Özet

Sigorta Hukuku kapsamında sigortacının rizikoyu tazmin yükümlülüğü Türk Ticaret Kanunu 1421/1 maddesi ile primin veya ilk taksidin ödenmesi şartına bağlanmıştır. Taraflar arasında sözleşme yapılmış ve hatta sigortacı sigortalıya düzenlenen poliçeyi teslim etmiş olsa dahi sigortalı tarafından prim borcunun tamamının veya ilk taksitinin ödenmemesi halinde sigortacının gerçekleşen riziko nezdinde sorumluluğu doğmayacaktır. Bu durumun uygulamada iki istisnası mevcut olup bunlar taraflar arasında yapılan sözleşme ile prim borcunun muaccel olacağı tarih poliçenin teslim anından farklı ve daha ileri bir tarih olarak kararlaştırılması ve kara ve denizde mal taşıma işlerine ait sigortalarda karşımıza çıkmaktadır.

Abstract

Within the scope of Insurance Law, the liability of the insurer to indemnify the risk is conditional upon the payment of the premium or the first installment in accordance with Article 1421/1 of the Turkish Commercial Law. Even if a contract has been made between the parties and even if the insurer has delivered the policy issued to the insured, the insurer will not be liable for the realized risk if the premium debt or the first installment is not paid by the insured. There are two exceptions to this situation in practice, and these are the contract between the parties where the due date of the premium debt is decided as a different and later date than the delivery date of the policy, and in the insurances of land and sea transportation of goods.

Giriş

Sigorta Hukuku kapsamında sigortacının rizikoyu tazmin yükümlülüğü Türk Ticaret Kanunu 1421/1 maddesi ile primin veya ilk taksidin ödenmesi şartına bağlanmıştır. İşbu sebeple  prim borcunun veya ilk taksidin ödenmediği durumda gerçekleşen rizikodan sigortacının sorumlu olup olmayacağına ilişkin tartışmalar meydana gelmiş olup çalışma kapsamında sigortacının rizikodan sorumlu olabilmesi için gerekli şartlara değinilmiştir. Rizikodan sorumluluk ancak primin veya ilk taksidin ödenmesi ile başlayacak olup aksi halde sigortacı poliçeyi teslim etse dahi sorumluluğu söz konusu olmayacaktır.

Introduction

Within the scope of Insurance Law, the indemnity obligation of the insurer to indemnify the risk is conditional upon the payment of the premium or the first installment in accordance with Article 1421/1 of the Turkish Commercial Law. For this reason, there have been debates about whether the insurer will be responsible for the risk that occurs in the circumstance that the premium debt or the first installment is not paid, and within the scope of the study, the necessary conditions for the insurer to be responsible for the risk are mentioned. Responsibility for the risk will only begin with the payment of the premium or the first installment, otherwise the insurer will not be liable even if he delivers the policy.

Sigortalının Prim Ödeme Borcunun Muaccel Olmasından Önce Rizikonun Gerçekleşmesi

Sigorta Hukuku kapsamında riziko, zararlı bir sonucun gerçekleşme ihtimali olarak tanımlanmaktadır. Sigortacı yapılan sözleşme uyarınca gerçekleşmesi muhtemel zararın tazmin yükümlülüğünü üstlenirken sigortalı verilen teminata karşılık sigortacıya prim ödemekle yükümlüdür.

Sigortalının sigortacıya karşı ödemekle yükümlü olduğu prim borcu, taraflar arasında yapılan akitten kaynaklanmaktadır. Yazılı veya sözlü şekilde yapılması mümkün olan ve sözleşmeden kaynaklanan prim borcunun muaccel olduğu an ise sigorta poliçesinin sigortacı tarafından sigortalıya teslim edildiği andır. Teslim anına kadar taraflar arasında yapılan sözleşme kapsamında sigortalının prim ödeme borcu mevcuttur fakat muacceliyet kazanmamıştır.

