ÖZET

Bu makalede, söz konusu şirketler ve kurulan sözleşmeler ile ilgili bilgi verilmiş ve Değişiklik Kanunu ile getirilen, Tasarruf Finansman Şirketleri başta olmak üzere, Kanundaki yeniliklerden söz edilmiştir. Ayrıca yeni kurulacak tasarruf finansman şirketlerinin ve halihazırda kurulu olan şirketlerin izlemesi gereken yollar açıklanmıştır.

ABSTRACT

This article is about, the mentioned companies and related contracts; and information is given through explaining the new regulations made on especially the Savings Finance Companies. In addition, the pathes to be followed, by the newly established savings financing companies and the already established companies, are explained.


GİRİŞ

Bilindiği üzere; ticaretin gerçek anlamda gelişmesi, ancak hukuki açıdan güvenilebilir bir ortamının sağlanması ile mümkün olabilir. Finansal piyasalarda güven ve istikrarın sağlanabilmesi ise; kredi sisteminin etkin bir şekilde çalışmasının temini ve tasarruf sahiplerinin hak ve menfaatlerini korunmasına bağlıdır.

Finansal sektörde görülen değişiklikler ve uygulamada ortaya çıkan ihtiyaçlar sonucunda birtakım düzenlemeler getirilmiştir. İlk olarak, finansal kiralama, faktöring ve finansman şirketlerinin güvenilir ve etkin bir şekilde faaliyetlerini yerine getirebilmeleri ve bu şirketlerin günümüz ihtiyaçlarına cevap verebilmeleri açısından kanuni düzenlemeler getirilmiş ve bu düzenlemeler çerçevesinde faaliyet gösterebilecekleri belirtilmiştir. Bu şirketlerin, kuruluş ve faaliyetlerinin tek bir kanun çatısı altında düzenlenmesini teminen 28.04.2009 tarihinde, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu'nca Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Kanun Tasarısı Taslağı hazırlanmıştır. Bu taslak, Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne gönderilmiş, 21.11.2012 tarihinde orada görüşülerek kabul edilmiş ve 6361 Sayılı Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Kanunu adıyla yürürlüğe girmiştir.

7 Mart 2021 tarihli ve 31416 sayılı Resmi Gazete 'de, Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ("Değişiklik Kanunu") yayımlanmıştır. Bu kapsamda 6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Kanunu ("Eski Kanun") ile Tapu Kanunu, Nüfus Hizmetleri Kanunu, Bankacılık Kanunu, Sermaye Piyasası Kanunu'nun ilgili maddelerinde değişiklik yapılmış ve ülkemizde hâlihazırda yaygın kullanıcı kitlesi olan "tasarruf finansman şirketleri" özel regülasyonlara tabi kılınmıştır.

Değişiklik Kanunu, Eski Kanun'un ismini Finansal Kiralama, Faktoring, Finansman ve Tasarruf Finansmanı Şirketleri Kanunu ("Kanun") olarak değiştirmiştir. 6361 sayılı Kanunun amacı; finansal kuruluş olarak faaliyet gösteren finansal kiralama, faktoring ve finansman ve tasarruf finansman şirketlerinin kuruluş ve çalışma esasları ile finansal kiralama, faktoring ve finansman ve tasarruf finansman sözleşmelerine ilişkin usul ve esasları düzenlemektir.

Hazırladığımız bu makalede söz konusu şirketler ve kurulan sözleşmeler ile ilgili bilgi verilecek ve Değişiklik Kanunu ile getirilen, tasarruf finansman şirketleri başta olmak üzere, Kanundaki yeniliklerden söz edilecektir. Buna ek olarak yeni kurulacak tasarruf finansman şirketlerinin ve halihazırda kurulu olan şirketler için izlenmesi gereken yollar açıklanmıştır.

1. FİNANSAL KİRALAMA (LEASING) ŞİRKETERİ

1.1. GENEL OLARAK

Günümüzde işletmelerin sermaye gereksinimi her geçen gün artarken kaynaklarının kısıtlı olması ve öz kaynak kullanımının yüksek maliyetli olması işletmeleri alternatif finansal yöntemleri kullanmaya zorlamaktadır. Bu yöntemlerden biri de varlıkların satın alınması yerine kiralanmasıdır. Ülkemizin ekonomik kalkınması açısından oldukça önemli bir finansman yöntemi olan finansal kiralama, yeterli öz kaynağı olmayan veya öz kaynaklarını yatırım ve üretimde kullanmak isteyen yatırımcılara önemli finansal destek sağlamaktadır.

Finansal kiralama sektörü, tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de bankacılık kesiminin tamamlayıcı sektörü konumundadır. Mevduat toplayan kurumlar olması dolayısı ile ve bunun gerektirdiği sıkı düzenlemeler ve uygulamalar sonucunda ilgili kesimleri yeteri kadar finanse edemeyen bankacılık sektörünün yardımına finansal kiralama gibi banka dışı finansal kuruluşlar yetişmektedir. Bu tür şirketler ekonomide ciddi anlamda üretim ve yatırım kapasitesinin artırımında destek işlemi görmektedirler. Ülkenin gerçekten önemli bir ihtiyacını gidermekte olan bu sektör İsveç, Norveç gibi kriz dönemlerini atatıp sağlam durabilen gelişmiş ülkelerde, finansal kiralama çok üst düzeyde kullanılmaktadır.

Finansal kiralama, kiralayanın kiracının talebi ve seçimi üzerine üçüncü kişilerden satın almış olduğu bir makine veya ekipmanı veya teçhizatı belli bir süre ve belli bir bedelle kiralayanın zilyetliğine devredilişini ifade etmektedir. Finansal kiralamada; açılan kredi karşılığında faiz alınmadığı, bunun yerine kiracı, mülkiyeti kiralayana ait malın kullanımı karşılığında bir kira bedeli ödediği için finansal kiralama sözleşmesi, faizsiz bankacılık yapan özel finans kuruluşları açısından büyük önem taşımaktadır. Finansal kiralama şirketinin, sözleşme konusu malın mülkiyetini koruması ve herkese karşı ileri sürülebilmesi, kiralayana güvence, kiracıya ise finansman elde etme, malın bedelini taksitle ödeme avantajının yanı sıra, malın kiralayanın veya kendisinin borcundan ötürü haczedilememesi nedeniyle faaliyetine devam imkânı sağlamıştır. Ancak, belirtmek gerekir ki; finansal kiralama sözleşmelerinin Kanunun sağladığı avantajlardan yararlanmaları için bunların bu Kanunun öngördüğü şartları taşımaları gerekmektedir.1

1.2. KURULUŞ ŞARTLARI

Finansal kiralama şirketinin kurulmasına Kurulun en az beş üyesinin aynı yöndeki oyuyla alınacak kararla izin verilir (FFFKm.4). Anonim ortaklık şeklinde kurulabilen bu şirketlerin FFFK m.5'teki kuruluş şartlarını taşıması gerekmektedir. Buna göre;

  • Pay senetlerinin nakit karşılığı çıkarılması ve tamamının ''nama yazılı'' olması,
  • Ticaret unvanında "Finansal Kiralama Şirketi" ibaresi bulunması,
  • Finansal kiralama şirketinin, öngörülen faaliyet konularına ait iş planlarını, kuruluşun mali yapısı ile ilgili projeksiyonlarını, ilk üç yıl için bütçe planını ve yapısal örgütlenmesini gösteren bir faaliyet programını ibraz etmesi,
  • Şirketin, nakden ve her türlü muvazaadan ari olarak ödenmiş sermayesinin en az elli milyon Türk lirası olması
  • Kurucularının Kanunda belirtilen şartları haiz olması (Kurucularda aranan şartlar da Kanunun 6.maddesinde sayılmıştır.),
  • Ana sözleşmesinin bu Kanun hükümlerine uygun olması gerekmektedir.

