Yeni Çalışma İzni Değerlendirme Kriterleri Yayımlandı
Kriterlerin Yürürlük Tarihi: 1 Ekim 2024
Özet:
Uluslararası İşgücü Kanunu Uygulama Yönetmeliği ("Yönetmelik") 2 Şubat 2022 tarih ve 31738 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girmişti. Yönetmelik'in geçici maddesi gereğince Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ("Bakanlık") tarafından çalışma izni başvurularının değerlendirilmesinde uygulanan "Çalışma İzni Değerlendirme Kriterleri", Yönetmelik'in 22. maddesi uyarınca güncellenmiştir. Yeni çalışma izni değerlendirme kriterleri 1 Ekim 2024 tarihi itibariyle yürürlüğe girmiştir.
Önemli Detaylar:
- Çalışma izni değerlendirme kriterlerinde yer alan istihdam, mali yeterlilik ve ücret kriterleri revize edilmiş olup muhtelif sektör, meslek veya iş temelinde yeni düzenlemeler yapılmıştır. Buna ek olarak, bu kriterlere ilişkin istisnalar revize edilmiştir. Bu kapsamda revize edilmiş kriterlerde ve istisnalarında işyerlerinin bilanço esası usulüne tabi olup olmadığı, yeni kurulmuş veya halihazırda faaliyette olan bir işyeri olup olmadığı, adi ortaklık söz konusu olup olmadığı, yabancı kişinin daha önce Türkiye'de yasal olarak kalmış olup olmadığı önem arz edebilmektedir.
- Ayrıca, değerlendirme kriterlerinden muaf tutulan yabancıların kapsamı genişletilerek (i) çalışma izni, kısa dönem ikamet izni, aile ikamet izni, uzun dönem ikamet izni, insani ikamet izni veya insan ticareti mağduru ikamet izni ile en az sekiz yıl Türkiye'de bulunmuş yabancılar, (ii) Türk vatandaşlarına hasredilen meslek ve işler dışında çalışacak yabancılardan İçişleri veya Dışişleri Bakanlığı tarafından Türk soylu olduğu bildirilen veya Uluslararası İşgücü Genel Müdürlüğü tarafından uluslararası işgücü politikası kapsamında uygun görülen Türk soylu yabancılar ile (iii) uzun dönem ikamet izni verilmiş yabancılar muafiyet kapsamına dahil edilmiştir.
- Yeni düzenleme ile sektör, meslek veya iş temelinde özel değerlendirme kriterleri de yürürlüğe girmiştir. Buna göre, yabancı kişi çalıştıracak işyerlerinin faaliyet gösterdiği sektörler ve yabancı kişinin çalışacağı işler bakımından uygulanacak kriterler farklılık gösterecektir. Bu kapsamda bilişim, eğitim, ev hizmetleri (çocuk bakımı, engelli veya yaşlı bakımı), havacılık, ileri teknoloji gerektiren sektörler (nitelikli yatırımlar, Ar-Ge ve tasarım merkezleri), kamu projeleri, sağlık, turizm şeklinde sektör ve iş temelinde farklı düzenlemeler yapılmıştır. Ayrıca yabancı öğrencilerin çalışma izni başvurularında dikkate alınmak üzere özel değerlendirme kriterleri getirilmiştir.
- Mali yeterlilik kriterlerinde yer alan ödenmiş sermaye ve net satışlara ilişkin eşikler ile şirket ortağı olan yabancılar için mali yeterlilik kriterlerinde yer alan sermaye tutarı eşiğine ilişkin uygulama 1 Ocak 2025 tarihinde yürürlüğe girecektir. Ayrıca 1 Ocak 2025 tarihine kadarki çalışma izni başvurularında önceki mali yeterlilik kriterleri uygulanmaya devam edecektir. Bu kapsamda, işyerinin ödenmiş sermayesinin en az 100.000 TL veya brüt satışlarının en az 800.000 TL veya son yıl ihracat tutarının en az 150.000 ABD Doları olması, şirket ortağı olan yabancı kişinin sermaye tutarının en az 40.000 TL olması mali yeterlilik kriterleri bakımından yeterli kabul edilecektir.
- Ayrıca çalışma izni uzatma başvurularında, başvurunun ilk yapıldığı tarihte geçerli olan mali yeterlilik kriterleri baz alınarak değerlendirme yapılacaktır. Örneğin 1 Ekim 2024 tarihinden önce yapılan çalışma izni başvurusu sonrasında alınan çalışma izni için ileride uzatma başvurusu yapılacak olduğunda, 1 Ekim 2024 tarihinden önce uygulanmakta olan kriterler ve istisnalar dikkate alınacaktır.