Kanun koyucu poliçenin verildiği ana kadar gerçekleşmesi muhtemel zararları asgari düzeyde tutmak adına Türk Ticaret Kanunu madde 1424 Sigortacı; sigorta sözleşmesi kendisi veya acentesi tarafından yapılmışsa, sözleşmenin yapılmasından itibaren yirmidört saat, diğer hâllerde onbeş gün içinde, yetkililerce imzalanmış bir poliçeyi sigorta ettirene vermekle yükümlüdür. Sigortacı poliçenin geç verilmesinden doğan zarardan sorumludur.” ile sigortacının poliçeyi ibraz etmesi gereken süreyi düzenlemiştir. Poliçenin sigortalıya teslimi ile sigortalının prim ödeme borcu muacceliyet kazanırken sigortacının rizikonun gerçekleşmesi hususundaki sorumluluğu Türk Ticaret Kanunu 1421/1 maddesi “…Aksine sözleşme yoksa, sigortacının sorumluluğu primin veya ilk taksidinin ödenmesi ile başlar…” ve madde 1430 “Sigorta ettiren, sözleşmeyle kararlaştırılan primi ödemekle yükümlüdür. Aksine sözleşme yoksa sigorta primi peşin ödenir.”  uyarınca ancak taraflar arasında kararlaştırılan primin veya ilk taksidin ödenmesi ile sübut bulacaktır. İlgili hüküm uyarınca sigortacının tazmin sorumluluğunun ilk prim ödenmediği sürece başlamayacağını söylemek mümkündür. Bu kuralın getirilmesinin sebebi sigortacının tehlike taşımasının kural olarak hiç olmazsa ilk primin ödemesinden yani karşı edimin de kısmen olsun ifasından başlamasıdır.1 İlgili hükümden de anlaşıldığı üzere prim borcunun bir defada veya taksitler halinde ödenmesi mümkündür. Taraflar arasında sigorta sözleşmesinin kurulmuş olduğu halde dahi prim veya ilk taksitin ödenmemesi halinde, riziko gerçekleşmiş olsa da sigortacının sorumluluğunun başlamayacağı kabul edilmektedir. Bu kuralın istisnasını karada ve denizde mal taşıma işlemlerine ait sigortalar oluşturmaktadır. Kara ve denizde mal taşıma işlerine ait sigortalarda sigortacının sorumluluğu, akdin yapıldığı andan itibaren başlamaktadır2.

Yargıtay'ın hem prim ödemesinden önce rizikonun gerçekleşmesi halinde sigortacının sorumlu olacağına ilişkin, Yargıtay 11. H.D 2003/5844E., 22.01.2004 Tarihli Kararıİlke olarak, sigorta sözleşmesinin meydana gelmiş olması, sigortacının sorumluluğunun başlamış olmasını gerektirmez.. Sigortacının sorumluluğunun başlaması için TTK'nun 1295/3 maddeleri hükümleri gereğince primin veya ilk taksidinin mutlaka ödenmiş olması emredici bir şekilde hükme bağlanmış bulunmaktadır.Nitekim,dava konusu sigorta poliçesinin eki olan ödeme planının ön yüzünde "sigorta priminin tamamı veya taksitle ödenmesi kararlaştırılmış ise peşin olan ilk taksit ödenmediği takdirde poliçe teslim edilmiş olsa bile sigortacının sorumluluğu başlamaz ve meydana gelecek hasarlarda tazminat ödenmez" hükmü bulunduğu gibi ayrıca "poliçenin makbuz hükmünde olmadığı" açıkça yazılmıştır.Poliçenin 15.03.2003 tarihinde düzenlendiği,kazanın 18.03.2000 tarihinde meydana geldiği ve poliçe ilk taksidi olan 57.666.678 TL'nin kazadan sonra 20.03.2000 tarihinde poliçeyi düzenleyen acentenin banka hesabına havale edilmiş olduğu hususları sabit olup, davalı sigortacının teminat sorumluluğunun başlamadığı açıktır.

