1. GIRIS

Bu makalede is akdi çerçevesinde yapilan gizlilik ve rekabet sözlesmeleri incelenecektir. Sözlesmelere iliskin genel esaslari belirleyen 6098 Sayili Türk Borçlar Kanunu ve taraflari isveren ve isçi(personel) olan personel gizlilik ve rekabet sözlesmeleri açisindan 4857 Sayili Is Kanunu hükümleri çerçevesinde inceleme yapilacaktir.

  1. TÜRK IS HUKUKU KAPSAMINDA CEZAI SART

2.1. CEZA KOSULU NEDIR?

Ceza kosulu, asil borç olarak nitelendirilen bir borcun hiç ya da geregi gibi yerine getirilmemesi halinde alacaklinin borçluya ifa etmekle yükümlü oldugu edim borcu olarak karsimiza çikar. Genellikle borcun yerine getirilmemesi, eksik yerine getirilmesi ya da belli bir yer veya zamanda yerine getirilmemesi durumunda, borçlunun ödemesi gereken ve ekonomik bir degeri olan, hukuki islem ile belirlenmis bagimli (fer'i) nitelikte bir edim söz konusu olmaktadir. Ceza kosulunun ceza ve tazminat fonksiyonu vardir.

2.2. CEZA KOSULU HUKUKI NITELIGI

TBK m. 180/I'e göre "Alacakli hiçbir zarara ugramamis olsa bile, kararlastirilan cezanin ifasi gerekir" denmek suretiyle bu kosula bir ceza niteligi verilmistir. Buna karsilik BK.179/I'de ceza kosulu sözlesmenin hiç veya geregi gibi ifa edilmemesinden dolayi ödenecek tazminatin yerini almakta, ayrica alacaklidan zararin ispat edilmesi istenmektedir. Bu hükümle de ceza kosulu götürü bir tazminat olarak sözlesmede tayin edilmektedir. Ceza kosulunun ceza ve tazminat fonksiyonu vardir.1 TBK kapsaminda ceza kosulunu talep edebilmesi için borçlunun, sözlesmenin ifa edilmemesinde ya da kötü ifa edilmesinde kusurlu olup olmamasinin bir önemi yoktur. Ceza kosulunun, borcun ihlali nedeniyle ödenmesi önceden taraflarca kararlastirilmistir. Bu halde, ceza kosulunun ödenmesi için alacaklinin borcun ifa edilmemesi ya da kötü ifasi nedeniyle bir zarara ugrayip ugramamasinin önemi yoktur. Ceza kosulu kusur ve zarardan bagimsiz olarak düzenlenmistir.

2.3. CEZA KOSULUNUN TÜRLERI

2.3.1. Seçimlik Ceza Kosulu

Asil borcun ifasiyla birlikte degil de, bu borcun ifasindan vazgeçilerek istenebilen ceza kosuludur. Seçimlik borca çok benzeyen bu durum TBK md. 179/I'de düzenlenmistir. Bu maddeye göre, sözlesmenin ifa edilmemesi ya da geregi gibi ifa edilmemesi halinde, aksine bir düzenleme olmadikça, alacakli ya ifayi ya da cezayi talep edebilecektir. Ceza kosulu, borcun hiç ifa edilmemesi ya da kötü ifa edilmesi halinde muaccel olunca alacakli seçimlik yetkiye sahip olacak ve ifa ya da ceza kosulunun yerine getirilmesini seçecektir.2

2.3.2. Ifa Ile Birlikte Istenebilen Ceza Kosulu

Ifa ile birlikte istenebilen ceza kosulu türü BK 179/II'de hükme baglanmistir. "Ceza, borcun belirlenen zaman veya yerde ifa edilmemesi durumu için kararlastirilmissa alacakli, asil borçla birlikte cezanin ifasini da isteyebilir". Bu durumda alacakli ifanin belirli yerde ya da zamanda yapilmamasi halinde ifa ile birlikte cezai kosulunu da talep eder. Ona bu hususta seçim hakki taninmamistir. Fakat taraflar bunun tersini kararlastirabilir ve alacaklinin yalniz ifayi veya yalniz ceza kosulunu isteyebilecegine yönelik sözlesmeye bir kayit koyabilirler (BK m. 179 II).3