Ayrıca FFFKm.13'e göre,

  • Şirketin yönetim kurulu, genel müdür dâhil üç kişiden az olamaz. Genel müdür, bulunmadığı hâllerde vekili, yönetim kurulunun doğal üyesidir.
  • Şirket genel müdürünün en az yedi yıl, genel müdür yardımcısının ise en az beş yıl olmak üzere işletmecilik veya finans alanında mesleki deneyime sahip olmaları ve ayrıca lisans düzeyinde öğrenim görmüş olmaları şarttır.

Kuruluş izni alan şirketlerin, BDDK'dan ayrıca faaliyet izni alması şarttır. Kurul tarafından verilen faaliyet izinleri Resmî Gazete 'de yayımlanır.(FFFK m.7) Şirketler faaliyet izni aldıkları tarihten itibaren bir ay içinde Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Birliğine üye olmak zorundadır.(FFFK m.40) Şirketlerin kuruluşunun yan sıra, yurt içinde veya yurt dışında şube açması Kurulun izne tabidir. Şirket her ne ad altında olursa olsun şube dışında teşkilatlanmaya gidemez ve acentelik veremez. (FFFK m.8)

Yabancı finansal kiralama şirketlerinin Türkiye'de faaliyette bulunabilmeleri ve Türkiye'deki kiracılarla leasing sözleşmesi yapmaları için mutlaka Türkiye'de şube açmaları gerekli değildir. Yurtdışında yerleşik finansal kiralama şirket, Türkiye'de şubesi olmasa da finansal kiralama sözleşmesi yapabilir. Türkiye'de Kurulu bir şirket veya yabancı bir şirketin Türkiye'deki şubesi, izin almadan kiralama faaliyetinde bulunamayacak; buna karın yabancı bir finansal kiralama şirketinin şube açmadan Türkiye'de faaliyette bulunması için izin gerekli olmayıp, Yabancı şirket Türkiye'deki kiracılarla sözleşme akdedebilir.2

1.3. FİNANSAL KİRALAMANIN ÇEŞİTLERİ

Sözleşmenin süresine ve konusunu oluşturan mallara göre, leasing sözleşmeleri ''faaliyet kiralaması'' ve ''finansal kiralama'' olmak üzere ikiye ayrılır. Faaliyet kiralamasının temel özelliği kısa süreli olmasıdır. Genellikle geçici mahiyetteki ihtiyaçların karşılanmasında kullanılan ve önceden belirli sürelere uymak kaydıyla feshedilebilen bir leasing türüdür. Kiracı ile kiralayan kuruluş arasında yapılan ve sözleşme konusu malın mülkiyetinin, her türlü riski, bakım ve giderleri kiralayanda kalmaktadır. Kiracının sorumluluğu ise sözleşme süresince taahhüt ettiği kiralama bedellerini ödemekle sınırlıdır. Sözleşme süresi, kiralama konusu malın ekonomik ömrünün tamamını kaplamadığından, sözleşmenin gerektirdiği kira ödemeleri toplamı, kiralama konusu malın maliyet bedelinin tümünü karşılayamaz. Kalan maliyet bedelinin, malın, sözleşme süresi sonundaki piyasa değeri ile ya da tekrar bir başkasına kiralanmak suretiyle karşılanması mümkündür.3 Faaliyet kiralaması yoluna uygulamada çoğunlukla ya inşaat sektöründeki büyük işletmelerce geçici işlerde kullanılacak araç ve gereçlerin kiralanmasında veya bilgisayar gibi hızlı gelişen teknolojiyi kullanan işletmelerce gelişen ve değişen teknolojiye uyum sağlanması amacıyla başvurulmaktadır.4

Finansal kiralama ise, uzun bir kiralama süresinin söz konusu olduğu finansal kiralamada, kiracı tarafından seçilen bir varlık, leasing şirketi tarafından satın alınır ve kiracıya kiralanır yani makine ve teçhizatın mülkiyet hakkının kanuni olarak kiralayanda kalmasına karşın, ekonomik açıdan kiralanan şey üzerindeki kontrolün kiracıya devredildiği bir kiralama türüdür. Bu sözleşmeyle, kiracıya nakdi kredi yerine işletmesi için ihtiyaç duyduğu malın teminine yönelik bir fon tesis edilmektedir.5 Faaliyet kiralamasında finansal kiralama sözleşmesine konu malın tüm riski kiralayan üzerinde kaldığı halde, finansal kiralama sözleşmelerinde risk, kiracıya geçmektedir.

Bu iki türün dışında kalan leasing uygulamaları da söz konusudur. Finansal kiralama ilişkisinde yer alan kişilerin sayısına göre, doğrudan ve dolaylı leasing olarak ikiye ayırmamız mümkündür. Doğrudan leasing işlemlerinde kiralayan ve kiracı olmak üzere sadece iki taraf söz konusudur. Kiralayan aynı zamanda sözleşme konusu malın üreticisi veya satıcısıdır ve malı kullanacak kişi yani kiracı ile doğrudan doğruya ilişkiye girerek, arada ayrıca bir kiralama şirketi olmadan leasing sözleşmesi yapmaktadır. Dolaylı leasing işlemlerinde ise üretici, finansal kiralama şirketi ve kiracı olmak üzere üç taraf söz konusu olmaktadır. Leasing şirketi malı üretici veya satıcıdan alır, kullanması ve yararlanması için zilyetliğini kiracıya bırakmaktadır. Kiralayan yani leasing şirketi, bir yandan satıcı veya üretici ile malın temin edilmesine, diğer yandan da kiracı ile bu malın kullanımının devrine yönelik birer sözleşme yapmaktadır. Dolaylı leasingde araya kiralama şirketinin girmesi, finansman kolaylığı sağlama amacına yöneliktir. Doğrudan leasingde amaç ise malın sürümünün artmasıdır.6

Leasingin diğer bir türü olan sat ve geri kirala (Sale and Lease Back) sözleşmesi, nakit sıkıntısı içinde olan işletmelerin, finansal yönden bir takım kolaylıklar sağlamak amacıyla, sahip oldukları varlıkları (arazi, bina, makine ve teçhizat gibi) bir leasing şirketine satmaları ve daha sonra aynı varlığı kiralamaları işlemidir.

Yatırım malları leasinginin konusunu üretime yönelik, iş makineleri, aletler gibi taşınır ve fabrika binası, depo gibi taşınmaz mallar oluşturmaktadır. Tüketim malları leasinginin konusunu ise televizyon, buzdolabı, otomobil gibi dayanıklı tüketim malları oluşturur. Bu tür leasing sözleşmelerinde, kiracı daima bir tüketicidir, kiralayan ise çoğunlukla bir satıcıdır.7

Alt finansal kiralama, aynı koşullarla malı bir başkasına kiralayabilme hakkı tanıyan finansal kiralama türlerindendir. Bu tür finansal kiralama işleminde kiralayan, kiralanan ekonomik değerin kullanım hakkını kiracıya devreder ve kiracı da aynı ekonomik değeri üçüncü bir kişiye aynı şartlarda devredebilir.8 Alt kiralama, Kanunun Zilyetliğin ve Kiracılık Sıfatının Devri başlıklı 26. Maddesinde tanımlanmıştır; '' Kiracı, kiracılık sıfatını veya sözleşmeden doğan hak veya yükümlülüklerini, kiralayandan yazılı izin almak kaydıyla devredebilir.''