Sigorta şirketinin sorumluluğunun prim ödemesinden önce başlamayacağına ilişkin Yargıtay  2004/1751 E., 22.11.2004 Tarihli Kararı ve 11. HD 2003/8850 E., 01.04.2004   Tarihli Kararı'nde ise “…sigorta priminin tamamının veya ilk taksitinin ödenmesinden önce rizikonun gerçekleştiği, TTK.nun 1295 nci maddesi uyarınca henüz davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun başlamadığı, rizikonun gerçekleşmesinden sonra primin ilk taksitinin ödenmesinin, davalı sigorta şirketinin ekspertiz incelemesi yaptırmasının kanun bu açık hükmünü bertaraf edici işlemler olmadığı, davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun başlamadığı nazara alınarak davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş, kararın bozulması gerekmiştir….  Konuya ilişkin Yerleşik Yargıtay İçtihadı Türk Ticaret Kanunu'na paralel şekilde sigortacının sorumluluğunun başlamadığı durumlarda başka deyişle prim ödemesinin veya ilk taksitinin ödenmemesi halinde gerçekleşen rizikolardan sorumlu olmayacağı yönündedir.

Yukarıda belirtildiği üzere sigortalının prim ödeme borcu yalnızca poliçenin sigortacı tarafından kendisine teslimi halinde muaccel olacaktır. Bu duruma ilişkin istisna ise tarafların kendi aralarında içerisinde sigortalı aleyhine düzenleme barındırmayacak bir sözleşme hazırlanması halinde karşımıza çıkmaktadır. Taraflar arasında yapılan sözleşme ile prim borcunun muaccel olacağı tarih poliçenin teslim anından farklı ve daha ileri bir tarih olarak kararlaştırılabilir. Bahsedilen duruma ilişkin Türk Ticaret Kanunu madde 1430/2 “Sigorta primi nakden ödenir. İlk taksidin nakden ödenmesi şartıyla, sonraki primler için kambiyo senedi verilebilir; bu hâlde, ödeme kambiyo senedinin tahsili ile gerçekleşir.” ile de düzenlenmiş olduğu üzere uygulamada ileri tarihli senetler düzenlendiği görülmektedir. Yargıtay 11.HD, 09.02.2004 T, 2003/6390, K.2004/1003 sayılı Kararında, “…prim borcunun senede bağlanmış olması halinde prim ödemesinin senet bedelinin tahsil edildiği tarihte yapılmış sayılacağına” hükmetmiştir . Yargıtay “sigortacının senetle ödeme teklifini kabul ettikten sonra ancak tahsilattan önce rizikonun gerçekleşmesi üzerine primin ödenmediği gerekçesiyle sorumluluktan kurtulamayacağı” şeklinde hüküm tesis etmiştir3. Hal böyle olunca sigortalı prim borcunun muaccel olacağı tarihi kendisi belirleyebilmekte ve kendisine belirlenen tarihten önce yapılacak başvuru halinde ödemezlik defii ileri sürebilmektedir.4

Taraflar arasında yapılan değişikliğin Türk Ticaret Kanunu kapsamında geçerlilik kazanabilmesi için sigortalının aleyhine değişiklik içermemesi gerekmektedir. Sigorta ettiren kimsenin zararına olarak mukavele ile değiştirilemez; değiştirilirse kanun hükümleri re'sen tatbik olunur. Bu hüküm gereğince, sigorta ettiren lehine bir değişiklik yapak mümkün iken, aleyhine değişiklik yapmak mümkün değildir. Bu çerçevede, primin veya ilk taksitin ödenmesinden önce de, sigortacının sorumluluğunun başlayabileceği sözleşmeyle kararlaştırılabilir.5 Belirtildiği üzere yapılan sözleşme ile sigortacı aleyhine kararlaştırılan, sigortacıya ek yüümlülükler yükleyen anlaşmalar geçerlilik kazanacak iken sigortalı aleyhine, sigortalıya ek yükümlülük yükleyen maddeler geçersiz sayılacaktır.

