurbaşkanına yetki
verilmişti. Cumhurbaşkanı da bu yetkisini 2012/3305
sayılı BKK kapsamındaki yatırımlar
için bölgeler bazında %50 ile %90 arasında
farklılaşan oranlarda kullanmıştı. 9903
sayılı CK'da ise bu oran tüm
yatırımlar için sabit olarak %60 olarak
belirlenmişti.
Kanunla yapılan değişiklikle bu
oran, 9903 sayılı CK'daki belirlemeye paralel
olarak tüm yatırımlar için %60 olarak
sabitlenmiştir. Dolayısıyla Cumhurbaşkanın
artık eskisi gibi vergi indirim oranını %90'a
kadar artırma yetkisi olmayacaktır.Bu
oran 9903 sayılı CK ile zaten belirlenmiş
olduğundan, bu yasal değişiklik 9903
sayılı CK uygulamasında fiili bir
değişiklik meydana getirmeyecektir.
DEĞİŞİKLİK ÖNCESİ | DEĞİŞİKLİK SONRASI |
(1) Finans ve sigortacılık sektörlerinde
faaliyet gösteren kurumlar, iş ortaklıkları,
taahhüt işleri, 16/7/1997 tarihli ve 4283
sayılı Kanun ile 8/6/1994 tarihli ve 3996
sayılı Kanun kapsamında yapılan
yatırımlar ile rödovans sözleşmelerine
bağlı olarak yapılan yatırımlar
hariç olmak üzere, bu maddenin ikinci
fıkrasında belirtilen ve Ekonomi
Bakanlığı tarafından teşvik belgesine
bağlanan yatırımlardan elde edilen kazançlar,
yatırımın kısmen veya tamamen
işletilmesine başlanılan hesap döneminden
itibaren yatırıma katkı tutarına
ulaşıncaya kadar indirimli oranlar üzerinden
kurumlar vergisine tabi tutulur. |
(1) Finans ve sigortacılık sektörlerinde
faaliyet gösteren kurumlar, iş ortaklıkları,
taahhüt işleri, 16/7/1997 tarihli ve 4283
sayılı Kanun ile 8/6/1994 tarihli ve 3996
sayılı Kanun kapsamında yapılan
yatırımlar ile rödovans sözleşmelerine
bağlı olarak yapılan yatırımlar
hariç olmak üzere, 32 nci madde kapsamında
kurumlar vergisi oranı, Sanayi ve Teknoloji
Bakanlığı tarafından düzenlenen
yatırım teşvik belgesi kapsamında
gerçekleştirilen yatırımlardan elde edilen
kazançlara, yatırımın kısmen veya
tamamen işletilmesine başlanılan hesap
döneminden itibaren yatırıma katkı
tutarına ulaşıncaya kadar indirim
hakkının kullanılabileceği ilk hesap
dönemi dahil en fazla on hesap
dönemi %60
indirimli olarak
uygulanır. Ancak, kazanç bulunmasına rağmen
yararlanılmayan yatırıma katkı tutarları
müteakip dönemlerde dikkate alınmaz. |
KVK 32/A maddesi çerçevesinde indirimli kurumlar
vergisi oranı uygulayabilecek mükellefler için
belirlenen kanuni kurumlar vergisi oranının %25
olduğu dikkate alınırsa, belirlenen bu indirim
sonrası uygulanacak oranın %10'a tekabül
ettiği ve bunun da yurt içi asgari kurumlar vergisi
oranına eşit olduğu görülmektedir.
Dolayısıyla, bu oran belirlemesinde yurt içi
asgari kurumlar vergisi uygulamasının göz
önünde bulundurulmuş olduğunu söylemek
yanlış olmayacaktır.
7. 6745 sayılı Kanun kapsamındaki
proje bazlı yatırımlar için
Cumhurbaşkanına süreleri ve oran artırma
yetkisi verilmiştir
Yatırım teşvik sistemimizin diğer bir
ayağını da, dayanağını 6745
sayılı Kanundan alan “proje bazlı teşvik
sistemi” oluşturmaktadır. Bu Kanunla
Cumhurbaşkanına, proje bazlı bazı
yatırımlar için KVK'nın 32/A
maddesindeki kurumlar vergisi oranını %100'e kadar
indirimli uygulatmaya ve yatırıma katkı
oranını %200'ü geçmemek üzere
belirlemeye veya yatırımın işletmeye
geçmesinden itibaren 10 hesap dönemine kadar,
yatırımdan elde edilen kazançla
sınırlı olmak üzere kurumlar vergisi
istisnası tanımaya yetki verilmektedir.