1.4. FİNANSAL KİRALAMA SÖZLEŞMESİ

Leasing veya finansal kiralama çok çeşitli kullanım alanlarına sahip bir işlem olduğundan uygulamada karşılaşılan tüm tür ve şekillerini içine alacak bir tanımının yapılması zordur. Finansal kiralama tanımları içerisinde, en açık tanım olarak, Avrupa Leasing Birliği'nin tanımı alınabilir. Bu tanıma göre; "Finansal kiralama, belirli bir süre için kiralayan (lessor) ve kiracı (lessee) arasında imzalanan ve üreticiden kiracı tarafından seçilip, kiralayan tarafından satın alınan bir malın, mülkiyetini kiralayanda, kullanımını ise kiracıda bırakan bir sözleşme olup, malın kullanımı belirli bir kira ödemesi karşılığında kiracıya bırakılmaktadır.''

Kanun'un 18. Maddesinde finansal kiralama sözleşmesi; ''kiralayanın, kiracının talebi ve seçimi üzerine üçüncü bir kişiden veya bizzat kiracıdan satın aldığı veya başka suretle temin ettiği veya daha önce mülkiyetine geçirmiş bulunduğu bir malın zilyetliğini, her türlü faydayı sağlamak üzere kira bedeli karşılığında, kiracıya bırakmasını öngören sözleşme'' olarak tanımlanmıştır. Belirleyici özelliği, kira süresince malın hukuki mülkiyetinin finansal kiralama şirketinde kalması, kiralama konusu malın her türlü riskinin ve faydasının kiracıya ait olmasıdır.9

Sözleşmeye taşınır ve taşınmaz mallar konu olabilir. Bilgisayar yazılımlarının çoğaltılmış nüshaları hariç olmak üzere patent gibi fikrî ve sınai haklar bu sözleşmeye konu olamaz. Bütünleyici parça veya eklenti niteliklerine bakılmaksızın asli niteliğini koruyan her mal tek başına finansal kiralama sözleşmesinin konusu olabilir.(FFFK m. 19)

Finansal kiralama bedeli ve ödeme dönemleri taraflarca belirlenir. Sözleşmede açıkça belirtilmek kaydıyla sözleşme konusu mal henüz imal edilmemiş veya kiracıya teslim edilmemiş olsa dahi, sözleşme tarihinden başlamak üzere kira bedelleri tahsil edilebilir. Sözleşmede aksi belirtilmediği takdirde, sözleşme konusu malın sözleşme tarihinden itibaren iki yıl içinde kiracıya teslim edilmesi zorunludur.(FFFKm.20)

Finansal kiralama, bir finansal kiralama sözleşmesine dayalı olmak koşulu ile;

  • Yetkilendirilen kiralayan tarafından finansman sağlamaya yönelik olarak bir malın mülkiyetinin kira süresi sonunda kiracıya devredilmesini,
  • Kiracıya kira süresi sonunda malın rayiç bedelinden düşük bir bedelle satın alma hakkı tanınmasını,
  • Kiralama süresinin malın ekonomik ömrünün yüzde sekseninden daha büyük bir bölümünü kapsaması veya finansal kiralama sözleşmesine göre yapılacak kira ödemelerinin bugünkü değerinin toplamının malın rayiç bedelinin yüzde doksanından daha büyük bir değeri oluşturması hallerinden herhangi birini sağlamaktadır.10

Kiralayan, finansal kiralama bedelini ödemede temerrüde düşen kiracıya verdiği otuz günlük süre içinde de bu bedelin ödenmemesi hâlinde, sözleşmeyi feshedebilir. Ancak, sözleşmede, süre sonunda mülkiyetin kiracıya geçeceği kararlaştırılmış ise, bu süre altmış günden az olamaz. Süre sonunda mülkiyetin kiracıya geçeceğine ilişkin finansal kiralama sözleşmesinde, bir yıl içinde kira bedellerinin herhangi üçünü veya üst üste ikisinin ödenmemesi halinde sözleşme kiralayan tarafından feshedilir. (FFFK m.31)

2. FİNANSMAN ŞİRKETLERİ

2.1. GENEL OLARAK

Her türlü mal ve hizmet alımı amacıyla gerçek ve tüzel kişilere finansman sağlayan kredi kuruluşlarıdır. Daha geniş ifadeyle, Finansman şirketleri ya da Tüketici Finansman Şirketleri, bireysel ve kurumsal tüketicilere otomobilden iş ekipmanlarına, tıbbi malzemelerden ev araç gereçlerine kadar çok geniş bir yelpazede kredi kullandıran kurumlardır. Bu kurumların içerisinde faaliyet gösterdikleri Tüketici Finansman Sistemi, ürün ve/veya hizmetlerin bayilik kanalıyla kredilendirildiği, alınan ürün/hizmetin fatura ile beyan edildiği bir finansman sistemidir.11 Tüketici finansmanı şirketlerinin, tüketiciye kredi sağlayan diğer finans kurumlarından en büyük farkı; bayilik kanalıyla kredi vermesi ve tüm kredi işlemlerini satış noktasında tamamlamasıdır.12 Yani kredi almak isteyen kişi, edinmek istediği mal veya hizmeti bir kurumdan almakta ve kredi veren kuruma fatura beyanı yapmaktadır.

Müşteri, finansman şirketinin anlaşmalı olduğu satıcı aracılığıyla kredi başvurusunu gerçekleştirir. Kredi başvurusunun finansman şirketi tarafından onaylanması halinde, finansman tutarı, mal veya hizmetin teslim ve temini ile birlikte müşterilerin nam ve hesabına, doğrudan satıcıya ödenir. Kredi geri ödemeleri ise müşteriler tarafından bankalar aracılığı ile finansman şirketlerine yapılır.13

2.2. KURULUŞ ŞARTLARI

Finansman Şirketlerinin kuruluş şartları yukarıda sayılan finansal kiralama şirketlerinin kuruluş şartları ile aynı olmakla birlikte; bu sefer ticaret unvanında "Finansman Şirketi" ibaresinin bulunması gerekmektedir.

Kuruluş izni alan şirketlerin, BDDK'dan ayrıca faaliyet izni alması şarttır. Kurul tarafından verilen faaliyet izinleri Resmî Gazete 'de yayımlanır.(FFFK m.7) Şirketler faaliyet izni aldıkları tarihten itibaren bir ay içinde Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Birliğine üye olmak zorundadır.(FFFK m.40) Şirketin yurt içinde veya yurt dışında şube açması Kurumun iznine tabidir. Şirketler şube dışında başka teşkilatlanmaya gidemez ve acentelik veremez.(FFFK m.8)

2.3. FİNANSMAN SÖZLEŞMESİ

Finansman sözleşmesi Kanunda ''Her türlü mal veya hizmet alımının, malı veya hizmeti satın alan gerçek veya tüzel kişinin nam ve hesabına mal veya hizmetin teslim veya temini ile birlikte doğrudan satıcıya ödeme yapılması suretiyle kredilendirilmesini öngören sözleşme.'' olarak tanımlanmıştır. Söz konusu kredilendirmelerin geri ödemeleri, adına kredi açılanlar tarafından finansman şirketlerine yapılır.

Finansman şirketlerinin, kredilendirecekleri mal veya hizmetleri temin eden satıcılarla önceden yazılı şekilde genel bir sözleşme yapmaları zorunludur. (FFFK m.39/2) Finansman sözleşmesi, yazılı veya uzaktan iletişim araçlarının kullanılması suretiyle mesafeli olarak ya da mesafeli olsun olmasın Kurulun yazılı şeklin yerine geçebileceğini belirlediği ve bir bilişim veya elektronik haberleşme cihazı üzerinden gerçekleştirilecek ve müşteri kimliğinin doğrulanmasına imkân verecek yöntemler yoluyla kurulacak şekilde düzenlenir. Bu fıkranın uygulanmasına ilişkin usul ve esasları belirlemeye Kurul yetkilidir.(FFFK m.39/2)

3. DEĞİŞİKLİK KANUNU İLE 6361 SAYILI KANUNA EKLENEN TASARRUF FİNANSMAN ŞİRKETLERİ

3.1. GENEL OLARAK

Ülkemizde özellikle son yıllarda yaygınlaşan tasarrufa dayalı finansman sistemi, yaygın uygulama alanı ve azımsanmayacak işlem hacmine sahip olmasına karşın regüle edilmemiş bir sektör olarak karşımıza çıkmaktaydı. Özellikle, bu sisteme aktarılan fonların çok büyümesi, katılımcıların korunması ve finansmanı organize eden şirketlerin denetlenmesi gerekliliğini gündeme getirdi. Katılımcıların tasarruflarını bir araya getirerek, belli bir sıra içinde birbirlerinin konut ve motorlu taşıt alımlarını finanse etmeleri esasına dayanan tasarruf finansmanı, 7 Mart 2021 tarih ve 31416 sayılı Resmi Gazete 'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7292 sayılı Finansal Kiralama, Faktöring ve Finansman Şirketleri Kanunu İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile birlikte denetim ve gözetim altına alınmıştır.