Özellikle değinmek gerekir ki her ne kadar sigortalı tarafından prim ödemesi gerçekleşmediği halde sigortacı rizikodan sorumlu tutulamayacak ise de rizikonun prim ödemesinden önce gerçekleştiği, zararın sigortacı tarafından tazmin edildiği başka deyişle sigortalının prim ödeme yükümlülüğünü yerine getirmemesine rağmen sigortacının rizikoyu tazmin yükümlülüğünü yerine getirdiği ve sonrasında sigortalı tarafından yapılan prim ödemelerini kabul ettiği halde prim borcunun daha sonra muaccel olacağına ilişkin tarafların iradeleri arasında deyimi yerinde ise örtülü bir uyuşma söz konusu olup yalnızca prim ödemesinin daha sonra yapılmasından bahisle sigorta şirketinin yükümlülüğünün bulunmadığı iddiası Türk Medeni Kanun madde 2 Herkes, haklarını kullanırken ve borçlarını yerine getirirken dürüstlük kurallarına uymak zorundadır. Bir hakkın açıkça kötüye kullanılmasını hukuk düzeni korumaz.”ile düzenlenen dürüstlük kuralına açıkça aykırılık teşkil edecektir. Nitekim sorumluluğun başlamamasına ragmen, sigortacı sonradan primi tahsil ederek,t ahsil öncesi gerçekleşen rizikodan sorumlu olduğunu açıkça kabul edebilir. Sigorta sistemi buna engel değildir. Çünkü Türk Ticaret Kanunu madde 1264/4 gereğince, konuyu düzenleyen 1295. Madde hükmü sigorta ettiren kimsenin zararına olarak mukavele ile değiştirilemez. Ortaya çıkan sonraki Kabul sigorta ettirenin lehinedir. Bu değişiklik başlangıçta yapılabildiği gibi sonra da yapılabilir. Burada rizikonun gerçekleştiği an sigorta sözleşmesinin kurulmasından sonra olduğundan, sigorta şirketinin bu durumdaki kabulü, Türk Ticaret Kanunu Madde 1279 ve dolayısıyla 1264/2 kapsamına girmez.6

Değinilmesi gereken bir diğer husus ise tarafların geçmise yönelik olarak hatta rizikonun gerçekleştiği tarih başlangıç tarihi kabul edilerek sigorta sözleşmesi yapabileceğine ilişkindir. Sigorta sözleşmesinin yapılmasından önce meydana gelmiş olabilecek olayların (rizikoların) sigorta korumasından yararlandırılmak istenmesi gündeme gelebilmektedir. Böyle bir isteğin gerçekleştirilmesi, TTK m. 1421 ve TTK m. 1458 hükümleri anlamında mümkündür. Zira TK m. 1421, ‘aksine sözleşme yoksa' ibaresiyle başlamaktadır. Dolayısıyla taraflar, primin veya ilk taksidinin ödenmesinden önceki ya da sigorta sözleşmesinin yapılmasından önceki bir tarihi sigortacının sorumluluğunun başlangıcı olarak belirleyebileceklerdir. Eğer taraflar, sigorta sözleşmesinin yapılmasından önceki bir tarihi sigortacının sorumluluğunun ve dolayısıyla sigorta korumasının başlangıcı olarak kararlaştırmışlarsa, bu tür durumlarda ‘geçmişe etkili sigorta (Rückwärtsversicherung)' söz konusu olacaktır. Yani, geçmişe etkili sigorta, sigorta sözleşmesinin maddi başlangıç zamanının, şekli başlangıç zamanından önceki bir tarihten itibaren başlayacak şekilde akdedilmesidir7 Tarafların sigortacının  sözleşmeden once gerçekleşen rizikodan sorumlu olacağı şekilde anlaşma yapabilmesi mümkündür. Bu durumun gerekçesi Borçlar Kanunu “Taraflar, bir sözleşmenin içeriğini kanunda öngörülen sınırlar içinde özgürce belirleyebilirler.” maddesinden kaynaklanmaktadır. Türk Borçlar Kanunun 27. maddesi “Kanunun emredici hükümlerine, ahlaka, kamu düzenine, kişilik haklarına aykırı veya konusu imkânsız olan sözleşmeler kesin olarak hükümsüzdür.” ile sözleşme özgürlüğünün sınırlarını çizmekte olup taraflar yaptıkları sözleşmede bu hüküm ile bağlıdır.