2.3.3. Dönme Cezasi (Ifayi Engelleyen Ceza Kosulu)

Ceza kosulu, sözlesmeden dönme cezasi (Exclusivkonventionalstrafe, Clause pénale exclusive) seklinde de kararlastirilabilir. Aslinda buna tam anlamiyla ceza kosulu demek olasi degildir. BK 179/III'de ifade edildigi gibi "Borçlunun, kararlastirilan cezayi ifa ederek sözlesmeyi, dönme veya fesih suretiyle sona erdirmeye yetkili oldugunu ispat etme hakki saklidir". Bu durumda borçlu ceza kosulu adi ile sözlesmede kararlastirilan tutari ödeyerek ifadan kurtulabiliyorsa bu kosulun niteligi borçluyu ifaya zorlamak olarak nitelendirilemez. Bu yolla ögretide dönme (fesih) cezasi (Wandelpön) olarak da anilan bu kosul, asil ceza kosulundan farklidir. Daha çok TBK 178'de düzenlenmis bulunan cayma parasina benzer.4

2.4. IS KANUNU KAPSAMINDA CEZA KOSULU    

Cezai sart, mevzuatimizda yukarida da incelendigi üzere Türk Borçlar Kanunu'nda düzenlenmistir. 4857 sayili Is Kanunu'nda bu konuda bir hükme yer verilmemistir.  Türk Hukuk sisteminde sözlesmeler açisindan irade serbestisi kabul edilmektedir. Irade serbestisi ilkesi isiginda cezai sart kavrami ile uygulamada sik sik karsilasilmaktadir.

Türk Borçlar Kanunu'nun 420. maddesinde, "Hizmet sözlesmelerine sadece isçi aleyhine konulan ceza kosulu geçersizdir." seklinde düzenlenmistir. Söz konusu düzenleme ile is sözlesmelerine konulan cezai sart düzenlemelerinin geçerlilik kazanmasi için, hem isçi hem de isveren aleyhine karsilikli olarak düzenlenmesi veyahut yalnizca isveren aleyhine düzenleme yapilabilmesi sartina baglanmistir. Sözlesme serbestisinin sözlesmenin ekonomik açidan güçsüz tarafi olan isçi lehine sinirlandirildigini söylemek mümkün olacaktir. Böylelikle yalnizca isçi aleyhine getirilen düzenlemeler anilan yasal düzenlemeler kapsaminda geçersiz kabul edilecektir. Tek tarafli olarak getirilen cezai sartin geçersizligi is sözlesmesinin geçerliliginin etkilemeyecek, yalnizca cezai sart hükmü geçersiz kabul edilecektir.

Yargitay da uygulamalarinda, TBK Madde 420 dogrultusunda is sözlesmelerinde cezai sartin geçerliligine iliskin olarak karsiliklilik anlayisini benimsemistir. Buna iliskin Yargitay 22. Hukuk Dairesi 2016/19833 E.,2019/18334  K., 7.10.2019 tarihli karari söyledir:

"Is hukukunda "Isçi Yararina Yorum Ilkesi"nin bir sonucu olarak sadece isçi aleyhine yükümlülük öngören cezai sart hükümleri geçersiz sayilmis ve bu yönde yerlesmis içtihatlar ögretide de benimsenmistir. Cezai sartin isçi ve isveren hakkinda ve iki tarafli olarak düzenlenmesi geregi, isçi aleyhine kararlastirilan cezai sartin isveren aleyhine kararlastirilandan daha fazla olmamasi sonucunu da ortaya koymaktadir. Iki tarafli cezai sartta isçi aleyhine bir esitsizlik durumunda, cezai sart hükmü tümden geçersiz olmamakla birlikte, isçinin yükümlülügü isverenin sorumlu oldugu miktari ve halleri asamaz."

Yargitay kararinda görüldügü üzere, Yargitay, edimler arasi esitsizlik bulunan cezai sarti tümden iptal etmek yerine isçinin ile isveren arasindaki cezai sart kosulu arasinda esitlik olmasi gerektigini belirtmis, isçinin yükümlülügü isverenin sorumlu oldugu miktari asamayacagini belirterek hüküm altina almistir.

  1. TÜRK IS HUKUKU ÇERÇEVESINDE GIZLILIK SÖZLESMESI

3.1. GIZLILIK SÖZLESMESI NEDIR?

Türk hukuk sisteminde gizlilik sözlesmesi kavrami Anglo-Amerikan hukukunda Non-Disclosure Agreement ("NDA") olarak karsimiza çikmaktadir. Üçüncü kisilerle paylasilmasi istenmeyen bilgilerin korunmasi amaciyla taraflar arasinda imzalanan bu sözlesmenin muhakkak gizlilik sözlesmesi adini almasi gerekmemektedir. Sözlesme bu ismi tasimasa dahi niteligi göz önünde bulundurularak taraflarin Sözlesme ile kararlastirilan bilgileri ifsa etmeme yükümlülügü altina girdigi Sözlesmeler, Gizlilik Sözlesmeleri olarak karsimiza çikmaktadir.

