Fazla mesai alacağı talebiyle açılan davalarda; fazla mesai yapıldığına ilişkin ispat yükü işçi üzerindedir. Uygulamada fazla mesainin ispatı için en çok başvurulan delil tanık anlatımlarıdır. İş Kanunu'na göre, işverenin çalışma saatlerini kaydetme yükümlülüğü vardır ve puantaj kayıtları ile fazla mesai ödemesi ve işçinin ihtirazi kayıtsız imzasını içerir bordro gibi belgeler, Yargıtayca mesai saatlerine ve fazla mesainin ispatlanmasına ilişkin kesin delil olarak kabul edilmektedir. Fazla mesaiye ilişkin kesin delillerin bulunması halinde kesin delillerin aksi ancak yazılı delille ispat edilebilir. Tanık beyanlarına dayanarak kesin delilin aksi ispat edilemez. Dolayısıyla fazla mesai talebi içeren bir davada kesin delil mevcutsa, kesin delil bulunan dönemlere dair çalışma saatleri tanık anlatımıyla ispat edilemez. Bu bilgi notunda, işyerinde çalışma saatleri, fazla mesai ve bu sürelerin ispatı ile ilgili düzenlemeler ele alınacaktır.
In lawsuits filed for overtime wage claims, the burden of proof regarding the performance of overtime work rests with the employee. In practice, witness testimonies are the most commonly used evidence to prove overtime work. According to the Labor Law, the employer must record working hours, and documents such as attendance records, overtime payment records, and payroll sheets bearing the employee's signature without reservation are accepted by the Court of Cassation as conclusive evidence regarding working hours and the proof of overtime work. In cases where conclusive evidence of overtime exists, its contrary can only be proven by written evidence. The contrary of conclusive evidence cannot be proven based on witness statements. Therefore, in a lawsuit involving a claim for overtime wage, if conclusive evidence is present, the working hours for periods where such evidence exists cannot be proven through witness testimonies. This legal brief examines the regulations concerning working hours, overtime, and the proof of these periods.
İşyerinde çalışanların çalışma saatlerinin düzenli ve güvenilir bir şekilde izlenmesi, iş hukukunun önemli unsurlarından birisidir.Yargıtay içtihatlarına göre, çalışma saatleri ile ilgili bazı belgeler, işyerinde geçirilen zamanı ve fazla mesaiyi ispatlamak için kesin delil niteliği taşır.Çalışma saatleriyle ilgili verilerin düzenli ve doğru şekilde kaydedilmesi, olası bir ihtilaf durumunda çözüm sağlamak açısından oldukça önemlidir. Bu bağlamda, işyerlerinde kullanılan puantaj sistemleri (giriş-çıkış kaydı, parmak izi, kartlı geçiş, tutanak imzalama vb.) çalışma saatlerinin ispatı açısından belirleyici niteliği haizdir.
İş Kanunu'nda, çalışma saatleri ve fazla mesaiye ilişkin düzenlemeler açık bir şekilde yer almaktadır. 4857 Sayılı İş Kanunu Madde 63 uyarınca"Bir işyerinde haftalık çalışma süresi en fazla 45 saattir. Bu süre, işyerindeki işin niteliğine göre, günlük çalışma süresi olarak da dağıtılabilir. Çalışanların normal çalışma süresini aşan çalışmaları fazla mesai olarak kabul edilir."
İş Kanunu'na göre, haftalık 45 saatlik normal çalışma süresini aşan süreler fazla mesai olarak kabul edilir ve bu fazla mesainin ödeme koşulları da yine iş sözleşmesinde belirlenir.
1. Kesin Delil Olarak Puantaj
Puantaj Kaydı:Çalışanların işyerine giriş ve çıkışlarını kaydeden sistemler (kartlı geçiş, parmak izi, manuel imza) puantaj kaydını oluşturur. Bu kayıtlar, çalışanın gün boyunca ne kadar mesai yaptığına dair bilgi sunar ve kesin delil niteliği taşır.
4857 Sayılı İş Kanunu 41. Madde uyarınca"İşveren, işçilerin çalışma sürelerinin kaydını tutmak zorundadır. Çalışanların çalışma saatleri, işyerinde kullanılacak uygun bir puantaj sistemiyle kaydedilir."İş Kanunu, işverenin çalışanın çalışma saatlerini kaydetme yükümlülüğünü açıkça belirtmiştir. Bu kayıtlar, çalışma süreleri ile ilgili kesin delil teşkil eder ve olası bir ihtilaf durumunda mahkeme tarafından dikkate alınır. İşçinin yaptığı fazla mesailerin belirlenmesinde, işyerinde tutulan puantaj kayıtları büyük önem taşır. Çalışma saatlerinin ispatında, iş yerlerinde tutulan puantaj ve imzalı bordro kayıtları hukuki açıdan çok büyük öneme sahiptir. Bu belgeler, işçinin ne kadar süre çalıştığını, fazla mesai yapıp yapmadığını ve işçinin işe giriş ve çıkış saatlerine ilişkin bilgileri içerebilir.