Resmi Gazete 'de yayımlanarak yürürlüğe giren yasayla birlikte Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Kanunu'na, tasarruf finansman faaliyetine ilişkin yapı ve süreçlerin daha iyi anlaşılabilmesi için "organizasyon ücreti", "tahsisat", "tasarruf finansman faaliyeti" ile "tasarruf fon havuzu" gibi kavramlar eklendi. Buna göre "organizasyon ücreti", müşterilerin tasarruf finansman sözleşmesi kapsamında tasarruf finansman faaliyeti ve tasarruf fon havuzunun yönetimi karşılığında ödeyecekleri tutardır. "Tahsisat", tasarruf finansman sözleşmesi uyarınca, tahsisata hak kazanılmasına ilişkin koşulların yerine gelmesi şartıyla müşterinin tasarruf birikimlerinin ve sözleşme kapsamında taahhüt edilen finansman tutarının müşterinin, mirasçısının veya vekilinin konut, çatılı iş yeri veya taşıt edinmesi amacıyla satıcı konumundaki üçüncü kişilere hesaben ödenmesini ifade etmektedir. "Tasarruf finansman faaliyeti", bir sözleşme kapsamında önceden belirlenen koşulların gerçekleşmesi şartıyla konut, çatılı iş yeri veya taşıtın edinimi için faizsiz finansman esaslarına göre belirli bir süre tasarruf edilmesi, müşterilere finansman kullandırılması ve toplanan tasarrufların yönetimini içermektedir. "Tasarruf fon havuzu" ise belirli bir dönemde tasarruf finansman şirketi nezdindeki birikmiş tasarruflar ve finansman geri ödemelerinden oluşan tutarlar toplamından, tahsisat olarak verilmiş tutarlar ile tasarruf geri ödemelerinin düşülmesinden sonra kalan tutarı ifade etmektedir.

Tasarruf finansman faaliyeti, günümüzde Almanya ve Fransa başta olmak üzere dünyanın birçok ülkesinde yaygın şekilde uygulanmaktadır. Finansman elde etme hakkının bir tasarruf dönemine bağlı olması bu faaliyeti diğer finansman ürünlerinden ayıran en temel özelliktir. Bu şekilde sistemdeki müşterilerin bir kısmı tasarruf sağlarken diğer bir kısmı finansman elde etmektedir. Dolayısıyla bu uygulamada temel olarak müşteriler birbirlerini finanse etmektedir. Şirket ise bu işlemlerin organizasyonunu ve tasarruf havuzunda biriken fonun yönetimini gerçekleştirmektedir. Tüm gerçek ve tüzel kişiler yalnızca yurt içinde tescil edilmiş konut, çatılı iş yeri veya taşıt alımlarını finanse etmek üzere tasarruf finansman şirketlerinden bu hizmeti satın alabilirler.

Tasarruf finansman şirketleri, tasarruf faaliyetleri ve tasarruf finansman sözleşmeleri ile ilgili yeni düzenlemeler başlıca aşağıdaki gibidir:

Kanun'un 5. maddesinde yapılan değişiklikler ile tasarrufa dayalı faizsiz finansman hizmeti veren tasarruf finansman şirketleri için ticaret unvanlarında "Tasarruf Finansman Şirketi" ibaresini kullanma şartı getirilmiştir.

Tasarruf finansmanı faaliyetinde bulunacak kuruluşların nakden ve her türlü muvazaadan ari olarak ödenmiş sermayelerinin Kanunun 5'inci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi uyarınca en az yüz milyon TL olması şarttır. Kanunun lafzından da anlaşılacağı gibi tasarruf finansmanı faaliyetinde bulunacak şirketlerin ödenmiş sermayeleri her türlü muvazaadan ari olarak nakden ödenmiş olması gerekmektedir. Dolayısıyla tasarruf finansman şirketlerinde nakit dışında gayrimenkul veya menkul bir varlık ödenmiş sermaye olarak dikkate alınmayacaktır. Tasarruf finansman şirketleri bakımından Kanun'a tabi diğer şirketler olan finansal kiralama, finansman ve faktoring şirketlerinden daha yüksek bir asgari sermaye öngörülmüştür. Bu uygulama, müşterilerden fon toplayarak faaliyet gösteren tasarruf finansman şirketleri bakımından müşteri menfaatlerini korumayı amaçlamaktadır.

İntibak sürecinde olan şirketler için ise söz konusu tutar, başvuru tarihinden itibaren altı aylık süre içerisinde tamamlanmalıdır. Bu süre şirket bazında Kurul tarafından 6 ayı geçmemek üzere en fazla bir kez daha uzatılabilmektedir.

Tasarruf finansman şirketlerinin yapamayacağı iş ve işlemler düzenlenmiştir. Tasarruf finansman şirketlerinin fon toplaması, faktoring, finansal kiralama ve finansman şirketleri için getirilmiş bulunan para toplama yasağına tabi olmayacak (FFFK m. 9/1-ç). Tasarruf finansman şirketleri yalnızca konut, çatılı iş yeri veya taşıt ediniminden doğan borçları finanse edebilecek, tasarruf finansman sözleşmeleri dışında finansman sağlayamayacak, üçüncü taraflara borç veremeyecek ve ortaklık payı edinemeyecek. (FFFK m. 9/5) Tasarruf finansman şirketleri ayrıca banka izlenimi yaratacak ifade ve deyimleri ve katılım ifadesini kullanamayacak. (FFFK m. 9/5)Bu hüküm ile özellikle katılım bankacılığı sektöründe faaliyet gösterildiği izleniminin yaratılmaması amaçlanmaktadır.

Kanun'un 12. maddesi uyarınca, tasarruf finansman şirketlerinin birleşme, devir, bölünme ve iradi tasfiyeleri Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu'nun denetimine ve Kurul'un iznine bağlıdır. Finansman şirketlerinin birleşme, devir, bölünme ve tasfiye işlemlerinde ilgili işlemlerin Kanun'un m.12/3 hükmünde belirlenen usul ve esaslara göre yapılması gerektiği belirtilmiştir.

Kanun, koruyucu düzenlemeler de getirmiştir. Şirketlerin aktif kalitesinin ve gelir-gider dengesinin bozulması dolayısıyla öz kaynaklarının faaliyetlerin emin şekilde yürütülmesine engel olacak şekilde bozulması ya da şirket yönetimlerinin basiretsizliği nedeniyle maruz kalınan risklerin önemli ölçüde artması veya mali bünyeyi zayıflatabilecek şekilde yoğunlaşması hallerinden birinin BDDK'ce tespit edilmesi halinde şirketten ilave tedbirler alması istenebilecek (FFFK m.15/4). Ayrıca, tasarruf finansman şirketlerinin, tasfiyeleri halinde toplanan fonların iadesini temin etmek adına ayrı bir hesapta belirli bir oranda zorunlu birikim yapmaları gerekmektedir ( FFFK m. 15/5).