3.2. GIZLILIK SÖZLESMESININ AMACI VE KAPSAMI

Gizlilik sözlesmeleri kapsaminda, isverene ait ticari bilgilerin korunmasini amaçladigindan, bilgilerin açiklanmamasi, kopyalanmamasi ve paylasilmamasinin yaninda, yapilan is sebebiyle edinilen tüm bilgi, araç, tasarim, dokümanlarin isin sonlanmasi halinde isyerine iade edilmesi, doküman veya is araçlarinin güvenliginin saglanmasi, yapilan isle ilgili mevcutta ve gelecekte alinacak olan tüm patent, telif, marka kullanim hakki veya diger fikri hakki isyerine ait olmasi, gibi hükümler ihtiva edebilmektedir. Gizli bilginin ne/neler olacagi yapilacak olan sözlesmenin niteligi, taraflari ve isin özelliklerine göre belirlenecektir.

3.3. GIZLILIK SÖZLESMESININ HUKUKI NITELIGI VE GEÇERLILIK KOSULLARI

Sözlesmenin hukuki niteligi ele alinacak olursa, 6098 Sayili Türk Borçlar Kanunu temelinde, Sözlesme serbestisi esasina dayali olarak akdedilen, sui generis bir sözlesme oldugu söylenebilecektir. Bu sözlesmeler için mevzuatta özel bir düzenleme mevcut olmayip, Türk Borçlar Kanunu Genel Hükümler kapsaminda düzenlenebilecektir. Sözlesmelere iliskin genel esaslara uygun olmasi ve kanunun emredici hükümlerine aykiri olmamasi gerekmektedir. Bu kapsamda özel bir geçerlilik sarti aranmamaktadir. Genel hükümler uyarinca taraflarin karsilikli, birbirine uygun irade beyanlari ile kurulmaktadir. Iradeyi sakatlayan hallerden hata, hile ve korkutma yahut gabin gibi Sözlesmeyi geçersiz kilacak durumlarinin mevcut olmamasi gerekmektedir.

3.4.  TÜRK IS HUKUKU ÇERÇEVESINDE GIZLILIK SÖZLESMESI

Türk Is Hukuku çerçevesinde gizlilik sözlesmesi, isyerinin sahip oldugu bilgilerin, çalisilan süre boyunca ve/veya isten ayrilma durumunda gizli tutulmasini amaçlamaktadir. Çalisanlarin, yaptiklari is neticesinde yahut isyerinde bulunulan süre kapsaminda tesadüfen edindikleri her türlü is bilgisini ifsa etmemeyi,  kopyalamamayi ve isyerinin rakibi olan firmalarla paylasmamayi kabul ettikleri bir sözlesme olarak karsimiza çikmaktadir. Kaynagi, isçinin isverene karsi asli edim yükümlülügü olan is görme borcunu ile birlikte yan edim olarak karsimiza çikan "sadakat yükümlülügüdür". Konu, Is Kanunu'nda degil, 6098 Sayili Türk Borçlar Kanunu'nda ele alinmistir. Özen ve Sadakat Yükümlülügüne iliskin Türk Borçlar Kanunu Madde 396 söyledir;

Madde 396- Özen ve sadakat borcu

Isçi, yüklendigi isi özenle yapmak ve isverenin hakli menfaatinin korunmasinda sadakatle davranmak zorundadir.

Isçi, isverene ait makineleri, araç ve gereçleri, teknik sistemleri, tesisleri ve tasitlari usulüne uygun olarak kullanmak ve bunlarla birlikte isin görülmesi için kendisine teslim edilmis olan malzemeye özen göstermekle yükümlüdür.

Isçi, hizmet iliskisi devam ettigi sürece, sadakat borcuna aykiri olarak bir ücret karsiliginda üçüncü kisiye hizmette bulunamaz ve özellikle kendi isvereni ile rekabete girisemez.

Isçi, is gördügü sirada ögrendigi, özellikle üretim ve is sirlari gibi bilgileri, hizmet iliskisinin devami süresince kendi yararina kullanamaz veya baskalarina açiklayamaz. Isverenin hakli menfaatinin korunmasi için gerekli oldugu ölçüde isçi, hizmet iliskisinin sona ermesinden sonra da sir saklamakla yükümlüdür.

Görüldügü gibi isçinin sadakat borcu kapsaminda, sir saklama yükümlülügü bulunmaktadir. TBK Madde 396/4, bu sir saklama yükümlülügüne iliskindir. Sir saklama yükümlülügü, hizmet iliskisi süresince mevcut oldugu gibi, gerekli hallerde hizmet iliskisinin sona ermesinden sonra da devam edebilmektedir. Görüldügü gibi, mevcut bir gizlilik sözlesmesi olmasa da isçinin sir saklama yükümlülügü bulunmaktadir. Ancak taraflar, bu yükümlülüklere iliskin temel esaslari detaylandirmak amaciyla, Gizlilik Sözlesmesi akdetmektedir.