Nitekim bu Kanuna ve mevzuatına dayanılarak çok
sayıda proje bazlı yatırımın
desteklenmesine karar verilmiştir.
KVK'nın 32/A maddesinde Kanunla
yapılan değişiklikle, yukarıda
değindiğimiz süre ve oran
sınırlamalarından 6745 sayılı Kanun
kapsamındaki proje bazlı yatırımların
etkilenmemesi için, Cumhurbaşkanına bu süre
ve oranları artırma yetkisi
verilmiştir.
DEĞİŞİKLİK ÖNCESİ | DEĞİŞİKLİK SONRASI |
d) 6745 sayılı Kanun kapsamındaki
yatırımlar için, birinci fıkra ile (c)
bendindeki süreleri bir katına kadar, (c) bendindeki
oranı %100'e kadar artırmaya, |
Bu çerçevede, Kanunla 6745
sayılı Kanun kapsamındaki proje bazlı
yatırımlar için KVK'nın 32/A
maddesindeki indirimli kurumlar vergisi oranı uygulanabilecek
10 hesap dönemlik süre ile diğer faaliyetlerden elde
edilecek kazançlara indirimli oran uygulanabilecek 4 hesap
dönemlik süre sınırını 1 katına
kadar (yani sırasıyla 20 ve 8 hesap dönemi) ve
diğer faaliyetlerden elde edilecek kazançlar
dolayısıyla kullanılabilecek %50 yatırıma
katkı oranı sınırını %100'e
kadar artırmaya Cumhurbaşkanı yetkili
kılınmıştır.
Saygılarımızla,
KVK 32/A MADDESİNİN DEĞİŞİKLİK ÖNCESİ HALİ | KVK 32/A MADDESİNİN DEĞİŞİKLİK SONRASI HALİ |
(1) Finans ve sigortacılık sektörlerinde
faaliyet gösteren kurumlar, iş ortaklıkları,
taahhüt işleri, 16/7/1997 tarihli ve 4283
sayılı Kanun ile 8/6/1994 tarihli ve 3996
sayılı Kanun kapsamında yapılan
yatırımlar ile rödovans sözleşmelerine
bağlı olarak yapılan yatırımlar
hariç olmak üzere, bu maddenin ikinci
fıkrasında belirtilen ve Ekonomi
Bakanlığı tarafından teşvik belgesine
bağlanan yatırımlardan elde edilen kazançlar,
yatırımın kısmen veya tamamen
işletilmesine başlanılan hesap döneminden
itibaren yatırıma katkı tutarına
ulaşıncaya kadar indirimli oranlar üzerinden
kurumlar vergisine tabi tutulur. (2) Bu maddenin uygulamasında yatırıma katkı tutarı, indirimli kurumlar vergisi uygulanmak suretiyle tahsilinden vazgeçilen vergi yoluyla yatırımların Devletçe karşılanacak tutarını, bu tutarın yapılan toplam yatırıma bölünmesi suretiyle bulunacak oran ise yatırıma katkı oranını ifade eder. Yatırımın tamamlanması şartıyla, indirimli kurumlar vergisi uygulanmak suretiyle yararlanılan kısmı hariç olmak üzere kalan yatırıma katkı tutarı, yatırımın tamamlandığı hesap dönemini izleyen yıllarda Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre bu yıllar için belirlenen yeniden değerleme oranında artırılarak dikkate alınır. Cumhurbaşkanı; a) İstatistikî bölge birimleri sınıflandırması ile kişi başına düşen milli gelir veya sosyoekonomik gelişmişlik düzeylerini dikkate almak suretiyle illeri gruplandırmaya ve gruplar itibarıyla teşvik edilecek sektörleri ve bu sektörler ile organize sanayi bölgeleri, Gökçeada ve Bozcaada'da yapılan yatırımlara ve Cumhurbaşkanınca belirlenen kültür ve turizm koruma ve gelişim bölgelerinde yapılan turizm yatırımlarına ilişkin yatırım ve istihdam büyüklüklerini belirlemeye, b) Her bir il grubu, stratejik yatırımlar veya (a) bendinde belirtilen yerler için yatırıma katkı oranını % 55'i, yatırım tutarı 50 milyon Türk Lirasını aşan büyük ölçekli yatırımlarda ise % 65'i geçmemek üzere belirlemeye, kurumlar vergisi oranını % 90'a kadar indirimli uygulatmaya, c) Yatırıma başlanan tarihten itibaren bu maddeye göre hesaplanacak yatırıma katkı tutarına mahsuben, toplam yatırıma katkı tutarının %50'sini ve gerçekleştirilen yatırım harcaması tutarını geçmemek üzere; yatırım döneminde kurumun diğer faaliyetlerinden