ARTICLE
25 September 2025

İçerik Yönünden Resmî Belgede Sahtecilik Suçu [TCK Md. 204 F.2]

GP
Guleryuz Partners

Contributor

We are Güleryüz Partners, an Istanbul based law firm, offering high-quality legal services to domestic and multinational clients. Our team consists of energetic young professionals led by talented partners with strong academic backgrounds at prestigious universities in the USA, UK, and Germany, coupled with vast market experience exceeding a decade at top tier Turkish law firms. Our practice ranges from complex disputes to sophisticated M&A and finance transactions. We provide niche legal services in a wide range of legal areas such as litigation and dispute resolution, local and cross border M&As, banking, finance and capital markets, venture capital investments and start-ups, and compliance and corporate governance. We heavily invest in our pro bono projects in Turkiye and work together with institutions, foundations, and other organizations to provide legal advice to the persons in need of help. We also pride ourselves on fostering and promoting a diverse, equitable and inclusive work environment.
Bu nedenle, örneğin imzaların gerçek olması, mühürlerin usule uygun bulunması veya belgenin düzenlenme usulünde görünürde bir eksiklik olmaması, sahteciliği ortadan kaldırmaz. Bir belgenin gerçeğe aykırı bir unsur içermesi, onu bütünüyle sahte kılar.
Turkey Criminal Law

Giriş

Resmî belgelerde sahtecilik, bireyler ile devlet arasındaki güven ilişkisinin temellerini zedeleyen en önemli suç tiplerinden biridir. 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun ["TCK"] 204. maddesinde düzenlenen bu suç, özellikle kamu görevlilerinin düzenleme yetkisine sahip oldukları belgelerde gerçeğe aykırı işlem yapmaları halinde daha ağır yaptırımlara bağlanmıştır.

Sahteciliğin en dikkat çekici boyutlarından biri içerik yönünden sahteciliktir. Zira çoğu durumda belgeler şeklen doğru, imzalar gerçek ve mühürler usulüne uygun olabilir; ancak içerikte yer alan beyanların gerçeğe aykırı olması, yine kamu güvenini derinden sarsar. Bu nedenle içerik sahteciliği, "görünürde hiçbir sorun yokmuş gibi duran, fakat özünde aldatıcı olan" belgeler bakımından önem arz etmektedir.

Hukuki Çerçeve

TCK md. 204'ün birinci fıkrasında, herhangi bir kişinin resmî belgeyi sahte olarak düzenlemesi, değiştirmesi veya kullanması hâlinde iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası öngörülmüştür. İkinci fıkrada ise kamu görevlilerine özgü bir düzenleme getirilmiş ve görev gereği düzenlemeye yetkili oldukları resmî belgelerde sahtecilik yapılması hâlinde üç yıldan sekiz yıla kadar hapis cezasına hükmedileceği belirtilmiştir.

Buradaki kritik nokta, belgenin resmî belge vasfını taşımasıdır. Bir belgenin resmî belge sayılabilmesi için üç temel unsur öne çıkar: (i) Belgenin kamu görevlisi tarafından düzenlenmiş olması, (ii) Düzenlemenin görev alanı kapsamında gerçekleştirilmiş olması, (iii) Usul ve şekil kurallarına uygun olarak hazırlanması.1

Hükmün gerekçesinde, resmî belgenin bir kamu görevlisinin görevi gereği düzenlediği ve kamu görevlisinin ifa ettiği görev ile ilişkili olması gerektiği belirtilmiştir. Bu itibarla, yine hükmün gerekçesinde söz konusu belgenin bir sözleşme niteliği taşıması ve özel hukuk hükümlerinin uygulanma alanı bulması halinde dahi bir resmî belgenin varlığının söz konusu olduğu, zira belgenin kamu kurumu adına kamu görevlisi tarafından imzalandığı vurgulanmıştır.2

TCK md. 6'da ise kamu görevlisi; "kamusal faaliyetin yürütülmesine atama veya seçilme yoluyla ya da herhangi bir surette katılan kişi" olarak tanımlanmıştır.3

Dolayısıyla içerik yönüyle sahtecilik suçu bakımından, kamu görevlisinin görev alanına giren bir resmî belgeyi gerçeğe aykırı düzenlemesi hâlinde suçun unsurları oluşacaktır.

