5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun'un 27. maddesinin (1) ve (2) numaralı fıkralarının Anayasa'ya aykırı olduğu iddiası ile iptal edilmesi için İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi (E.2023/158), İstanbul 10. İş Mahkemesi (E.2023/187), Ankara 11. İş Mahkemesi (E.2024/100) tarafından itiraz yoluna başvurulmuştur.
Anayasa Mahkemesi 10.03.2025 tarih ve 32837 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan karar doğrultusunda Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun'un 27. Maddesinin 1. fıkrasının iptaline karar verilmiştir. Kararın, Resmi Gazete'de yayımlanmasından başlayarak 6 ay sonra yürürlüğe girmesine oybirliği ile karar verilmiştir.
Anayasa Mahkemesi gerekçesi şu şekildedir:
“35. Bu bağlamda iş sözleşmesinde hukuk seçimi yapılmaması halinde anılan sözleşmeyle daha sıkı ilişkili hukukun uygulanabilmesi mümkün iken hukuk seçini yapılan sözleşmelerin daha sıkı ilişkili hukuka tabi kılınmaması nedeniyle bu seçimin işçinin aleyhine sonuç doğurabileceği anlaşılmaktadır.
36. Nitekim sözleşmenin zayıf tarafı olan işçinin işveren karşısında hukuk seçimine ilişkin pazarlık imkanının ilke olarak sınırlı olduğu açıktır. Başka bir ifadeyle işçinin lehine olan hukukun seçilmesi konusunda işverenle pazarlık yapabilmesi ilke olarak güçtür.
37. Kaldı ki yabancı hukukun içeriğinin tespitinde ciddi zorlukların yaşanabileceği değerlendirilmek suretiyle Kanun'un 2. maddesinin (1) numaralı fıkrasının ikinci cümlesinde hakimin yetkili yabancı hukukun içeriğinin tespitinde tarafların yardımını isteyebileceği, (2) numaralı fıkrasında ise yabancı hukukun olaya ilişkin hükümlerinin tüm araştırmalara rağmen tespit edilememesi halinde Türk hukukunun uygulanacağı belirtilmiştir. Dolayısıyla sözleşmenin zayıf tarafı olan işçinin, iş hukuku gibi teknik bir alanda hakim tarafından dahi tespit edilmesi güç olan yabancı hukukun içeriğine ilişkin olarak kendi çabasıyla yeterli düzeyde bilgi edinebilmesi ve bu hukukun uygulanmasının lehine sonuç doğurup doğurmayacağının öngörebilmesi de oldukça zordur.
38. Buna göre hukuk seçimi yapılması suretiyle işverenin daha sıkı ilişkili hukukta öngörülen yükümlülüklerden kurtulabileceği ve bu durumda işçinin söz konusu hukukun sağladığı korumadan mahrum kalabileceği açıktır. Başka bir ifadeyle sözleşmenin zayıf tarafı olan işçinin hukuk seçimi yapılmamış olması durumunda sahip olacağı haklardan anılan seçim nedeniyle yararlanamayabileceği anlaşılmaktadır.
39. Bu itibarla hukuk seçimi yapılmaması halinde işçinin sahip olacağı hakların anılan seçimle bertaraf edilmesini mümkün kılan kuralın işçi-işveren ilişkilerinde makul bir denge sağlanmadığı ve devletin çalışanları korunmasına ilişkin pozitif yükümlülükleriyle bağdaşmadığı sonucuna ulaşılmıştır.”
Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun'un 27. Maddesinin 2. fıkrasının Anayasa'ya aykırı olmadığı ve iptal edilmesine yönelik itirazın reddine karar verilmiştir.
Anayasa Mahkemesi gerekçesi şu şekildedir:
“51. Bu itibarla yabancılık unsuru taşıyan iş sözleşmelerinde hukuk seçimi yapılmaması durumunda bu sözleşmelerin işçinin işini mutat olarak yaptığı işyeri hukukuna tabi olacağını, ayrıca işçinin işini geçici olarak başka bir ülkede yapması halinde bu işyerinin mutat işyeri sayılmayacağını öngören ve kanun koyucunun takdir yetkisi kapsamında kalan kuralın anılan sözleşmelerin daha sıkı ilişkili hukuka tabi kılınmasına engel teşkil etmediği gözönünde bulundurulduğunda devletin çalışanların korunmasına ilişkin pozitif yükümlülükleriyle çelişmediği sonucuna ulaşılmıştır.”
Sonuç olarak, Anayasa Mahkemesi 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun'un 27. maddesinin 1. fıkrasını Anayasa'ya aykırı bularak iptal etmiş ancak 2. fıkrasının Anayasa'ya aykırı bulmamıştır. Anayasa Mahkemesi işçi-işveren ilişkilerinde mutat işyeri hukukunun uygulanacağını, bu düzenlemenin işçi-işveren ilişkilerinde daha sıkı ilişkili hukukun belirlenmesine engel teşkil etmediği ve çalışan haklarının korunmasıyla çelişmediğini değerlendirmiştir.
The content of this article is intended to provide a general guide to the subject matter. Specialist advice should be sought about your specific circumstances.