2. Bordro Kayıtlarının Delil Vasfı
4857 Sayılı İş Kanunu Madde 37'ye göre:"İşveren, işçiye yaptığı her ödeme için bordro düzenler. Bordroda çalışılan günler, fazla mesai, primler ve diğer ödemeler açıkça yer alır."Bordroda; çalışılan günler, fazla mesai, prim ve diğer ödemeler açıkça yer aldığı için, ilerleyen zamanlarda işçi ile işveren arasında anlaşmazlık durumunda, bordrolar işçiye yapılan ödemelerin hangi kapsamda yapıldığına ilişkin detayların anlaşılması için yardımcı olur. İşçinin imzasını içeren bordro sahteliği ispat edilmediği sürece kesin delil niteliğindedir.
Fazla mesai bakımından bordronun delil vasfı, fazla mesai tahakkuku bulunup bulunmadığına, işçinin imzasını içerip içermediğine, işçinin imzasını içerse dahi ihtirazı kayıt bulunup bulunmadığına göre değişmektedir.
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi, 18.12.2024 tarihli ve 2024/11414 E., 2024/16248 K. sayılı ve benzer birçok kararında;
değerlendirmelerine yer vermiştir. Bu durumda Yargıtay'ın istikrar kazanmış içtihatlarına göre;
- İşçinin imzasını içeren ücret bordrosunda fazla mesai tahakkuku mevcutsa işçinin gerçekte daha fazla mesai yaptığını öne sürmesi mümkün değildir.
- İşçinin fazla mesai alacağının daha fazla olduğuna ilişkin ihtirazı kaydı mevcutsa bordroya yansıtılandan daha fazla mesai yaptığı iddiasını her türlü delille ispat edebilir. Bu noktada ihtirazı kayıt imzalı bordronun fazla mesai bakımından kesin delil teşkil etmesine engel olur.
- Bordrolarda fazla mesai tahakkuku bulunmasına rağmen işçinin imzasını içermiyorsa, ilgili dönem banka ve ödeme kayıtları ile bordroda yansıtılan tutarların ödendiği anlaşılıyorsa ilgili tutarlar mahsup edilir. Bu durumda bordroda yer alan fazla mesai tahakkuku ilgili dönemde yapılan fazla mesai için kesin delil teşkil etmez ve daha fazla mesai yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını her türlü delille ispat edebilir.
3. Kesin Delilin Mevcudiyeti Durumunda Tanık ile İspat Yapılamaz
Çalışma saatlerinin kesin delil ile ispat edilmiş olması durumunda, bu kayıtlara aykırı beyanlar ve tanık anlatımları geçersiz sayılabilir. Yani, puantaj kaydı veya işçinin imzasını içerir imzalı bordro gibi belgeler dosyada mevcutsa, çalışma saatleriyle ilgili herhangi bir iddianın tanık ifadeleriyle ispatlanması mümkün değildir.
Bu durum, işçinin çalışma saatleri ile ilgili hakkını ararken işverenin yasal yükümlülüklerini yerine getirmemesi durumunda oldukça önemlidir. Tanık beyanları yalnızca, kesin delillerin eksik olduğu veya geçersiz olduğu durumlarda dikkate alınabilir. Bu sebeple, işverenin işçiye ait puantaj ve imzalı bordro gibi belgeleri düzenli olarak tutması, ileride çıkabilecek ihtilaflarda kendisini güçlü bir şekilde savunabilmesi için kritik önem taşır. Yargıtay, işçilerin çalışma sürelerine dair puantaj ve imzalı bordro kayıtlarının kesin delil teşkil ettiğini ve bu kayıtlara aykırı tanık beyanlarının geçersiz olacağını birçok kararında belirtmiştir. Yargıtay'a göre, puantaj kaydı, işçinin işe giriş ve çıkış saatlerinin kesin bir göstergesidir ve bu kayıtlara aykırı beyanlarla fazla mesai ispatlanamaz.
Sonuç olarak;
1.Puantaj kayıtları, kartlı geçiş sistemleri, parmak izi, manuel imza ve işçinin imzasını içeren bordrolar kesin delil teşkil eder.
2.Fazla mesai bakımından bordronun delil vasfı, fazla mesai tahakkuku bulunup bulunmadığına, işçinin imzasını içerip içermediğine, işçinin imzasını içerse dahi ihtirazı kayıt bulunup bulunmadığına göre değişmektedir.
3.Fazla mesai veya çalışma saatlerine ilişkin kesin delil mevcutsa tanık anlatımlarıyla bu hususların ispatı mümkün değildir.
The content of this article is intended to provide a general guide to the subject matter. Specialist advice should be sought about your specific circumstances.