İçerik Sahteciliğinin Özellikleri

İçerik sahteciliği, dışarıdan bakıldığında tamamen usule uygun ve geçerli görünen; ancak içeriğinde gerçeğe aykırı beyanlar barındıran belgeler için söz konusudur. 4

Kamu görevlisinin, gerçekleşen bir olayı veya irade beyanını gerçeğe aykırı şekilde kayda geçirmesi ya da hiç gerçekleşmemiş bir olayı veya iradeyi gerçekleşmiş gibi belgelemesi halinde de sahte belge düzenlenmiş olur.5 6

İçerik sahteciliği, özellikle şu durumlarda ortaya çıkar:

  1. Belgeye gerçeğe aykırı bir tarih atılması. Örneğin, bir noterin geçmiş tarihli evrak tanzim etmesi hâlinde, evrakın içeriği hukuka uygun olsa dahi tarihi gerçeğe aykırı olduğundan belge tümden sahte kabul edilir.
  2. Gerçekleşmeyen bir olayın gerçekleşmiş gibi kayda geçirilmesi. Kamu görevlisinin huzurunda olmayan bir iradenin beyan edilmiş gibi gösterilmesi veya gerçekleşmeyen bir olayın gerçekleşmiş gibi yazılması bu kapsamdadır.
  3. Tahliye taahhütnameleri gibi belgelerin sonradan düzenlenmesi veya gerçeğe aykırı tarihle imzalanması. Bu tip belgeler uygulamada içerik sahteciliğinin tipik örneklerindendir.

Dolayısıyla içerik sahteciliğinde, belge dış görünüşüyle tam anlamıyla resmî belge vasfını taşısa da, içindeki gerçeğe aykırılık kamu güvenini sarsar.

Nitekim Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 06.03.2007 tarihli, 2006/276 Esas ve 2007/55 Karar sayılı ilamında; evrakta sahtecilik suçunun kamunun güvenini korumayı amaçladığı, resmi belgelerde gerçeğe aykırı beyan veya bilinçli eksikliklerin sahtecilik kapsamında değerlendirilmesi gerektiği vurgulanmıştır:

"""Gerek yerleşmiş yargısal kararlarda, gerekse öğretide genellikle kabul gören görüşe göre evrakta sahtecilik suçlarının hukuki konusu, kamunun güvenidir. Belgelerin gerçeğe aykırı olarak düzenlenmesi, gerçek bir belgeye eklemeler yapılması, tamamen veya kısmen değiştirilmesi eylemlerinin kamu güvenini sarstığı kabul edilerek suç sayılıp yaptırıma bağlanmıştır. Yukarıda açıklanan yasa hükümleri uyarınca sanıkların, suç tarihinde yürürlükte olan 1412 sayılı CYUY.nın 100. ve 2559 sayılı PVSY.na ek 4. maddesi uyarınca el koydukları tabancanın yakalandığını tutanağa geçirmek ve durumu derhal C.savcılığına bildirmekle yükümlü oldukları halde, bu görev ve yükümlülüklerini terk ile, tutanakta, söz konusu tabancanın ele geçirildiği gereğine yer vermedikleri, böylece eksik ve saptırıcı beyanla maddi gerçeği gizledikleri sabittir. Görevlilerce düzenlenen ve resmi belge niteliğinde olan arama tutanağı, "herhangi bir suç unsuruna rastlanmadığı" tarzıyla düzenlendiğinden içeriği itibariyle sahte bir belge niteliğindedir. Resmi belgeler, içerdikleri saptamalar ölçüsünde, içermesi gerekirken içeriğinden dışlananlar yönünden de ispat vasıtası olacaklarından, bu yöndeki bilinçli bir eksikliğin, yasaların yüklediği sorumluluk karşısında, sahtecilik kastı ve eylemi kapsamında mütalaa edilmesi gerekmektedir. Bu itibarla, Yerel Mahkemece resmi belgede sahtecilik suçunun oluştuğu kabul edilerek, sanıkların cezalandırılmalarına karar verilmesi isabetli olup, usul ve yasaya uygundur."""