Şirketler müşterileri veya müşteri gruplarının her biri için ayrı bir tasarruf ve finansman planı düzenleyerek likiditelerini yönetmek zorundadır. Buna göre, likidite düzeyinin sürdürülememesi, sürdürülemeyeceğinin anlaşılması, likidite hesaplamasının güvenilir şekilde gerçekleştirilememesi, kasıtlı olarak likiditenin yanlış hesaplanması, BDDK'ce alınması istenen tedbirlerin verilen sürede alınmaması, bu tedbirler kısmen veya tamamen alınmasına rağmen mali bünyenin güçlendirilmesine imkan bulunmadığının veya bu tedbirler alınsa dahi mali bünyenin güçlendirilemeyeceğinin tespiti halinde BDDK, en az 5 üyesinin aynı yöndeki oyuyla alınan kararla şirketin faaliyet iznini kaldırmaya ve tasfiyesine karar vermeye yetkili olacak. (FFFK m.50/A) Bu madde ile diğer şirketlerden farklı olarak tasarruf finansman şirketlerine münhasır bir tasfiye rejimi öngörülmüştür.

İzinsiz tasarruf finansmanı faaliyetinde bulunan kişiler iki yıldan beş yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılacak. Ayrıca izinsiz faaliyette bulunan Kanun'a tabi şirketler hakkında BDDK tasfiye kararı verebilecek. (FFFK m.46/1)

3.2. TASARRUF FİNANSMAN SÖZLEŞMESİ

Kanun Değişikliği ile tasarruf finansman sözleşmesi Kanun kapsamında düzenlenmiştir. Buna göre tasarruf finansman sözleşmesi; belirli bir tasarruf tutarı ve dönemine bağlı olarak önceden belirlenmiş koşulların gerçekleşmesi şartıyla konut, çatılı iş yeri veya taşıt edinimi için müşteriye finansman kullanma hakkı veren, şirkete ise müşteriye ait birikmiş tasarruf tutarını yönetme, geri ödeme ve finansman kullandırma yükümlülüğü ile organizasyon ücreti alma hakkı veren, faizsiz finansman esaslarına göre düzenlenen sözleşme olarak tanımlanmıştır. (FFFK m.39/A) Buna göre; tasarruf finansman sözleşmelerine yalnızca konut, çatılı işyeri veya taşıt edinimi amacıyla tasarruf yapılması ve finansman sağlanması konu edilebilir.

Tasarruf finansman sözleşmeleri genel olarak; tutar, vade, organizasyon ücreti, gelir, maliyet ve masraflar, konut, dönem ve koşulları, iade süre ve şartları, temerrüt, cayma hakkının kullanımı, sözleşmenin sona ermesi, fesih, mirasçılara intikal, üçüncü taraflara devir, tarafların hak ve yükümlülüklerine ilişkin hükümler içermelidir.

Tasarruf finansman şirketi, sözleşmenin kurulmasından en az bir gün önce, sözleşmede yer alması gereken asgari hususları içeren bir ön bilgilendirme formunu müşteriye iletmekle yükümlüdür(Yön 16/5).14 Ön bilgilendirme formunun hazırlanmasındaki amaç, şirketten hizmet alacak müşterinin imza edeceği sözleşmenin kendisi için uygunluğu hakkında yeterli kanaate ulaşabilmesidir.

Tasarruf Finansman Sözleşmesi yazılı veya uzaktan iletişim araçlarının kullanılması suretiyle mesafeli olarak ya da mesafeli olsun olmasın BDDK'nın yazılı şeklin yerine geçebileceğini belirlediği ve bir bilişim veya elektronik haberleşme cihazı üzerinden gerçekleştirilecek ve müşteri kimliğinin doğrulanmasına imkân verecek yöntemler yoluyla kurulacak şekilde düzenlenebilecektir.(FFFK m. 39/A-2)

3.2.1. CAYMA HAKKI VE FESİH

Kanun, müşteriye tanınan cayma ve fesih haklarını ayrıntılı olarak düzenlemektedir. Müşteri, tasarruf finansman sözleşmesi imzalanmasını takip eden on dört gün içinde herhangi bir gerekçe göstermeksizin ve cezai şart ödemeksizin sözleşmeden cayma hakkına sahiptir. Söz konusu cayma hakkının kullanılması halinde tasarruf finansman şirketi, organizasyon ücreti dâhil, müşteriden aldığı tutarın tamamını cayma kararının bildirilmesinden itibaren on dört gün içinde iade etmekle yükümlüdür. (FFFK m. 39/A-3)

Cayma hakkı sözleşme imzalandıktan sonra on dört gün içinde herhangi bir gerekçe göstermeksizin kullanılabilirken, fesih hakkı için bu husus farklılık arz etmektedir. Şöyle ki; müşteri, tasarruf finansman sözleşmesinin tasarruf dönemi bitimine kadar sözleşmede fesih hakkına sahiptir. Tasarruf finansman şirketi, müşterinin sözleşmede fesih hakkını kullanması hâlinde organizasyon ücreti bedeli dışında kalan toplam birikim tutarını Kurulca belirlenecek süre içerisinde müşteriye iade etmekle yükümlüdür. Diğer taraftan müşterinin talebi ile tahsisat ileriki bir tarihe ertelenebilir, erteleme hâlinde müşterinin sözleşmedeki hak ve yükümlülükleri saklı kalır. Tasarruf finansman sözleşmeleri, müşterinin sözleşme kapsamındaki yükümlülüklerini yerine getirmemesi durumu haricinde, şirket tarafından tek taraflı olarak feshedilemez. (FFFK m. 39/A-4)

Cayma veya fesih hakkını kullanan müşterilerin yatırdığı tasarrufların geri ödenmesini sağlamak üzere veya geri ödenmemesi durumunda mevzuatın öngördüğü koruyucu hüküm niteliğinde olan Yönetmelik taslağının Müşteri Hakları başlıklı 17. maddesi hazırlanmıştır. Buna göre, olağan şekilde faaliyetini sürdüren bir tasarruf finansman şirketinde müşterinin cayma hakkını kullanılması durumunda organizasyon ücreti de dâhil olmak üzere yaptığı tüm ödemeler hiçbir kesinti olmaksızın, cayma talebini takip eden on dört gün içinde müşteriye iade edilir. Sözleşmenin feshi hakkının kullanılması durumunda ise müşterilerden tahsil edilen tasarruflar fesih talebini takip eden Kurulca belirlenecek süre içerisinde müşteriye ödenir.

Bu sürelere uyum sağlanmadığı durumda ise tasarrufların çekilmesinin engellenmesine ilişkin adli cezalar (FFFK m. 49/a) da dâhil olmak üzere şirkete verilecek idari para cezaları ve işlemin gereğini yerine getirmesi yönünde talimat verilmesi şeklinde yaptırımlar uygulanacaktır.