Sonuç

Yukarıda izah edilen hususlar çerçevesinde taraflar arasında prim ödeme borcunun daha sonra muaccel olacağına ilişkin bir anlaşma yapılmamış olmak kaydı ile sigortalı tarafından prim borcunun tamamının veya ilk taksidinin ödenmediği durumda taraflar arasında sözleşme yapılmış ve hatta sigortacı sigortalıya düzenlenen poliçeyi teslim etmiş olsa dahi sigortacının gerçekleşen riziko nezdinde sorumluluğu doğmayacaktır. Sigortacının rizikoyu tazmin yükümlülüğü ancak sigortalının prim ödemesini veya ilk taksit ödemesini gerçekleştirdiği halde söz konusu olacaktır.

Taraflar arasında yapılan sigorta sözleşmesi kapsamında prim ödeme borcunun ileri tarihte muaccel olacağına ilişkin bir anlaşma yapıldığı başka deyişle prim ödeme borcu için vade belirledikleri durumda ise sigortacıya sigortalı tarafından kanunda belirtilenin aksine prim ödemesi yapılmamış olsa dahi sigortacı sigortalının karşılaşmış olduğu zararı tazmin yükümlülüğüne haizdir. Bu durum Türk Ticaret Kanunu 1421/1 Aksine sözleşme yoksa, sigortacının sorumluluğu primin veya ilk taksidinin ödenmesi ile başlar; kara ve denizde eşya taşıma işlerine ilişkin sigortalarda, sigortacı, sözleşmenin yapılmasıyla sorumlu olur.” ve devamında madde 1430 “Sigorta ettiren, sözleşmeyle kararlaştırılan primi ödemekle yükümlüdür. Aksine sözleşme yoksa sigorta primi peşin ödenir.”  hükümlerinin bir istisnası olarak kabul edilmektedir.

Kaynakça

ARSEVEN, Haydar: Sigorta Hukuku, Ana Prensipler – Genel Hükümler, Yenilenmiş 2. Baskı, İstanbul 1991.

Çapa, M. S. (2014). Geçmişe etkili sigorta. Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi18(3), 341-362.

ÇEKER, Mustafa: 6102 Sayılı Yeni Türk Ticaret Kanununa Göre Sigorta Hukuku, Adana 2011.

ÇELİK, Salih/ LALE, Muktedir: Özetli-İçtihatlı-Uygulamalı Sigorta Hukuku, Mal, Can ve Sorumluluk Sigortaları, Ankara 2007

Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, Cilt:11, Özel S.:2009, s. 1267-1278

KAYIHAN, Şaban: Sigorta Sözleşmesinde Prim Ödeme Borcu, Ankara 2004.

KUBİLAY, Huriye: Prim Borcu İçin Kambiyo Senedi Verilmesi ve Zamanaşımı Sebebiyle Bedelsizlik Def'i, İzmir BD. Temmuz 1992, S.3, s. 85-107. (Prim Borcu)

Seven Vural. “Sigorta Priminin Rizikonun Gerçekleşmesinden Sonra Tahsil Edilmesinin Sonuçları”,

Footnotes

1 ARSEVEN, s. 22.

2 Vural Seven, “Sigorta Priminin Rizikonun Gerçekleşmesinden Sonra Tahsil Edilmesinin Sonuçları”, Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, Cilt:11, Özel S.:2009, s. 1270.p>

3 ÇELİK, Salih/LALE, Muktedir: Özetli-İçtihatlı-Uygulamalı Sigorta Hukuku, Mal, Can ve Sorumluluk Sigortaları,  Ankara 2007, s141. 8

 ÇEKER, s. 75.

4 KUBİLAY, Prim Borcu, s. 91.

5 Kayıhan, s.151; Ayli, s.63.

6 Vural Seven, “Sigorta Priminin Rizikonun Gerçekleşmesinden Sonra Tahsil Edilmesinin Sonuçları”, Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, Cilt:11, Özel S.:2009, s. 1276.

7 Çapa, M. S. (2014). Geçmişe etkili sigorta. Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi18(3), 341-362.

The content of this article is intended to provide a general guide to the subject matter. Specialist advice should be sought about your specific circumstances.