ARTICLE
26 September 2025

İşverenin Kamera Ile Gözetim Yetkisinin Sınırları Nelerdir?

E
Egemenoglu

Contributor

Egemenoglu is one of the largest full-service law firms in Turkey, advising market-leading clients since 1968. Egemenoğlu who is proud to hold many national and international clients from different sectors, is appreciated by both his clients and the Turkish legal market with his fast, practical, rigorous and solution-oriented work in a wide range of fields of expertise. Egemenoğlu has been considered worthy of various rankings by the world’s most leading and esteemed rating institutions and legal guides. We have been ranked as Recognized in “Project and Finance” and “Mergers and Acquisitions” areas by IFLR 1000. We also take place among the top- tier law firms of Turkey at the rankings of Legal 500, at which world’s best law firms are regarded, in “Employment Law” and “Real Estate / Construction” areas. Also our firm is regarded as significant by Chambers& Partners in “Employment Law” area as well.
İş sözleşmesinin üç unsuru bulunmakta olup bunlar; iş görme, ücret ve bağımlılık unsurlarıdır. İş sözleşmesinin asli unsurlarından olan bağımlılık unsuru aynı zamanda işverenin yönetim hakkının kaynağını oluşturmaktadır.
Turkey Employment and HR

İş sözleşmesinin üç unsuru bulunmakta olup bunlar; iş görme, ücret ve bağımlılık unsurlarıdır. İş sözleşmesinin asli unsurlarından olan bağımlılık unsuru aynı zamanda işverenin yönetim hakkının kaynağını oluşturmaktadır. İşveren, yönetim hakkı kapsamında, işin yürütümünü ve işyerinin düzeni ve güvenliğine ilişkin tek taraflı kurallar koyabilmekte ve düzenlemeler getirebilmektedir. İşverenin yönetim hakkının sınırını ise Anayasa, kanunlar, yönetmelik ve ilgili düzenlemler, iş sözleşmesi ve çalışma koşulları oluşturmaktadır. İşverenler, yönetim hakkı kapsamında işyerinin güvenliğini ve denetimini sağlamak amacıyla işçileri ve işyerini kamera ile gözetleme yoluna başvurabilmektedir. İşverenlerin kamera ile gözetim yetkisini kullanması sebebiyle işçilerin kişilik hakkı ihlallerinin oluşup oluşmayacağı konusu gündeme gelmektedir.

6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanununun 3/1/(d) bendi uyarınca kişisel veri, kimliği belirli veya belirlenebilir gerçek kişiye ilişkin her türlü bilgiyi ifade eder. 95/46/EC sayılı AB Veri Kişisel Verileri Koruma Direktifi ile KVKK'nın gerekçe bölümünde bireyin resmi, görüntüsü ve sesinin kişisel veri olarak kabul edileceği belirtilmiştir. Bu nedenle bir kişinin sesini ve görüntüsünü gösteren, aktaran veya kaydeden bir kamera faaliyeti kişisel verilerin işlenmesi olarak nitelendirilecektir. 3.maddenin birinci fıkrasının (e) bendi uyarınca "kişisel verilerin işlenmesi"; kişisel verilerin tamamen veya kısmen otomatik olan ya da herhangi bir veri kayıt sisteminin parçası olmak kaydıyla otomatik olmayan yollarla elde edilmesi, kaydedilmesi, depolanması, muhafaza edilmesi, değiştirilmesi, yeniden düzenlenmesi, açıklanması, aktarılması, devralınması, elde edilebilir hâle getirilmesi, sınıflandırılması ya da kullanılmasının engellenmesi gibi veriler üzerinde gerçekleştirilen her türlü işlemi ifade etmektedir. Bu anlamda işçilerin kameralarla izlenmesi,ses ve görüntülerinin kaydedilmesi, kişisel verilerin işlenmesi anlamına gelmekte olup KVKK kapsamında değerlendirilmektedir.