Müşteri, sözleşme kapsamında kendisi için öngörülen tasarruf ödemelerini geciktirdiği veya ödemediği durumda, şirket tasarruf finansman sözleşmesinde yer alan hükümlere göre; müşterinin finansman ödemesini (tahsisat) öteleyebilir veya sözleşmeyi sözleşmede belirlenen esaslar çerçevesinde tek taraflı olarak feshedebilir. Tasarruf finansman sözleşmeleri, müşterinin sözleşme kapsamındaki yükümlülüklerini yerine getirmemesi durumu haricinde, şirket tarafından tek taraflı olarak feshedilemez. .(FFK m.39/A - 4)

Tasarruf finansman sözleşmesi ve tasarruf finansman faaliyetine aykırılık durumunda ilgililer idari para cezasına tabi olacak. Ayrıca, müşterinin tasarruf finansman sözleşmesindeki cayma/fesih haklarını kullanması halinde birikimlerinin iade edilmesini engelleyen kişiler altı aydan iki yıla kadar hapis ve beş yüz güne kadar adli para cezası ile cezalandırılacak.(FFK m.49/A)

3.3. MÜŞTERİ HAKLARI

Müşteri hakları MADDE 17 –

  1. Sözleşmenin tahsisattan önce sona ermesi halinde, sekizinci fıkra uyarınca belirlenen geri ödeme süreleri saklı kalmak kaydıyla, müşterilerin şirket nezdindeki tasarruflarını geri alma hakları hiçbir suretle sınırlandırılamaz.
  2. Şirketlerin müşterilerini tasarruf finansman sisteminin işleyişi, tasarruf finansman sözleşmelerinde yer alan hükümler, cayma ve fesih hakları konusunda etkin bir şekilde bilgilendirmesi esastır.
  3. Grup müşterilerinin tahsisat tarihleri, grup için öngörülen toplam ay sayısı üzerinden yapılan çekilişe göre belirlenir. Grubun ay sayısı ile müşteri sayısının eşit olması zorunlu değildir. Çekilişli gruplarda, grubun toplam tasarruf ay sayısının asgari yüzde kırkı kadar sözleşme ilişkisi kurulmuş müşteri bulunması zorunludur. Bu oranı henüz karşılamayan gruplarda tasarruf dönemi başlatılamaz, müşterilerden tasarruf ödemesi ve organizasyon ücreti alınamaz. Cayma veya fesih hakkının kullanımı dolayısıyla müşteri sayısı bu oranın altına düşen gruplarda şirket kendi özkaynaklarını kullanarak asgari müşteri sayısını tamamlar. Kurul, bu fıkrada yer alan oran ve sınırlamaları değiştirmeye veya bu konuda ilave sınırlamalar getirmeye yetkilidir.
  4. Şirket, verilen hizmetlerden kaynaklanan sorulara cevap verecek bir sistem kurmakla ve bu hizmetle ilgili olarak müşterilerini bilgilendirmekle yükümlüdür.
  5. Şirket, taraflar arasında kurulan sözleşmenin bir örneğini müşterilerine teslim etmek zorundadır. Talepleri hâlinde müşteri ile yapılan işlemlere ilişkin her türlü belgenin örneği, ücret talep etmeksizin müşterilere verilir.
  6. Şirketler, tasarruf finansman faaliyetleri kapsamında yeni müşteri kazanımı amacıyla mevcut müşterilerine yönelik tasarruf fon havuzu kaynaklarından teşvik edici herhangi bir uygulamada bulunamazlar.
  7. Tasarruf dönemine ilişkin olarak, sözleşme kapsamında müşteriden ipotek, rehin veya senet gibi teminatlar alınamaz, organizasyon ücreti dışında müşteriyi ödeme yükümlülüğü altına sokacak herhangi bir işlem yapılamaz.
  8. Müşterinin, Kanunun 39/A maddesinin üçüncü fıkrasında yer alan sözleşmeden cayma hakkını kullanması durumunda organizasyon ücreti de dâhil hiçbir kesinti yapılmaksızın yaptığı tüm ödemeler cayma kararının şirkete bildirilmesinden itibaren on dört gün içinde müşteriye iade edilir. Müşterinin sözleşmede fesih hakkını kullanması durumunda tasarrufunun ve varsa tahakkuk etmiş getirisinin iadesi, iade talep tarihinden itibaren azami altı ay içerisinde müşterinin göstereceği kendi adına açılmış banka hesabına defaten yapılır.


3.4. İLK DEFA TASARRUF FİNANSMAN FAALİYETİNDE BULUNMAK ÜZERE YENİ BAŞVURU YAPACAK ŞİRKETLER İÇİN KURULUŞ ŞARTLARI

Tasarruf finansman şirketlerinin kuruluş şartları yukarıda sayılan şirketlerin kuruluş şartları ile aynı olmakla birlikte onlardan şu önlerden ayrılmaktadır;

  • Ticaret unvanında "Finansman Şirketi" ibaresinin bulunması gerekmektedir.
  • Tasarruf finansmanı faaliyetinde bulunacak kuruluşların nakden ve her türlü muvazaadan ari olarak ödenmiş sermayelerinin Kanunun 5'inci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi uyarınca en az yüz milyon TL olması gerekmektedir. Bu özellikli haller dışında Kanun'a tabi diğer şirketleri için öngörülen kuruluş şartları geçerli olacaktır.

Bu çerçevede, tasarruf finansmanı faaliyetinde bulunmak isteyen şirketlerin Kanun kapsamında önce kuruluş izni, akabinde de faaliyet izni alması gerekmektedir. Kurul tarafından verilen faaliyet izinleri Resmî Gazete 'de yayımlanır.(FFFK m.7) Şirketler faaliyet izni aldıkları tarihten itibaren bir ay içinde Finansal Kurumlar Birliği' ne üye olmak zorundadır. (FFFK m.40) Şirketin yurt içinde veya yurt dışında şube açması Kurumun iznine tabidir. Şirketler şube dışında başka teşkilatlanmaya gidemez ve acentelik veremez(FFFK m.8).

3.5. HÂLİHAZIRDA FAALİYET GÖSTEREN ŞİRKETLER İÇİN İNTİBAK VE İRADİ TASFİYE SÜRECİ

Kanun'a tasarruf finansman şirketlerinin intibak sürecine ilişkin geçici madde eklendi. Buna göre, hâlihazırda tasarruf finansman faaliyeti yürüten tüm kişi ve kuruluşların; değişikliklerin yürürlük tarihinden itibaren bir ay içinde BDDK'ya başvuruda bulunma zorunluluğu getirmiştir (FFFK Geçici Md. 7). Değişiklik Kanunun Resmî Gazete 'de yayımlandığı tarih 07.03.2021 olduğundan söz konusu şirketler bir ay içinde yani 07.04.2021 tarihine kadar Kanun hükümlerine intibak etmek veya tasfiye olmak üzere BDDK'ya başvuruda bulunmalıdırlar. Bu maddede belirtilen bir aylık süre içinde BDDK'ya başvurmadan faaliyetlerine devam eden şirketler hakkında izinsiz faaliyette bulunmaya ilişkin hükümler uygulanacaktır (FFFK Geçici Md. 7). Hâlihazırda tasarruf finansman faaliyetinde bulunan şirketlerin Kanun Teklifi yürürlüğü girdikten sonra intibak aşamalarını takip etmeleri herhangi bir idari veya cezai yaptırıma maruz kalmamaları için büyük önem arz etmektedir.

Buna ek olarak, BDDK'ya yapacakları başvuru sırasında durumlarını en geç altı ay içinde Kanun hükümlerine uygun hale getirme veya müşteri hak ve menfaatlerini zarara uğratmadan tasfiye olacaklarına dair bir plan sunma ve planın uygun görülmesi halinde gereken işlemleri belirlenen sürelerde yapma zorunluluğu getirilmiştir (FFFK Geçici Md. 7). Belirtilen bu altı aylık süre, Kanun hükümlerine uyum sağlanmasına ilişkin intibak sürecinde olan şirket tarafından ilave bir plan sunulması ve söz konusu planın Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulunca uygun görülmesi hâlinde altı ayı geçmemek üzere şirket bazında uzatılabilecektir. Söz konusu süre uzatımına, Kurulca uygun görülmesi halinde asgari ödenmiş sermaye şartı da dâhildir. Ayrıca Kurul, Kanun'un 5'inci maddenin birinci fıkrasının (e) bendi (asgari sermaye şartı) dışındaki mevzuat hükümlerine uyum için intibak süresini altışar ayı geçmemek üzere iki defa daha uzatmaya yetkilidir (FFFK Geçici Md. 7/3).