Yargitay 22. Hukuk Dairesi 2014/28969 E., 2014/29627 K., 30.10.2014 tarihli kararinda;

"Is görme ve sadakat borçlari, açikça kararlastirilmasa bile her is sözlesmesinde vardir."

Ifadelerini kullanmistir.

3.5. GIZLILIK SÖZLESMELERININ ISTISNASI

Isçinin sadakat yükümlülügü ve sir saklama borcu yahut yapilan bir gizlilik sözlesmesi uyarinca gizli tutulmasi gereken hususlarin istisnasini ise, isyerine ait bilgilerin bir yargi kararina istinaden veya herhangi bir kanuni sebepten dolayi açiklanmasi olusturmaktadir. Zira bu hallerde bilgilerin açiklanmasi, sir saklama yükümlülügü ve gizlilik sözlesmesine aykirilik teskil etmeyecektir.

3.6. YARGITAY'IN GÖRÜSÜ

Bu kapsamda, isverene ait ticari bilgilerin korunmasinin amaçlanmasi açisindan, gizlilik sözlesmesinin, rekabet yasagi sözlesmesi ile yakindan iliskili oldugu söylenebilecektir. Zira ticari sirlarin ifsasi duruma göre haksiz rekabete sebebiyet verebilmektedir. Birbirini tamamlayan yükümlülükler olmakla beraber, sir saklama ve rekabet yasagindan farkini ortaya koyan Yargitay 9. Hukuk Dairesi 2016/15516 E. – 2016/17659 K. sayili karari söyledir;

"....... Isverenin hakli menfaatinin korunmasi için gerekli oldugu ölçüde isçi, hizmet iliskisinin sona ermesinden sonra da sir saklamakla yükümlüdür. Dosya içerigine göre taraflar arasinda is sözlesmesinin sona ermesinden sonraki dönem için rekabet yasagina iliskin bir sözlesme imzalanmamistir. Somut uyusmazlikta davaci isveren, davalinin kendisinde üretilen bir bulusu sir saklama yükümlülügüne aykiri olarak yeni çalistigi isverende de ürettigi iddiasi ile maddi zararin tahsilini istemektedir. Burada rekabet yasagina aykiriliktan çok sadakat borcunun alt unsuru olan sir saklama yükümlülügünün ihlaline dayanilmakta, isyerindeki bulusun bu ihlal nedeniyle baska yerde kullanilmasindan kaynaklanan tazminat talebi bulunmaktadir."

Bu nedenle rekabet yasagi sözlesmelerinin incelenmesi gerekmektedir.

  1. TÜRK IS HUKUKU ÇERÇEVESINDE REKABET YASAGI SÖZLESMELERI

4.1.REKABET YASAGI SÖZLESMESI NEDIR?

Rekabet yasagi sözlesmesinin amaci, isçinin isletmede ögrendigi bilgileri, is sözlesmesi sona erdikten sonra isverenin aleyhine onunla rekabet edecek sekilde kullanmasini engellemektir.5

Rekabet etmeme borcu isçinin isverene karsi olan sadakat borcunun bir türüdür. Isçinin is sözlesmesi devam ederken rekabet etmeme borcu, dogrudan dogruya is sözlesmesinden kaynaklanmakta ve sadakat borcu baglaminda ortaya çikmaktadir.6

Doktrinde ileri sürülen bir görüse göre, isçinin rekabet etmeme borcu, kanundan dogan bir yapmama borcudur.7

Türk hukukunda is sözlesmesi sona erdikten sonra isçinin isverenle rekabet etmemesini gerektiren kanunî bir yükümlülügü yoktur. Ancak taraflar is sözlesmesinin sona ermesinden sonra isçinin isverene karsi rekabet etmemesini serbest iradeleri ile kararlastirabilirler. Is sözlesmesinin sona ermesinden sonraki dönem için isçinin rekabet hakkini sinirlandiran ya da tamamen ortadan kaldiran rekabet yasagi sözlesmesine iliskin hükümler, Borçlar Kanununun 348-352'nci maddelerinde düzenlenmistir.8

4.2. GEÇERLILIK KOSULLARI

Kanun koyucu isçinin korunmasini saglamak amaciyla, sözlesme özgürlügü ilkesini sinirlandirarak rekabet yasagi sözlesmesinin geçerli bir sekilde kurulabilmesi için bazi sartlar aramistir. Rekabet yasagi sözlesmesinin kurulus sartlari BK m. 348-350'de düzenlenmistir. Bunlar; bir is sözlesmesinin bulunmasi, isçinin müsterileri tanimasindan veya is sirlarini bilmesinden dolayi isverene önemli bir zarar vermesi ihtimalinin olmasi (BK m. 348/2), sözlesmenin yazili sekilde yapilmasi (BK m. 350) ve sözlesmenin yapildigi sirada isçinin resit olmasi (BK m. 348/3) dir. Bu kosullara, rekabet yasagi sözlesmesinin yapilmasini engelleyen özel bir kanun hükmünün bulunmamasi kosulu da eklenmelidir.13 Çünkü örnegin BIK m. 13/2'e göre, is sözlesmesinin feshinden sonraki zaman için gazetecinin meslegini yerine getirmesini sinirlandiran hükümler batildir.9