elde edilen kazançlarına indirimli kurumlar vergisi oranı uygulatmak suretiyle yatırıma katkı tutarını kısmen kullandırmaya, bu oranı her bir il grubu, bölgesel, büyük ölçekli, stratejik ve öncelikli yatırımlar ile konusu, sektörü ve niteliği itibarıyla proje bazında desteklenmesine karar verilen yatırımlar için sıfıra kadar indirmeye veya %100'e kadar artırmaya, ç) Yatırım harcamaları içindeki arsa, bina, kullanılmış makine, yedek parça, yazılım, patent, lisans ve know-how bedeli gibi harcamaların oranlarını ayrı ayrı veya topluca sınırlandırmaya, yetkilidir. (3) İkinci fıkraya göre yatırıma katkı ve vergi oranı farklı illerde aynı mükellef tarafından yapılan yatırımlarda, toplam yatırımın her bir ile isabet eden oranına göre ilgili ilin yatırıma katkı oranı ve indirimli vergi oranı uygulanır. (4) Tevsi yatırımlarda, elde edilen kazancın işletme bütünlüğü çerçevesinde ayrı hesaplarda izlenmek suretiyle tespit edilebilmesi halinde, indirimli oran bu kazanca uygulanır. Kazancın ayrı bir şekilde tespit edilememesi halinde ise indirimli oran uygulanacak kazanç, yapılan tevsi yatırım tutarının, dönem sonunda kurumun aktifine kayıtlı bulunan toplam sabit kıymet tutarına (devam eden yatırımlara ait tutarlar da dahil) oranlanması suretiyle belirlenir. Bu hesaplama sırasında işletme aktifinde yer alan sabit kıymetlerin kayıtlı değeri, yeniden değerlenmiş tutarları ile dikkate alınır. İndirimli oran uygulamasına yatırımın kısmen veya tamamen faaliyete geçtiği geçici vergi döneminde başlanır. (5) Hesap dönemi itibarıyla ikinci fıkrada belirtilen şartların sağlanamadığının tespit edilmesi halinde, söz konusu vergilendirme döneminde indirimli vergi oranı uygulanması nedeniyle zamanında tahakkuk ettirilmemiş vergiler, vergi ziyaı cezası uygulanmaksızın gecikme faiziyle birlikte tahsil olunur. (6) Yatırımın faaliyete geçmesinden önce devri halinde, devralan kurum, aynı koşulları yerine getirmek kaydıyla indirimli vergi oranından yararlanır. Yatırımın kısmen veya tamamen işletilmesine başlanmadan önce indirimli kurumlar vergisi uygulanan hallerde, yatırımın tamamlanıp işletilmeye geçilmemesi durumunda ikinci fıkranın (c) bendi uyarınca indirimli vergi oranıuygulanması nedeniyle zamanında tahakkuk ettirilmemiş vergiler, vergi ziyaı cezası uygulanmaksızın gecikme faiziyle birlikte tahsil edilir. (7) Yatırımın kısmen veya tamamen faaliyete geçmesinden sonra devri halinde indirimli vergi oranından devir tarihine kadar devreden, devir tarihinden sonra ise devralan, aynı koşulları yerine getirmek kaydıyla yatırıma katkı tutarının kalan kısmı için yararlanır. (8) Yatırım teşvik belgesi bazında yapılan yatırım harcamasına yatırıma katkı oranının uygulanmasıyla belirlenen tutarın %10'luk kısmı, kurumlar vergisi beyannamesinin verilmesi gereken ayı takip eden ikinci ayın sonuna kadar talep edilmesi şartıyla, özel tüketim vergisi ve katma değer vergisi hariç olmak üzere tahakkuk etmiş diğer vergi borçlarından terkin edilmek suretiyle kullanılabilir. Terkin talebinde bulunulabilecek tutar, hak edilen yatırıma katkı tutarından indirimli kurumlar vergisi yoluyla kullanılan yatırıma katkı tutarının düşülmesinden sonra bulunan tutarın yarısından fazla olamaz. Diğer vergi borçlarının terkini suretiyle kullanılan tutarın bir katına isabet eden yatırıma katkı tutarından vazgeçildiği kabul edilir, diğer vergilerden terkini talep edilen tutar ile vazgeçilen yatırıma katkı tutarları dolayısıyla vergi matrahına indirimli oranda kurumlar vergisi uygulanmaz. Bu fıkra kapsamında diğer vergi borçlarından terkin edilebilecek toplam tutar, ilgili yatırım teşvik belgesi kapsamında fiilen yapılan yatırım harcamalarına, yatırıma katkı oranı uygulanmak suretiyle hesaplanan tutarın %10'undan fazla olamaz. (9) Bu madde gelir vergisi mükellefleri hakkında da uygulanır. (10) Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esasları belirlemeye Maliye Bakanlığı yetkilidir. |