Sosyal Güvenlik Kurumu'nun Alt İşverenlik Tescil İşlemleriyle İlgili Genel Yazısı
Genel Yazı Yayımlanma Tarihi: 3 Ekim 2024
Özet:
Sosyal Güvenlik Kurumu ("SGK") Sigorta Primleri Genel Müdürlüğü tarafından 3 Ekim 2024 tarihinde yayımlanan genel yazı ("Genel Yazı"), alt işveren tescili yapıldıktan sonra hangi durumlarda SGK müdürlüklerince ihale makamına bildirimde bulunulacağını düzenlemiştir.
Önemli Detaylar:
- Genel Yazı'ya göre ihale sözleşmesinde alt işveren çalıştırılmasının yasaklandığı belirtilmişse, alt işveren tescilinin yapılmasından sonra SGK tarafından ihale makamına bilgi verilecektir.
- Eğer ihale sözleşmesinde alt işveren çalıştırılmayacağına dair bir hüküm yoksa, SGK'nın ihale makamını ayrıca bilgilendirmesine gerek kalmayacaktır.
Sosyal Güvenlik Kurumu'nun Tecil İşlemlerindeki Değişiklikleri
Genel Yazı Yayımlanma Tarihi: 8 Ekim 2024
Özet:
8 Ekim 2024 tarihinde yayınlanan Sosyal Güvenlik Kurumu ("SGK") Sigorta Primleri Genel Müdürlüğü'nün genel yazısında ("Genel Yazı"), "Sosyal Güvenlik Kurumu Alacaklarının 6183 Sayılı Kanun'un 48. Maddesine Göre Tecil ve Taksitlendirilmesinin Usul ve Esasları" ile "Mücbir Sebep Kapsamında Ertelenen Sosyal Güvenlik Kurumu Alacaklarının 6183 Sayılı Kanunun 48. Maddesine Göre Tecil ve Taksitlendirilmesinin Usul ve Esasları"nda değişiklik yapıldığı duyurulmuştur.
Önemli Detaylar:
- Genel Yazı gereği, 1 Ocak 2025 tarihinden itibaren, tecil taleplerinin reddedilmesi için talep öncesinde tecilin üç yerine iki kez bozulmuş olması yeterli olacaktır.
- Buna göre, tecil talebinde bulunan borçluların, talepte bulundukları yıl ve önceki iki takvim yılı içinde, iki defa 6183 sayılı Kanunun 48. maddesi kapsamındaki tecil işleminin bozulmuş olması durumunda, tecil işlemi devam ederken yapılandırma kanunlarından yararlanmak amacıyla müracaat edilenler hariç tutulmak kaydıyla, borç ödenmediği sürece tecil talepleri kabul edilmeyecektir. Ancak, yeni tecil talebinde bulunan borçlunun, daha önce bozulmuş olan tecil işlemine konu borçları ödenmiş ise bu tecil işlemi bozulmuş olarak değerlendirilmeyecektir.
- Ayrıca, mücbir sebep kapsamında ertelenen SGK alacaklarının tecil işlemlerinde, talep tarihinden önce yapılan tecil işlemlerinin bozulmuş olup olmadığına bakılmaksızın işlem yapılacaktır.
Uluslararası İşgücü Kanunu Uygulama Yönetmeliğinde Değişiklik Yapıldı
Yönetmelik Yayımlanma Tarihi: 15 Ekim 2024
Özet:
15 Ekim 2024 Tarihli ve 32693 Sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan Uluslararası İşgücü Kanunu Uygulama Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik ("Yönetmelik") ile çalışma izninden muaf tutulacak yabancılar ve çalışma izni muafiyeti başvuru süreçleri ile ilgili değişiklikler yapılmıştır.
Önemli Detaylar:
- Yönetmelik ile ekonomik, sosyo-kültürel ve teknolojik alanlar ile eğitim konularında Türkiye'ye katkı sağlayabilecek yabancıların çalışma izninden muaf tutulabilecekleri süre 6 aydan 3 yıla çıkartılmıştır.
- Çalışma izninden muaf tutulacak kişiler kapsamına yabancı basın mensupları dahil edilmiştir. Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığının uygun görüşüyle daimi basın kartı kapsamında gelen yabancı basın mensupları görevleri süresince muafiyetten yararlanabilecektir.
- Yönetmelik ile, insani ikamet izni sahipleri ile geçici koruma altındaki yabancılar arasından İçişleri Bakanlığınca ("Bakanlık") sistem üzerinden bildirilenler de muafiyet kapsamına dahil edilmiştir. Ayrıca bu kişiler bakımından kolaylaştırılmış bir süreç öngörülmüş; Bakanlık'ın bildirimde bulunması ve akabinde çalışma izni muafiyet bilgi formu düzenlenmesi yeterli görülmüştür. Bir başka deyişle bu kişiler, başvuru ve değerlendirme sürecinden muaftır.