KVK Kanunu'nun 5. maddesinde kişisel verilerin işlenme şartlarına yer verilmiş olup; kişisel verilerin ilgili kişinin açık rızası olmaksızın işlenemeyeceği, belirtilen şartlardan (-Kanunlarda açıkça öngörülmesi, -Fiili imkânsızlık nedeniyle rızasını açıklayamayacak durumda bulunan veya rızasına hukuki geçerlilik tanınmayan kişinin kendisinin ya da bir başkasının hayatı veya beden bütünlüğünün korunması için zorunlu olması, -Bir sözleşmenin kurulması veya ifasıyla doğrudan doğruya ilgili olması kaydıyla, sözleşmenin taraflarına ait kişisel verilerin işlenmesinin gerekli olması, -Veri sorumlusunun hukuki yükümlülüğünü yerine getirebilmesi için zorunlu olması, -İlgili kişinin kendisi tarafından alenileştirilmiş olması, -Bir hakkın tesisi, kullanılması veya korunması için veri işlemenin zorunlu olması, -İlgili kişinin temel hak ve özgürlüklerine zarar vermemek kaydıyla, veri sorumlusunun meşru menfaatleri için veri işlenmesinin zorunlu olması) birinin varlığı halinde ise, ilgili kişinin açık rızası aranmaksızın kişisel verilerinin işlenmesinin mümkün olduğu hükme bağlanmıştır. Bu nedenle Kanunda sayılan hallerin varlığının söz konusu olduğu durumlarda işveren, açık rızaya gerek duymadan güvenlik kamerası kullanma imkanına sahip olacaktır. Bu hallerde dahi işveren, söz konusu faaliyet hakkında işçileri aydınlatma yükümlülüğü altındadır. Bu nedenle işveren öncelikle aydınlatma yükümlülüğünü yerine getirmelidir. Bu bakımdan bilgilendirmeye dayanmayan bir kamera kullanımı hukuka aykırı olacağından işveren, kamera uygulamasına başlamadan önce çalışanlarını aydınlatma yükümlülüğünü mutlaka yerine getirmelidir.

Kanunun "Genel ilkeler" başlıklı 4. maddesinde, kişisel verilerin ancak bu Kanunda ve diğer kanunlarda öngörülen usul ve esaslara uygun olarak işlenebileceği ve kişisel verilerin işlenmesinde; hukuka ve dürüstlük kurallarına uygun olma, doğru ve gerektiğinde güncel olma, belirli, açık ve meşru amaçlar için işlenme, işlendikleri amaçla bağlantılı, sınırlı ve ölçülü olma, ilgili mevzuatta öngörülen veya işlendikleri amaç için gerekli olan süre kadar muhafaza edilme şeklinde sayılan ilkelere uyulmasının zorunlu olduğunu düzenleme altına alınmıştır. Bu kapsamda işverenin kamera kullanımı amaçla bağlantılı, sınırlı ve ölçülü olmalı, izleme faaliyeti ile elde edilen kişisel veriler işlendikleri amaç için gerekli olan süre kadar muhafaza edilmelilerdir. İşveren çalışanlarını, izleme faaliyetinin amacı, süresi, uygulama şekli, kameraların yerleştirildiği alanlar hakkında bilgilendirmelidir. Diğer yandan işverenin işyerinde güvenlik kamerası kullanması hususunda meşru bir menfaatinin bulunması gerekir. İşverenin meşru menfaati, iş sağlığı ve güvenliğinin korunması, işyerinin korunması veya üretim sürecinin kontrol edilmesi gibi nedenler olabilir. İşverenin ulaşmak istediği amacı gerçekleştirmesi için farklı yöntemler bulunuyorsa, o yöntemler de ayrıca değerlendirilmelidir. Kamera kullanımı işçilerin üzerinde yoğunlaşarak performanslarını ölçme veya tüm davranışlarını izleme amacı taşıyan kamera kullanımları özel hayata müdahaleyi ağırlaştırmaktadır. Dolayısıyla bu gibi durumlarda işverenin menfaatinin ön planda tutulması söz konusu olmayacaktır. İşçilerin performanslarını denetleyen ve onları iş süresi boyunca gözetlemeyi hedefleyen kamera kullanımlarının hukuka aykırı olacaktır. Bu bakımdan işçinin özel yaşamının gizliliği açısından dinlenme alanları, tuvaletler ve giyim odaları gibi yerlerde kamera bulunmamalıdır. İşyerine konulan kamera sayısı, kameraların yerleştirildiği alanlar, kameraların görüş açısı ve mesafesi ve çekilen görüntülerin saklanma süresi işverenin meşru menfaatiyle uyumlu olmalıdır.