(1) Finans ve sigortacılık sektörlerinde
faaliyet gösteren kurumlar, iş ortaklıkları,
taahhüt işleri, 16/7/1997 tarihli ve 4283
sayılı Kanun ile 8/6/1994 tarihli ve 3996
sayılı Kanun kapsamında yapılan
yatırımlar ile rödovans sözleşmelerine
bağlı olarak yapılan yatırımlar
hariç olmak üzere, 32 nci madde kapsamında
kurumlar vergisi oranı, Sanayi ve Teknoloji
Bakanlığı tarafından düzenlenen
yatırım teşvik belgesi kapsamında
gerçekleştirilen yatırımlardan elde edilen
kazançlara, yatırımın kısmen veya
tamamen işletilmesine başlanılan hesap
döneminden itibaren yatırıma katkı
tutarına ulaşıncaya kadar indirim
hakkının kullanılabileceği ilk hesap
dönemi dahil en fazla on hesap dönemi %60 indirimli
olarak uygulanır. Ancak, kazanç bulunmasına
rağmen yararlanılmayan yatırıma katkı
tutarları müteakip dönemlerde dikkate
alınmaz. (2) Bu maddenin uygulamasında yatırıma katkı tutarı, indirimli kurumlar vergisi uygulanmak suretiyle tahsilinden vazgeçilen vergi yoluyla yatırımların Devletçe karşılanacak tutarını, bu tutarın yapılan toplam yatırıma bölünmesi suretiyle bulunacak oran ise yatırıma katkı orarınını ifade eder. Yatırımın tamamlanması şartıyla, indirimli kurumlar vergisi uygulanmak suretiyle yararlanılan kısmı hariç olmak üzere kalan yatırıma katkı tutarı, yatırımın tamamlandığı hesap dönemini izleyen yıllarda Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre bu yıllar için belirlenen yeniden değerleme oranında artırılarak dikkate alınır. (3) Cumhurbaşkanı; a) İstatistikî bölge birimleri sınıflandırması ile kişi başına düşen milli gelir veya sosyoekonomik gelişmişlik düzeylerini dikkate almak suretiyle illeri ve ilçeleri gruplandırmaya ve bu gruplar, Gökçeada ve Bozcaada'da yapılan yatırımlar, sektörler, teknoloji alanları, Ar-Ge veya tasarım faaliyetleri, sanayi bölgeleri, kültür ve turizm koruma ve gelişim bölgeleri veya oluşturulacak teşvik programları itibarıyla teşvik edilecek yatırım konularına ilişkin yatırım ve istihdam büyüklüklerini belirlemeye, b) (a) bendinde belirtilen yatırımlar için yatırıma katkı oranını %50'yi geçmemek üzere belirlemeye, c) Yatırım teşvik belgesi kapsamında bu maddeye göre hesaplanacak yatırıma katkı tutarına mahsuben, toplam yatırıma katkı tutarının %50'sini ve hakedilen yatırıma katkı tutarını geçmemek üzere; indirim hakkının kullanılabileceği ilk hesap dönemi dahil dördüncü hesap döneminin sonuna kadar kurumun diğer faaliyetlerinden elde edilen kazançlarına indirimli kurumlar vergisi oranı uygulatmak suretiyle yatırıma katkı tutarını kısmen kullandırmaya, bu oranı sıfıra kadar indirmeye, ç) Yatırım harcamaları içindeki arsa, bina, kullanılmış makine, yedek parça, yazılım, patent, lisans ve know-how bedeli gibi harcamaların oranlarını ayrı ayrı veya topluca sımrlandırmaya, d) 6745 sayılı Kanun kapsamındaki yatırımlar için, birinci fıkra ile (c) bendindeki süreleri bir katına kadar, (c) bendindeki oranı %100'e kadar artırmaya, yetkilidir. (3) İkinci fıkraya göre yatırıma katkı ve vergi oranı farklı