4.3. REKABET YASAGININ ZAMAN, YER VE KONU BAKIMINDAN SINIRLANDIRILMASI

Kisinin ekonomik özgürlügünü sinirlandiran rekabet yasagi BK m. 20 ve MK m. 23'e uygun oldugu sürece geçerlidir. Rekabet yasagi sözlesmesi isçinin ekonomik geleceginin hakkaniyete aykiri olarak tehlikeye atilmamasi sartiyla geçerlidir. Bu anlamda, isçinin mesleki gelecegini önemli ölçüde sinirlandiran bir rekabet yasagi sarti, isverenin hakli menfaatlerinin korunmasi için olmazsa olmaz nitelikte olmadigi sürece ölçüsüz kabul edilir.10  Isçinin iktisadi geleceginin hakkaniyete uygun bir sekilde sinirlandirilmasi için rekabet yasaginin zaman, yer ve konu bakimindan sinirlandirilmasi esaslarina uygun davranilmasi da rekabet yasagi sözlesmesinin geçerli olarak kurulabilmesi için uyulmasi gereken kosullardan birisi olarak kabul edilir.

Borçlar Kanunu'nun 349. maddesinde rekabet yasagina zaman bakimindan açik ve kesin bir sinirlama getirilmemistir. Buradaki tek sinir, rekabet yasaginin isçinin ekonomik gelecegini hakkaniyete aykiri olarak sinirlandirmamasidir.

Rekabet yasaginin hangi yerde uygulanacagi, sözlesmede açik bir sekilde gösterilebilecegi gibi isverenin çalisma alanina atifta bulunmak suretiyle örtülü bir sekilde de kararlastirilabilir.

4.4. REKABET SÖZLESMESININ UYGULANABILIRLIGI

Rekabet yasagina tabi olan isin türünün açikça belirlenmesi ve bu kapsamda sinirlanmasi gerekmektedir. Rekabet yasagi bu sekilde yer, süre ve isin türü bakimindan sinirlandirilmadigi sürece geçersiz olacaktir.

Yargitay 9. Hukuk Dairesi'nin 2008/24493 Esas, 2010/10480 Karar numarali 15.04.2010 tarihli karari söyledir:

 

"...il sinirlari veya belli bir bölge ile sinirlandirma isin niteligine göre yerinde görülebilir. Süre konusunda da en fazla bir veya birkaç yili asmayacak sekilde rekabet yasagi öngörülebilir. Aksi durum isçinin ekonomik anlamda yikimina neden olabilecektir.
Rekabet yasaginin isverene ait islerden hangisi veya hangileri ile sinirlandirildigi net biçimde belirlenmelidir. Özellikle sirketlerin ticaret siciline kayit sirasinda faaliyet alanlarinin genis tutuldugu ülkemizde isçinin bütün alanlarda çalismasinin sinirlandirilmasi mümkün olmaz. Isçinin isverene ait isyerinde yapmakta oldugu isle dogrudan ilgili ve isverenin asil faaliyet alanina giren isler bakimindan böyle bir sinirlama getirilmelidir."

Personel rekabet etmeme sözlesmeleri açisindan Yargitay, isçinin, sirketin müsteri çevresi ve üretim sirlari gibi ticari sirlarina vakif olabilecegi bir pozisyonda çalismasi ve bu bilgileri yeni isvereni ile paylasabilme ihtimali olmasini aramaktadir. Bu gibi hassas bilgilere sahip olmayan bir isçi ile yapilacak olan rekabet etmeme sözlesmesi, isçinin çalisma hakkini sinirlandiracaktir.

Konuya iliskin Yargitay 11.Hukuk Dairesi, 2018/3705 E., 2019/1860 K., 06.03.2019 tarihli karari söyledir;

"Rekabet yasagi kaydinin geçerli olabilmesi için isçinin, hizmet iliskisi içinde oldugu isverenin müsteri çevresi ve üretim sirlari gibi ticari sirlari bilebilecek bir pozisyonda çalismasi ve bu bilgileri önceki isverenle rakip durumunda olan yeni isveren ile paylasabilme ihtimalinin varligi yeterlidir. Bu anlamda, ayrilan iscinin yeni isyerinde ayni pozisyonda çalismasi da sart degildir. Keza rekabet yasaginin varligi için ayrilan isçinin, önceki isverene fiilen bir zarar vermesi sart olmayip, zarar verebilme risk ve ihtimalinin varligi yeterlidir. Rakip firmalarla paylasmasi ve nüfuz etme imkaninin bulunup bulunmamasi önem arz etmektedir."