Halihazırda tasarruf finansman faaliyeti yürütenler, iradi tasfiye yürüteceklerine ilişkin Kuruma başvuruda bulunarak müşteri hak ve menfaatlerini zarara uğratmadan tasfiye olacaklarına dair bir plan sunmak ve planın uygun görülmesi hâlinde gereken işlemleri planda belirlenen süreler içerisinde yerine getirmek zorundadır. Buna göre, hâlihazırda faaliyet gösteren ve iradi tasfiye talebinde bulunacak şirketlerin iradi tasfiyeleri, Kurulun iznine tabi olup şirketin faaliyetlerine son vermesi ve iradi tasfiyesi için konuya ilişkin yönetim kurulu kararı ile birlikte Kuruma başvurması gerekir (Yön.10). Tasfiye kararı verildikten sonra en geç on beş gün içinde tasfiye işlemlerine başlanır. (Yön10/2) Bu maddeye göre tasfiye olacak şirketlerin, müşterilerine ilişkin yükümlülüklerini yerine getirebileceğine dair bir tasfiye planını Kuruma sunması zorunludur. İradi tasfiye planında şirketin tahsisat ödemeleri başta olmak üzere yükümlülüklerini yerine getirmesini engelleyecek işlemlere izin verilmez. (Yön10/3)

İzin tarihinden itibaren üç ay içinde şirket tarafından tasfiye kararı alınmadığı takdirde verilen izin geçersiz olur, yeniden izin alınmadan faaliyetin sona erdirilmesine ve tasfiye işlemlerine devam olunamaz. Tasfiye kararı verildikten sonra en geç on beş gün içinde tasfiye işlemlerine başlanır. (Yön 10/2)

Tasarruf finansman şirketleri iradi tasfiye izni almalarını müteakip, durumlarını Türkiye çapında basımı ve dağıtımı yapılan en az iki gazete ile ilân ve şirket müşterileri ile diğer alacaklılarına veya bu durumda sayılabilecek kişi ve kurumlara tebliğ ederler.(Yön10/4)

Şirketlerin tasfiyesi, yükümlülüklerinin yerine getirilmesi ve alacaklarının tahsili bizzat şirket tarafından yapılarak gerçekleştirilir. Bu durumdaki şirketler, vadelerine göre varlık ve yükümlülükleri sona erene kadar faaliyetine devam eder, ancak tasfiye izni verilmesinden sonra yeni müşteri edinemez ve yükümlülüklerini yerine getirmesini engelleyecek hiçbir yeni taahhüt altına giremez.(Yön 10/5)

Bu madde hükümlerine göre gerçekleştirilen tasfiye işlemlerinin, üçüncü fıkra uyarınca sunulan plana göre gerçekleştirilmediğinin veya tasfiye sürecinin herhangi bir aşamasında, sunulan planın müşterilere ilişkin yükümlülüklerin yerine getirilmesi için yeterli olmadığının veya tasfiye sürecinin herhangi bir sebepten dolayı müşterilerin hak ve menfaatlerinin zarara uğratılmasına neden olduğunun tespit edilmesi halinde Kurulca iradi tasfiye izninin iptal edilmesini müteakip tasfiye işlemleri Kanunun 50/A maddesi kapsamında yürütülür(yön. 10/6).

Kanun'un Geçici 7'nci maddesi kapsamında Kuruma başvuracak şirketlerin verecekleri dilekçe ile birlikte noter onaylı olarak;

  • İntibak veya iradi tasfiye planını,
  • Bilgi formunu,
  • Tasarruf finansman faaliyetinde bulunduklarına dair beyanı,
  • Sürecin tamamlanacağına ilişkin yönetim kurulu taahhüdünü,
  • Ortaklara ait beyanname ve taahhütleri,
  • Üst düzey yöneticilerine ait beyannameyi,
  • Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu tarafından kamu yararını ilgilendiren kuruluşların denetimi ile yetkilendirilmiş bir bağımsız denetim kuruluşu ile yapılan bağımsız denetim sözleşmesini,
  • İntibak için başvuran şirketler için ayrıca, Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketlerinin Bilgi Sistemlerinin Yönetimine ve Denetimine İlişkin Tebliğ kapsamında şirketin bağımsız denetim kuruluşlarınca yapılacak yerinde incelemesi neticesinde hazırlanacak rapora ilişkin bağımsız denetim sözleşmesini Kuruma sunmaları gerekmektedir.


Halihazırda tasarruf finansman faaliyeti gösteren, ancak Kanunun Resmî Gazete 'de yayımlandığı 07.03.2021 tarihinden itibaren bir ay içerisinde Kuruma intibak veya iradi tasfiye başvuru yapmamış olanlar hakkında Kanun'un 46'ncı maddesi hükümleri uyarınca izinsiz faaliyette bulunmak suçundan adli işlem uygulanma talebiyle ilgili Cumhuriyet Başsavcılığına başvuruda bulunulacaktır. Ayrıca, izinsiz tasarruf finansman faaliyetinde bulunan şirketler hakkında Kurul, Kanun'un 50/A maddesinin birinci fıkrası kapsamında tasfiye kararı verebilir.

Bununla birlikte tasfiye sürecine giren şirketlerde de bu süreçte müşteri hak ve menfaatlerine aykırı iş ve işlemlerin önlenmesine yönelik olarak gerekli durumlarda tasfiyenin Kanunun 50/A maddesi kapsamında Kurulun atayacağı tasfiye komisyonu tarafından yerine getirilmesine karar verilebilecektir. Buna karşılık müşterilerin tasarruf finansman şirketleri nezdindeki tasarrufları, herhangi kamusal bir sigorta mekanizması kapsamına alınmamıştır.

4. FAKTORİNG ŞİRKETLERİ

4.1. GENEL OLARAK

Günümüzde faktoring ticari hayatın vazgeçilmez kurumlarından biri olmuştur. Faktoring finansal enstrümanlardan biri olarak otuz yıla yakındır, Türk ekonomisinin hukuki ve bilimsel sahasının önemli bir parçasını oluşturmuştur. Gerçekten de faktoring Türkiye için Avrupa'ya kıyasla kısa sayılabilecek bir zaman içerisinde önemli bir gelişme kat etmiş, işlem miktarı ve işlem hacmi bazında dünya ülkeleri arasında iddialı duruma gelmiştir.

Faktoring kısaca, mal ve hizmet satışlarından doğan vadeli alacakların temlik yoluyla bir faktoring kuruluşuna devredilmesi ve bu alacakların faktoring kuruluşu tarafından yönetilmesidir. Bu faktoring işlemi; faktoring şirketi, ticari borçlular (alıcılar) ve mal satan veya hizmet arz eden bir ticari işletme (satıcı) arasında gerçekleştirilir.15 Böylece, alacaklarını faktoring kanalıyla daha erken tahsil ederek yeni hizmet ve ürünleri üretmek için zaman kazanabilir

4.2. KURULUŞ ŞARTI

Finansman Şirketlerinin kuruluş şartları yukarıda sayılan finansal kiralama şirketlerinin kuruluş şartları ile aynı olmakla birlikte; bu sefer ticaret unvanında "Faktoring Şirketi" ibaresinin bulunması gerekmektedir.

Kuruluş izni alan şirketlerin, BDDK'dan ayrıca faaliyet izni alması şarttır. Kurul tarafından verilen faaliyet izinleri Resmî Gazete 'de yayımlanır.(FFFK m.7) Şirketler faaliyet izni aldıkları tarihten itibaren bir ay içinde Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Birliğine üye olmak zorundadır.(FFFK m.40) Şirketin yurt içinde veya yurt dışında şube açması Kurumun iznine tabidir. Şirketler şube dışında başka teşkilatlanmaya gidemez ve acentelik veremez.(FFFK m.8)

4.3. FAKTORİNG SÖZLEŞMELERİ

Faktoring sözleşmesi Kanunun 38.maddesinde; ''Faktoring sözleşmesi; mal veya hizmet satışından doğmuş fatura ile tevsik edilen alacaklar ile Kurulca belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde tevsik edilebilen mal veya hizmet satışına bağlı doğacak alacakları devir almak suretiyle, faktöring şirketinin müşterisine sağladığı tahsilat, borçlu ve müşteri hesaplarının tutulmasının yanı sıra finansman veya faktoring garantisi fonksiyonlarından herhangi birini ya da tümünü içeren sözleşme.'' Olarak tanımlanmıştır.