illerde aynı mükellef tarafından yapılan yatırımlarda, toplam yatırımın her bir ile isabet eden oranına göre ilgili ilin yatırıma katkı oranı ve indirimli vergi oranı uygulanır. (4) Tevsi yatırımlarda, elde edilen kazancın işletme bütünlüğü çerçevesinde ayrı hesaplarda izlenmek suretiyle tespit edilebilmesi halinde, indirimli oran bu kazanca uygulanır. Kazancın ayrı bir şekilde tespit edilememesi halinde ise indirimli oran uygulanacak kazanç, yapılan tevsi yatırım tutarının, dönem sonunda kurumun aktifine kayıtlı bulunan toplam sabit kıymet tutarına (devam eden yatırımlara ait tutarlar da dahil) oranlanması suretiyle belirlenir. Bu hesaplama sırasında işletme aktifinde yer alan sabit kıymetlerin kayıtlı değeri, yeniden değerlenmiş tutarları ile dikkate alınır. İndirimli oran uygulamasına yatırımın kısmen veya tamamen faaliyete geçtiği geçici vergi döneminde başlanır. (5) Hesap dönemi itibarıyla ikinci ve üçüncü fıkrada belirtilen şartların sağlanamadığının tespit edilmesi halinde, söz konusu vergilendirme döneminde indirimli vergi oranı uygulanması nedeniyle zamanında tahakkuk ettirilmemiş vergiler, vergi ziyaı cezası uygulanmaksızın gecikme faiziyle birlikte tahsil olunur. (6) Yatırımın faaliyete geçmesinden önce devri halinde, devralan kurum, aynı koşulları yerine getirmek kaydıyla indirimli vergi oranından yararlanır. Yatırımın kısmen veya tamamen işletilmesine başlanmadan önce indirimli kurumlar vergisi uygulanan hallerde, yatırımın tamamlanıp işletilmeye geçilmemesi durumunda üçüncü fıkranın (c) bendi uyarınca indirimli vergi oranıuygulanması nedeniyle zamanında tahakkuk ettirilmemiş vergiler, vergi ziyaı cezası uygulanmaksızın gecikme faiziyle birlikte tahsil edilir. (7) Yatırımın kısmen veya tamamen faaliyete geçmesinden sonra devri halinde indirimli vergi oranından devir tarihine kadar devreden, devir tarihinden sonra ise devralan, aynı koşulları yerine getirmek kaydıyla yatırıma katkı tutarının kalan kısmı için yararlanır. (8) Yatırım teşvik belgesi bazında yapılan yatırım harcamasına yatırıma katkı oranının uygulanmasıyla belirlenen tutarın %10'luk kısmı, kurumlar vergisi beyannamesinin verilmesi gereken ayı takip eden ikinci ayın sonuna kadar talep edilmesi şartıyla, özel tüketim vergisi ve katma değer vergisi hariç olmak üzere tahakkuk etmiş diğer vergi borçlarından terkin edilmek suretiyle kullanılabilir. Terkin talebinde bulunulabilecek tutar, hak edilen yatırıma katkı tutarından indirimli kurumlar vergisi yoluyla kullanılan yatırıma katkı tutarının düşülmesinden sonra bulunan tutarın yarısından fazla olamaz. Diğer vergi borçlarının terkini suretiyle kullanılan tutarın bir katına isabet eden yatırıma katkı tutarından vazgeçildiği kabul edilir, diğer vergilerden terkini talep edilen tutar ile vazgeçilen yatırıma katkı tutarları dolayısıyla vergi matrahına indirimli oranda kurumlar vergisi uygulanmaz. Bu fıkra kapsamında diğer vergi borçlarından terkin edilebilecek toplam tutar, ilgili yatırım teşvik belgesi kapsamında fiilen yapılan yatırım harcamalarına, yatırıma katkı oranı uygulanmak suretiyle hesaplanan tutarın %10'undan fazla olamaz. (9) Bu madde gelir vergisi mükellefleri hakkında da uygulanır. (10) Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esasları belirlemeye Hazine ve Maliye Bakanlığı yetkilidir. |
The content of this article is intended to provide a general guide to the subject matter. Specialist advice should be sought about your specific circumstances.