Yargitay kararinda da görülecegi üzere; rekabet yasagi ihlalinde isverenin somut zarari aranmaz. Yargitay zarar verebilme risk ve ihtimali varligini ihlal için yeterli kabul etmektedir.

  1. PERSONEL GIZLILIK VE REKABET YASAGI SÖZLESMELERINDE CEZAI SARTIN UYGULANABILIRLIGI

Rekabet yasagina aykiri davranan isçi, TBK'nin 446. maddesinde belirtildigi üzere, yasaga aykiri davranmasinin sonucu olarak isverenin ugradigi bütün zararlari gidermekle yükümlüdür. TBK 446/2 maddesi uyarinca, "Yasaga aykiri davranis bir ceza kosuluna baglanmissa ve sözlesmede aksine bir hüküm de yoksa, isçi öngörülen miktari ödeyerek rekabet yasagina iliskin borcundan kurtulabilir; ancak, isçi bu miktari asan zarari gidermek zorundadir."

Bu kapsamda, isçinin rekabet yasagina aykiri davranmasi halinde isveren, sözlesmede kararlastirilan cezai sarti talep edebilir. Gizlilik sözlesmelerinde cezai sartin uygulamasina iliskin özel bir kanun hükmü bulunmamakla birlikte, isçi ile isveren arasinda akdedilen gizlilik sözlesmelerinde sözlesme serbestisi kapsaminda cezai sart kararlastirilmasi mümkündür. Burada da Türk Borçlar Kanunu'nun cezai sarta iliskin hükümleri belirleyici olacaktir. TBK'nin 180. maddesi uyarinca; "Alacakli hiçbir zarara ugramamis olsa bile, kararlastirilan cezanin ifasi gerekir." Dolayisiyla cezai sart, zarar ve zararin miktarinin ispat edilmesine gerek olmaksizin kararlastirilan ceza bedelinin talep edilmesine imkân verir.11 Bu nedenle cezai sartin sözlesme ile kararlastirilmasi halinde, gizlilik ve/veya rekabet yasaginin ihlali nedeniyle herhangi bir zarari ispatlamak zorunda bulunmaksizin sadece gizlilik ve/veya rekabet yasaginin ihlal edildigini ispatlamak suretiyle cezai sart talep edilebilmektedir. Bununla birlikte, daha sonra, isverenin ugradigi zarar miktari, ceza miktarini asarsa, isverenin asan kismi ispat etmesi kosuluyla, isçi ceza bedelini asan kismi da tazmin etmekle yükümlüdür.12 Bu durumda isverenin, isçinin kusurunu ispat etmesi gerekir. (TBK m. 180/2)

Isverenler açisindan kazanç kaybinin ispatinin güçlügü, ihlal ile zarar arasindaki illiyet baginin tespiti için gerekli delillerin yeni isveren nezdinde olmasi, ispat noktasinda önemli bir sorun teskil etmektedir.13 Cezai sart talep edilebilmesi için, bahsedildigi üzere isverenin rekabet yasaginin ihlal edildigini ispatlamasi yeterli14 oldugundan, ispat kolayligi saglamasi noktasinda cezai sart hükmü isverenler tarafindan siklikla tercih edilmektedir.

Cezai sart, taraflari sözlesmeye uygun davranmaya yönelten bir hukuki araç oldugundan, isverenin gizlilik sözlesmesi ve rekabet yasagindaki menfaatlerini daha etkili bir biçimde korumaktadir. Isçileri rekabet yasagini ihlal konusunda caydirici nitelik tasimasi amaciyla kullanilmaktadir. Bu açidan da cezai sart, rekabet yasaginin yaptirimi olarak karsimiza çikmaktadir.15 Bu nedenle, Is Hukuku'na hakim olan isçi lehine yorum ilkesi kapsaminda, personel gizlilik ve rekabet yasagi sözlesmelerinde de, is sözlesmelerinde cezai sarta iliskin Yargitay tarafindan aranan karsiliklilik ilkesinin yer bulacagi kanaatindeyiz. Bu kapsamda, gizlilik ve rekabet yasagi sözlesmelerinde de cezai sart hükmü yalnizca isçi aleyhine olacak sekilde getirilemeyecek ve iki tarafli olarak getirildigi durumlarda da edimler arasi esitsizlik oldugu hallerde, esitsizligi bozdugu ölçüde isçi lehine yorumlanarak, isçinin sorumlulugu, isverenin sorumlulugunu asmayacak sekilde geçerli olacaktir.