Benzer şekilde Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 22.12.2009 tarihli, 2009/105 Esas ve 2009/303 Karar sayılı ilamında da bu husus açıkça ortaya konulmuştur:

"""Somut olayda, belediye encümeni ve belediye meclisi üyesi olarak görevli olan sanıklar, gündem tutanakları ile tanık beyanlarıyla sabit olduğu üzere, belediye meclisinin ve encümeninin gündeminde yer almadığı ve görüşülmediği halde, sonradan söz konusu kararları düzenleyip imzalamışlardır. (...) Alınması kararlaştırılan greyderin, belediyeye teslim edilmediği de açıktır. Nitekim, daha sonra bu konu dava konusu edilmiş ve Albaraka Türk ile yapılan sözleşme mahkeme kararıyla fesh edilmiştir. Sanıkların, alınmamış bir kararı alınmış gibi göstererek imzalamaları eylemleri, içeriği itibariyle sahte bir evrak düzenlenmiş olması karşısında, resmi evrakta sahtecilik suçunu oluşturur."""

Bu kararlar, sahteciliğin şekilsel bir eksiklikle sınırlı olmadığını; bilakis içerikteki her türlü gerçeğe aykırılığın, kamu güveni açısından aynı derecede tehlikeli olduğunu göstermektedir.

Değerlendirme

İçerik yönünden sahtecilik, uygulamada en sık karşılaşılan fakat en zor tespit edilen sahtecilik türüdür. Çünkü belgeler şeklen doğru göründüğü için ilk bakışta herhangi bir kuşku doğurmaz. Ancak içeriğin gerçeğe aykırı olması, hem bireylerin haklarını hem de kamusal güveni zedeler.

Bu nedenle, örneğin imzaların gerçek olması, mühürlerin usule uygun bulunması veya belgenin düzenlenme usulünde görünürde bir eksiklik olmaması, sahteciliği ortadan kaldırmaz. Bir belgenin gerçeğe aykırı bir unsur içermesi, onu bütünüyle sahte kılar.

Sonuç

İçerik sahteciliği, Türk Ceza Kanunu md. 204 f.2 kapsamında kamu görevlilerinin düzenleme yetkilerini kötüye kullanmalarının en tipik görünümlerinden biridir. Şeklen hukuka uygun görünen bir belgenin içeriğinde gerçeğe aykırılıklar bulunması, kamu güvenini en az şekil yönünden yapılan sahtecilikler kadar zedelemekte, hatta çoğu durumda daha ağır sonuçlara yol açabilmektedir. Yargıtay kararları da açıkça ortaya koymaktadır ki, içerik sahteciliğinin esasını belgenin içeriğindeki gerçeğe aykırılık oluşturmaktadır. Bu nedenle içerik sahteciliği karşısında hem yargısal içtihatlarda hem de doktrinsel tartışmalarda titiz ve özenli bir yaklaşım geliştirilmesi, kamu güveninin korunması bakımından zorunludur.

Footnotes

1. Durmuş TEZCAN/Mustafa Ruhan ERDEM/Rıfat Murat ÖNOK, Ceza Özel Hukuku, 6.Baskı, Ankara. 2008 s.678.

2. 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu madde 204 gerekçesi

3. Kamu görevlisi kavramı TCK md. 6 f.1-c'de tanımlanmıştır. Ayrıca bu tanım kapsamına girmese dahi özel düzenlemelerde yer alan hükümler dolayısıyla da bir kişinin kamu görevlisi sayılması mümkündür. Bu sebeple 1136 sayılı Avukatlık Kanunu md.1'e göre "avukatlık kamu hizmeti ve serbest bir meslek olduğundan avukatlar kamu görevlisi sayılmaktadır.

4. M. Emin ARTUK/ Ahmet GÖKCEN, Ceza Hukuku Özel Hükümler, Ankara, 2021, s.823.

<5. ARTUK/ GÖKCEN s.821.

6. Nitekim TCK madde 204 gerekçesinde de belirtildiği gibi: """(...) kamu görevlisinin gerçeğe aykırı olarak bir olayı kendi huzurunda gerçekleşmiş gibi, bir beyanı kendi huzurunda yapılmış gibi göstererek belge düzenlemesi hâlinde, bu fıkra hükmünde tanımlanan suç oluşur"""

The content of this article is intended to provide a general guide to the subject matter. Specialist advice should be sought about your specific circumstances.

Mondaq uses cookies on this website. By using our website you agree to our use of cookies as set out in our Privacy Policy.

Learn More