ARTICLE
30 October 2024

Kambiyo Senetlerine Özgü İcra Takibi

SO
Sakar Law Office

Contributor

Sakar is a client and solution oriented, investigative and innovative law firm based in Istanbul. Our Firm is committed to provide our clients with high-quality legal services and business-minded approach. We are a full service law firm to clients across a wide range of areas including Mergers and Acquisitions, Corporate and Commercial, Contracts, Banking and Finance, Competition, Litigation, Employment, Real Estate, Energy, Capital Markets, Foundations, E-commerce, Media and Technology, Data Privacy and Data Protection and Intellectual Property. In order to offer the best possible service for our clients, we harness the latest market developments in legal technology and innovation and we closely follow the legislative changes in Turkish Law. Our lawyers are multi-specialists, equipped to handle a broad range of legal matters. In addition to our depth of experience and awareness of market practice, clients know they will benefit from our team’s innovative mindset and willingness.
Kambiyo senetleri, ticari ilişkilerde önemli bir yere sahip olan, borçların güvenli bir şekilde temin edilmesini sağlayan belgelerdir.
Turkey Insolvency/Bankruptcy/Re-Structuring

Kambiyo senetleri, ticari ilişkilerde önemli bir yere sahip olan, borçların güvenli bir şekilde temin edilmesini sağlayan belgelerdir. Kambiyo senetlerine dayanan takip yolları, İcra ve İflas Kanunu'nda (İİK) haciz yolu ve iflas yolu olmak üzere iki şekilde düzenlenmiştir ve alacaklıların haklarını hızlı bir şekilde elde etmelerine imkân tanımaktadır.

İcra ve İflas Kanunu madde 167: Alacağı çek, poliçe veya emre muharrer senede müstenit olan alacaklı, alacak rehinle temin edilmiş olsa bile, bu bölümdeki hususi usullere göre haciz yolu ile veya borçlu iflasa tabi şahıslardan ise iflas yolu ile takipte bulunabilir.

Alacaklı, takip talebinde 58'inci maddedeki hususlardan başka iflasa tabi borçlusu aleyhine haciz ve iflas yollarından hangisini istediğini bildirmeğe ve takip talebine kambiyo senedinin aslını ve borçlu adedi kadar tasdikli örneğini eklemeğe mecburdur.

Kambiyo senetlerine özgü iflas yolu takibi yoluna, "İflas Yoluyla Takip" başlıklı makalemizde değinmiştik. Bu makalede, kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takip ile takibe itiraz prosedürü incelenecektir. Haciz yolu ile takip ve itiraz prosedürü İcra İflas Kanunu madde 168,169 ve 170'te düzenlenmiştir. Kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takip yolunun özellikleri şu şekildedir:

  • Kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip, bir ilamsız icra yoludur. Ancak diğer ilamsız icra yollarından farklı olarak önce rehine başvurma zorunluluğu yoktur.
  • Kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takipte yetkili icra müdürlüğü, İcra ve İflas Kanununun 50. Maddesindeki atıfla Hukuk Muhakemeleri Kanunu'ndaki yetkiye ilişkin esaslara göre belirlenir. Ancak Hukuk Muhakemeleri Kanunu'ndan farklı olarak, sözleşmeden kaynaklanan alacaklar için, sözleşmenin yapıldığı icra dairesi de yetkilidir.
  • Kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip yapılabilmesi için alacağın, usule uygun düzenlenmiş ve vadesi gelmiş çek, bono ya da poliçeden doğmuş olması zorunludur. İcra müdürü, takip dayanağı senedin kambiyo senedi olup olmadığını ve vadesinin gelip gelmediğini re'sen takdir ve tayin eder. İcra müdürü, senedin kambiyo senedi vasfını haiz olup olmadığına, senedin poliçe, bono veya çek olmasına göre TTK'da öngörülen şekil şartlarını taşıyıp taşımadığına bakarak karar verir. Ancak icra müdürünün yapacağı inceleme sırf şekli/biçimsel bakımdan yapılan ve bu itibarla sınırlı bir inceleme olacaktır.
  • Kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takipte düzenlenecek ödeme emrinin içinde bulunması gereken unsurlar İİK madde 168'de sayılmıştır. Ödeme emrinde borçluya (i) Borcun ve takip masraflarının 10 gün içinde ödeme emrinde yazılı olan icra dairesine ödenmesi (ii) İmza itirazı, yetki itirazı, borcun esasına ilişkin diğer itirazların 5 gün içinde yapılması (iii) İtiraz edilmediği ve borç ödenmediği takdirde 10; itiraz edilip itirazın kabul görmediği ihtimalde 3 gün içinde mal beyanında bulunması ihtar edilir.