Ses kayıt özelliği bulunan güvenlik kamerası kullanıma ilişkin olarak da Kişisel Verileri Koruma Kurulunun 12/03/2020 tarihli ve 2020/212 sayılı kararı da aşağıdaki gibidir:

"Bu açıklamalar çerçevesinde, sesli kamera kaydının hukuka uygun bir kişisel veri işleme faaliyeti olarak değerlendirilebilmesi için Anayasada belirtilen temel hak ve özgürlüklerin sınırlanmasında gözetilmesi gereken ilkelere uygun olması gerekmektedir. Bu kapsamda söz konusu kayıt ile beklenen faydanın ses kaydı olmaksızın görüntü kaydı ile elde edilebileceği hallerde ses kaydının da yapılması, gerçekleştirilecek kişisel veri işleme faaliyeti ile ulaşılmak istenen amaç arasındaki dengenin bozulmasına yol açacağından ölçülülük ilkesine aykırılık teşkil edecektir. Bu anlamda, gözetim sistemlerinde görüntü kaydı ile birlikte ses kayıt sisteminin de kullanılmasının sadece görüntü kaydına göre çok daha müdahaleci olacağı açıktır. Diğer taraftan, kameralar vasıtasıyla görüntü ile birlikte ses kaydı yapılması, bireylerde her açıdan gözetim altında tutuldukları endişesi yaratabilecek olup, kişilerin kamusal alanda bile özel bir kısım diyaloglarının ya da yaşantı kesitlerinin bulunabileceği de dikkate alındığında bu yönde bir uygulamanın hakkın özüne zarar vereceği değerlendirilmektedir. Ayrıca belirtmek gerekir ki, güvenlik amacıyla kamu kurumunun halk girişine takılması yönünde ihtiyaç bulunduğu belirtilerek ses kaydı yapan kameraların kullanılması, benzer nitelikteki her türlü ortam açısından da gerekli olduğu yönünde genel bir değerlendirmeye neden olabileceğinden, kişisel verilerin korunması hakkına yönelik oldukça geniş nitelikte bir istisna oluşması sonucunu doğurabilecektir ki, bu hususun da hakkın özüne zarar vereceği değerlendirilmiştir."

Görüldüğü üzere Kurul kararında; söz konusu kayıt ile beklenen faydanın ses kaydı olmaksızın görüntü kaydı ile elde edilebileceği hallerde ses kaydının da yapılmasını, gerçekleştirilecek kişisel veri işleme faaliyeti ile ulaşılmak istenen amaç arasındaki dengenin bozulmasına yol açacağından ölçülülük ilkesine aykırılık teşkil edeceğini, bu anlamda, gözetim sistemlerinde görüntü kaydı ile birlikte ses kayıt sisteminin de kullanılmasının sadece görüntü kaydına göre çok daha müdahaleci olacağını, diğer taraftan, kameralar vasıtasıyla görüntü ile birlikte ses kaydı yapılmasının, bireylerde her açıdan gözetim altında tutuldukları endişesi yaratabileceğini, kişilerin kamusal alanda bile özel bir kısım diyaloglarının ya da yaşantı kesitlerinin bulunabileceği de dikkate alındığında bu yönde bir uygulamanın hakkın özüne zarar vereceğini belirtmiştir.

Sonuç olarak; işverenin kamera ile izleme faaliyeti, 6698 sayılı KVKK kapsamında kişisel veri işleme niteliğinde olup ancak belirli şartlar dahilinde hukuka uygun kabul edilebilecektir. Bu kapsamda işverenin meşru bir amacı bulunmalı, izleme faaliyeti amaçla bağlantılı, sınırlı ve ölçülü olmalı, özellikle ses kaydı gibi ağır müdahalelerden kaçınılmalıdır. Ayrıca işveren, kamera izleme faaliyetinden önce çalışanlarını aydınlatma yükümlülüğü kapsamında açık ve anlaşılır şekilde bilgilendirmekle yükümlüdür. Aydınlatma yapılmaksızın gerçekleştirilen kamera kullanımı, KVKK'ya aykırılık teşkil edecek ve hukuka uygun bir veri işleme sayılmayacaktır.

The content of this article is intended to provide a general guide to the subject matter. Specialist advice should be sought about your specific circumstances.

Mondaq uses cookies on this website. By using our website you agree to our use of cookies as set out in our Privacy Policy.

Learn More