  1. SONUÇ

Is sözlesmesinin devami süresince isçinin isverenle rekabet etmemesi ve edindigi bilgileri gizli tutmasi, 6098 Sayili TBK'nin 396. Maddesi ile düzenlenen sadakat borcu içinde yer alan bir yükümlülüktür. Buna karsilik, kural olarak is iliskisinin sona ermesinden sonra isçinin isverene karsi böyle bir yükümlülügü söz konusu degildir. Ancak taraflar, is iliskisi devam ederken, sözlesmenin bitiminden sonra da isçinin sir saklama yükümlülügünün devamina ve isveren ile rekabet etmeyecegine iliskin bir hükmün is sözlesmesine konulmasini veya bu konuda ayri bir sözlesme yapilmasini (gizlilik sözlesmesi ve/veya rekabet yasagi sözlesmesi) kanunda öngörülen sinirlar içerisinde ve Yargitay'in belirledigi esaslar çerçevesinde kararlastirabilirler.

Bu noktada dikkat edilmesi gereken husus, esasen sözlesme serbestisi çerçevesinde yapilan gizlilik ve rekabet etmeme sözlesmelerinin isçi ve isveren arasinda akdedilmesi halinde Is Hukuku'nun temel esaslarinin gözetilmesi gerektigidir. Is Hukuku'nun varlik nedeninin, isveren karsisinda güçsüz durumda olan isçinin korunmasi oldugu düsünüldügünde, isçi ve isveren arasinda akdedilen gizlilik ve rekabet yasagi sözlesmelerinde cezai sart hükümlerinin uygulanabilirliginin de bu esasa uygun olarak incelenmesi gerekmektedir. Bu nedenle, personel gizlilik sözlesmesi ve rekabet etmeme sözlesmelerinde cezai sartin geçerli olmasi için, sözlesmelerin geçerli olarak akdedilmis olmasinin yaninda, cezai sartin yalnizca isçi aleyhine getirilmemis olmasi ve isçi ile isveren aleyhine öngörülen cezai sart hükümleri arasinda esitlik olmasi gerekmektedir. Esasen sözlesme serbestisinin önemli bir unsuru olan ve sözlesmeye aykirilik hallerinde taraflari korumayi amaçlayan cezai sart hükümleri, isçi ve isveren arasinda Is Hukuku ile kurulan dengenin korunmasi amaciyla sinirlandirilmaktadir.

  1. KAYNAKÇA
  1. Av. Eda MANAV, Is Hukukunda Rekabet Yasagi Sözlesmesinin Geçerlilik Kosullari (TBB Dergisi, Sayi 87, 2010).
  2. Prof. Dr. Erol CANSEL, Prof. Dr. Çaglar ÖZEL "Türk Borçlar Hukukunda Ceza Kosulu" (https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/179446).
  3. Nuray KOVANCI, "Türk Is Hukukunda Rekabet Yasagi Sözlesmesi"( TAAD, Yil:8, Sayi:31) (https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/981477).
  4. Sarper SÜZEK, Yeni Türk Borçlar Kanunu Çerçevesinde Isçinin Rekabet Etmeme Borcu.
  5. SAHLANAN, Rekabet Yasagi, http://www.tekstilisveren.org/content/view/657/48; Taskent/Kabakçi.
  6. Fatih USAN, "Is Hukukunda Rekabet Yasagi Sözlesmesi", Mercek Dergisi.
  7. Murat DEMIRCIOGLU, Yargitay Kararlari Isiginda Sorularla 4857 Sayili Is Yasasi, Istanbul Ticaret Odasi, Genisletismis 2. baski, Istanbul 2008.
  8. Kudret ERTAS, Türk Hukukunda Isçinin Sadakat Borcu, Ankara, 1982.
  9. Hamdi MOLLAMAHMUTOGLU, Is Hukuku, Gözden Geçirilmis Yenilenmis 3. basi, Ankara 2008.
  10. Sarper Süzek, Is Hukuku, Yenilenmis 4. Baski.
  11. Cevdet Yavuz, Türk Borçlar Hukuku Özel Hükümler, Yenilenmis 7. basi, Istanbul 2007.
  12. Sahin Çil, Is Hukuku Yargitay Ilke Kararlari, Ankara, 2009.