Borçlu, ödeme emrinin tebliğinden itibaren 5 gün içinde itirazlarını öne sürmek zorundadır. İcra İflas Kanununda borçlunun ödeme emrine itirazı, imzaya itiraz ve borca itiraz olarak iki farklı şekilde düzenlenmiştir.

Borçlunun İmzaya İtirazı

Borçlu, imzanın kendisine ait olduğunu inkâr ediyorsa, bunu, beş günlük itiraz süresi içinde bir dilekçe ile icra mahkemesine bildirmelidir. Aksi halde, kambiyo senedindeki imza borçluya ait sayılır. Borçlu bu itirazını usulüne uygun olarak (süresi içinde, icra mahkemesi nezdinde ve dilekçe ile) ileri sürmüşse, satış dışındaki hiçbir icra takip işlemi durmaz. İcra mahkemesi nezdinde esas hakkında karar verilmeden önce Mahkeme tarafından icra takip işlemlerinin geçici olarak durdurulmasına karar verilebilir, itirazın esası değerlendirilip imzanın borçluya ait olmadığı anlaşılırsa itiraz kabul edilir ve takip durur. Ayrıca Mahkeme, alacaklının bu senedi takibe koymakta ağır kusurlu veya kötü niyetli olduğuna kanaat getirirse alacaklı aleyhine, takip konusu alacağın %10'u oranında para cezasına ve takip konusu alacağın %20'sinden aşağı olmayan bir kötü niyet tazminatına hükmeder.

Yargılamanın sonunda inkâr edilen imzanın borçluya ait olduğu anlaşılırsa ve itiraz ile birlikte takip geçici olarak durdurulmuşsa, borçlu sözü edilen senede dayanan takip konusu alacağın % 20'sinden aşağı olmamak üzere inkar tazminatı ile takip konusu alacağın % 10'u oranında para cezasına mahkum edilir ve itirazı reddedilir.

Borçlunun Borca İtirazı

Borçlu, borçlu olmadığını, borcun ödendiğini, kendisine mehil verildiğini, alacağın zaman aşımına uğradığını veya yetkiye ilişkin itirazlarını beş günlük itiraz süresi içinde bir dilekçe ile icra mahkemesine bildirmelidir. Bu itiraz satıştan başka icra takip muamelelerini durdurmaz.

İİK madde 169/a-1 uyarınca icra mahkemesi hakimi otuz gün içinde tarafları duruşmaya çağırır. Borcun olmadığının, borcun ödendiğinin veya süre verildiğinin resmî veya imzası ikrar edilmiş̧ bir belge ile ispatı halinde Hakim icra takibinin geçici olarak durdurulmasına karar verebilir. Bu geçici durdurma kararı, bir ihtiyati tedbir niteliğindedir; icra mahkemesinin borca itirazın esasını incelemesine engel olmaz. Takibin geçici olarak durdurulması kararının hükmü, icra mahkemesinin itirazın esası hakkındaki kararına kadar devam eder. İİK madde 169/a bendi uyarınca itirazın kabulü kararı ile takip durur. Borçlu itirazında haksız çıkarsa, itirazın reddine karar verilir ve böylece alacaklı takibe kaldığı yerden devam eder.

Mahkeme, borca itirazı kabul ederek alacaklının ağır kusurlu veya kötü niyetli olduğuna kanaat getirirse alacaklı aleyhine, takip konusu alacağın %10'u oranında para cezasına ve borçlu lehine takip konusu alacağın %20'sinden aşağı olmayan bir kötü niyet tazminatına hükmeder.

Eğer alacaklı genel hükümlere göre dava açma hakkını kullanıp dava açarsa hüküm olunan tazminatın tahsili dava sonuna kadar ertelenir.

The content of this article is intended to provide a general guide to the subject matter. Specialist advice should be sought about your specific circumstances.

See More Popular Content From

Mondaq uses cookies on this website. By using our website you agree to our use of cookies as set out in our Privacy Policy.

Learn More