- Yurt içinden yapılacak çalışma izni muafiyeti başvurusu için kanuni süre sınırı kaldırılmıştır. Yönetmelik öncesinde muafiyet başvurusu yabancının Türkiye'ye giriş tarihinden itibaren en geç otuz gün içinde yapılabiliyorken, Yönetmelik sonrasında başvuru, yabancının Türkiye'de yasal olarak bulunduğu süreler içerisinde herhangi bir zaman yapılabilmektedir.
Sosyal Güvenlik Kurumu E-Bildirge Kullanıcı Değişiklik İşlemleri ile ilgili Genel Yazı
Genel Yazı Yayımlanma Tarihi: 22 Ekim 2024
Özet:
Sosyal Güvenlik Kurumu'nun ("SGK"), 22 Ekim 2024 tarihli Genel Yazı ile açıkladığı üzere, e-bildirge kullanıcı değişiklik işlemleri artık E-SGK'nın işyeri tescil uygulamaları ekranında yapılabilir hale getirilmiştir.
Önemli Detaylar:
- Değişiklik işlemi işyeri için yetkili bir kişi tarafından yapılabilir; bu kişi işveren, işveren vekili veya yöneticidir.
- SGK ayrıca, bu sürecin nasıl işleyeceğini anlatan "E-Bildirge Kullanıcı Değişiklik İşlemleri Kılavuzu" yayımlamış olup başvuru usul ve esaslarına açıklık getirmiştir.
Anayasa Mahkemesi'nden İşe İade Davasına İlişkin Karar
Karar Yayımlanma Tarihi: 3 Ekim 2024
Özet:
Anayasa Mahkemesi ("AYM"), 11 Haziran 2024 tarihli ve 2024/7376 başvuru sayılı kararında, delillerin hatalı değerlendirilmesi nedeniyle hakkaniyete uygun yargılanma hakkının ihlal edildiği iddiasını ileri süren başvurucunun ("Başvurucu") iddiasının yerinde olduğunu tespit etmiştir. Kararda, Başvurucu'nun tanık beyanlarının dikkate alınmaması ve eksik inceleme yapılması nedeniyle adil yargılanma hakkının ihlal edildiği vurgulanmıştır.
Önemli Detaylar:
- Başvurucu, işveren nezdinde ticari faaliyetler sorumlusu olarak çalışırken, 2 Ağustos 2017 tarihinde ikale sözleşmesi yoluyla iş ilişkisi sona erdirilmiştir. Başvurucu, sözleşmenin iradesi fesada uğratılarak imzalatıldığını ve baskı altında olduğunu iddia ederek işe iade davası açmıştır.
- Ankara 32. İş Mahkemesi ("İş Mahkemesi"), Başvurucu'nun tanık dinletme talebini kabul etmiş ve tanık A.B.P., işveren şirketin küçülmeye giderek yeni saha organizasyonları oluşturduğunu, Başvurucu'nun iş akdine bu kapsamda son verildiğini ve yerine başka birinin görevlendirildiğini belirtmiştir. Ayrıca, Başvurucu'nun performansının yüksek olduğunu ve iş akdinin sona erdirilmesi sürecinde baskıya maruz kaldığını ifade etmiştir.
- İş Mahkemesi, tanık beyanlarına dayanarak iş sözleşmesinin feshinin geçersiz olduğuna ve Başvurucu'nun işe iadesine karar vermiştir. Mahkeme, ikale sözleşmesinin işçi lehine makul bir fayda sağlamadığını belirtmiştir.
- İşveren şirket, karara karşı istinaf başvurusunda bulunmuştur. İşveren şirket, İş Mahkemesi'nin yeterli inceleme ve araştırma yapmadığını, sadece Başvurucu'nun iddiası ve tanık anlatımlarını esas alarak Başvurucu lehine kurduğu hükmün usul ve kanuna aykırı olduğunu ileri sürmüştür.
- Ankara Bölge Adliye Mahkemesi ("İstinaf Mahkemesi"), ilk derece mahkemesinin kararını kaldırarak davanın reddine hükmetmiştir. İstinaf Mahkemesi, Başvurucu'nun iradesinin fesada uğratıldığına dair delil bulunmadığını ve ikale sözleşmesinin geçerli olduğunu vurgulamıştır.
- AYM Başvurucu'nun lehine delil olma ihtimali taşıyan tanık ifadelerinin İstinaf Mahkemesi tarafından değerlendirilmemesinin adil yargılanma hakkının ihlaline yol açtığına ve Anayasa'nın 36. maddesinin ihlal edildiğine karar vermiştir. Karar, yeniden yargılama yapılması için İstinaf Mahkemesi'ne gönderilmek üzere İş Mahkemesi'ne iletilmiştir.
The content of this article is intended to provide a general guide to the subject matter. Specialist advice should be sought about your specific circumstances.