Footnotes

1.  Eren, Fikret, Borçlar Hukuku C. II (2001), s. 1169; Arici, Cezai Sart, s. 32;YHGK, 23.12.2001 T, E. 2001/9–1175, K. 2001/1166 (Integra Içtihat Programi'ndan alinmistir). Ceza kosulunun zarari giderme islevi Fransiz medeni Kanunu (CCF) Art. 1229 da vurgulanmistir. (von Tuhr/Escher, Obligationenrecht, s. 278)

2. Gauch/Scluep, maddenin yazilis biçimi nedeniyle bir "seçimlik borç"tan (Wahlobligation) söz etmesine karsilik gerçekte burada alacakliya ait bir "seçimlik yetki"nin (facultas alternativa, alternative Ermächtigung) var olduguna dikkat çekmektedir (bkz. Gauch/Scluep, Obligationenrecht, Nr. 3926. Ayni sekilde: Honsell, Handkommentar, OR Art. 160, Nr. 17; von Tuhr/Escher, Obligationenrecht, § 87, s. 281 ve dn. 35'e ait metin)

3. Tekinay/Akman/Burcuoglu/Altop, Borçlar Hukuku, s. 350. "... Taraflar arasindaki 12.5.1980 tarihli sözlesmenin 9. maddesinde geciken her ay için beher daireye 2500 TL. Gecikme cezasi, 12. maddesinde sözlesmeye aykiri hareket halinde 100.000 TL. Cezai kosulHata! Yer isareti tanimlanmamis. ödenecegi kararlastirilmistir. Görülüyor ki, gecikme nedeniyle istenebilecek ceza Borçlar Kanununun 179/2. maddesinde belirtilen ifaya eklenen ceza olmasina karsin, sözlesmenin 12. maddesindeki ceza ise Borçlar Kanununun 179/1. Maddesinde sözü edilen seçimlik ceza niteligindedir. Seçimlik cezanin istenebilmesi için, aktin feshedilmis olmasi gerekir. Somut olayda davaci eksik islerin tamamlanmasi için talepte bulunmus olup, mahkemece eksik isler bedelinin ödetilmesine karar verilmis olmasina göre seçimlik hakkini aktin ifasi dogrultusunda kullanmis bulunmaktadir. Öyle ise feshe bagli bulunan seçimlik cezayi isteyemez..." (15. HD., 18.10.1989 T., 4097 E., 4315 K.) (Karahasan, II. Cilt, 1999'dan aktaran, Ozanoglu, Istisna Sözlesmeleri.)

4. Cansel, Özel, Türk Borçlar Hukukunda Cayma Kosulu, sf. 725,726.

5. A. Can Tuncay, "Isçinin Sadakat Yükümlülügü", Domaniç'e 80. Yas Günü Armagani, c. 2, Istanbul 2001, s. 1065.

6. Hamdi Mollamahmutoglu, Is Hukuku, Gözden Geçirilmis Yenilenmis 3. basi, Ankara 2008, s. 459; Sarper Süzek, Is Hukuku, Yenilenmis 4. baski, Istanbul 2008, s. 304; Fevzi Sahlanan, "Rekabet Yasaginin Geçerlilik Kosullari", Tekstil Isveren, Temmuz 2007, http://www.tekstilisveren.org/content/view/657/48/; Fevzi Sahlanan, "Rekabet Yasagi Sözlesmesi, Kurulmasi, Geçerlilik Sartlari Hükümleri ve Sonuçlari", Is Hukuku ve Sosyal Güvenlik Hukukuna Iliskin Sorunlar ve Çözüm Önerileri 11. Yil Toplantisi, Istanbul 2008, s. 71; Savas Taskent/Mahmut Kabakçi, "Rekabet Yasagi Sözlesmesi", MESS Sicil Is Hukuku Dergisi, Aralik 2009,s. 24; Cevdet Yavuz, Türk Borçlar Hukuku Özel Hükümler, Yenilenmis 7. basi, Istanbul 2007, s. 457; Alfred Söllner, Grundriß des Arbeitsrecht, 12. neubearb. Aufl., München 1998, s. 264; Sahin Çil, Is Hukuku Yargitay Ilke Kararlari, Ankara 2009, s. 588.

7. .Kudret Ertas, Türk Hukukunda Isçinin Sadakat Borcu, Ankara 1982, s. 64; Yavuz, s. 458; Söllner, s. 264.

8. Eda Manav, TBB Dergisi, Sayi 87, 2010 sf 323.

9. Eda Manav, TBB Dergisi, Sayi 87, 2010 sf 326.

10.  Sahlanan, Rekabet Yasagi, s. 78-79; Sahlanan, http://www.tekstilisveren.org/content/view/657/48; Taskent/Kabakçi, s. 33.

11. .Çayan, s.98.

12. Alpagut, s.952; Çayan, s.98.

13. Atlan Kazan, s.178.

14. Süzek, Isçinin Rekabet Etmeme Borcu, s.463.

15. Soyer, s.80; Süzek, Isçinin Rekabet Etmeme Borcu, s.463; Taskent/Kabakci, s.39

The content of this article is intended to provide a general guide to the subject matter. Specialist advice should be sought about your specific circumstances.