Faktoring sözleşmesi, yazılı veya uzaktan iletişim araçlarının kullanılması suretiyle mesafeli olarak ya da mesafeli olsun olmasın Kurulun yazılı şeklin yerine geçebileceğini belirlediği ve bir bilişim veya elektronik haberleşme cihazı üzerinden gerçekleştirilecek ve müşteri kimliğinin doğrulanmasına imkân verecek yöntemler yoluyla kurulacak şekilde düzenlenir. Bu fıkranın uygulanmasına ilişkin usul ve esasları belirlemeye Kurul yetkilidir.(FFFK m.38/2)

5. DEĞİŞİKLİK KANUNU İLE GETİRİLEN DİĞER DEĞİŞİKLİKLER

7 Mart 2021 tarih ve 31416 sayılı Resmi Gazete 'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7292 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Kanunu İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile tasarruf finansman şirketlerinin mevzuat kapsamına alınmıştır. Tasarruf finansman şirketleri ve bu şirketler hakkında getirilen düzenlemelerden yukarıda bahsedilmiştir. Bu düzenlemelerin yanı sıra;

  • Kanun Değişikliği ile tasarruf finansman şirketleri ve bu şirketlerin faaliyetleri Kanun kapsamına alındığından Kanunun adı ''Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman ve Tasarruf Finansman Şirketleri'' Kanunu olarak değiştirilmiştir.
  • Kanun Değişikliği öncesinde faktoring şirketlerinin nakden ve her türlü muvazaadan ari olarak ödenmiş sermayesinin en az elli milyon Türk Lirası olması ve diğer şirketler için ise bu tutarın yirmi milyon Türk Lirası olması gerekliydi. Kanun Değişikliği ile bu tutar faizsiz finansman esaslarına göre faaliyet gösterecek olan tasarruf finansman şirketleri için yüz milyon Türk Lirası olarak ve Kanun kapsamında yer alan diğer tüm şirketler için ise elli milyon Türk Lirası olarak belirlenmiştir.
  • Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Birliği artık ''Finansal Kurumlar Birliği'' ismini almıştır.
  • Kanun Değişikliği öncesinde Kanun kapsamında yer verilen şirketler için kuruluş şartlarından birisi de kurucu ortak sayısının beşten az olmamasıydı. Ancak Kanun Değişikliği ile bu zorunluluk ortadan kaldırılmış, ortak sayısı bakımından asgari düzenlemeden vazgeçilmiştir. Bu değişikliğe paralel olarak ortak sayısının beşin altına düşmesine yol açan pay devirlerinin pay defterine kaydolunamayacağına ilişkin hüküm de yürürlükten kaldırılmıştır.
  • Finansal kiralama şirketleri, faktoring ve finansman şirketleri ile tasarruf finansman şirketleri, varlık yönetim şirketleri ve BDDK denetimine tabi kuruluşlardan uygun görülenler Finansal Kurumlar Birliği'ne üye olmak zorundadır.
  • Değişiklik Kanunu, tasarruf finansman şirketleri için ayrık bir birleşme, devir, bölünme ve tasfiye rejimi öngörmektedir.(FKKK m.12/3)

SONUÇ

7 Mart 2021 tarihli ve 31416 sayılı Resmi Gazete 'de, Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun yayımlanmıştır. 6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Kanunu'nda kapsamlı değişiklikler yapılmış, tasarruf finansman şirketleri Kanun kapsamına alınmış ve Kanunun adı Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman ve Tasarruf Finansman Şirketleri Kanunu olarak değiştirilmiştir.

Ülkemizde özellikle son yıllarda yaygınlaşan tasarrufa dayalı finansman sistemi, yaygın uygulama alanı ve azımsanmayacak işlem hacmine sahip olmasına karşın regüle edilmemiş bir sektör olarak karşımıza çıkmaktaydı. Değişiklik Kanunu ile tasarruf finansman sistemi düzenlenmiş ve denetim altına alınmıştır. Böylece, bugüne kadar düzenleyici ve denetleyici bir otoritenin gözetimine tabi olmadan finansal aracılık faaliyetinde bulunan şirketler mevzuatın öngördüğü şekilde kurulabilecek ve faaliyet gösterebilecektir. Bu sayede müşterilerin hak ve menfaatlerinin güvence altına alınması ve finansal piyasalarda güvenilirliğin temin edilmesi hedeflenmektedir. Buna ek olarak tasarruf şirketleri bakımından intibak süresi olan 7.4.2021 tarihine dikkat edilmelidir.

KAYNAKÇA

KIRMIZITAŞ,T. '' 6361 Sayılı Finansal Kiralama, Faktoring Ve Finansman Şirketleri Kanunu'na Göre Finansal Kiralama Sözleşmesi'' Ankara, Yetkin Yayınları, 2017

OY, O. ve BİÇİCİ,O. ''Finansal Kiralama (Leasing) Leasing Ve Kira Alacaklarının Takip Yolları'' İstanbul, Beta Yayıncılık, 2015

TİRYAKİ, B. '' Leasing İşlemleri İle İlgili Avrupa Birliği Mevzuatının Türk Hukuku Bakımından Değerlendirilmesi'' Gazi Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi c. 10, s.1, 2006

MALİYE BAKANLIĞI MALİ SUÇLARI ARAŞTIRMA KURULU BAŞKANLIĞI, '' Finansal Kiralama- Finansman Faktoring Ve Varlık Yönetim Şirketleri'' Sektör Araştırma Raporu, Ankara, 2020

ERCAN,T. ''6361 Sayılı Finansal Kiralama, Faktoring Şirketleri Kanunu İle Neler Değişti?'',Ankara, Seçkin Yayıncılık, 2013

Footnotes

1. KIRMIZITAŞ,T. '' 6361 Sayılı Finansal Kiralama, Faktoring Ve Finansman Şirketleri Kanunu'na Göre Finansal Kiralama Sözleşmesi'', ss.30

2. OY, O. ve BİÇİCİ, O. ''Finansal Kiralama (Leasing) Leasing Ve Kira Alacaklarının Takip Yolları'' ss.6-7

3. TİRYAKİ, B. '' Leasing İşlemleri İle İlgili Avrupa Birliği Mevzuatının Türk Hukuku Bakımından Değerlendirilmesi''234-235

4. KIRMIZITAŞ, T. '' 6361 Sayılı Finansal Kiralama, Faktoring Ve Finansman Şirketleri Kanunu'na Göre Finansal Kiralama Sözleşmesi'', ss.37-38

5. KIRMIZITAŞ, T. '' 6361 Sayılı Finansal Kiralama, Faktoring Ve Finansman Şirketleri Kanunu'na Göre Finansal Kiralama Sözleşmesi'', ss.38

6. KIRMIZITAŞ, T. '' 6361 Sayılı Finansal Kiralama, Faktoring Ve Finansman Şirketleri Kanunu'na Göre Finansal Kiralama Sözleşmesi'', ss.36

7. TİRYAKİ, B. '' Leasing İşlemleri İle İlgili Avrupa Birliği Mevzuatının Türk Hukuku Bakımından Değerlendirilmesi''238

8. MALİYE BAKANLIĞI MALİ SUÇLARI ARAŞTIRMA KURULU BAŞKANLIĞI, '' Finansal Kiralama- Finansman Faktoring Ve Varlık Yönetim Şirketleri'' ss.11

9. MALİYE BAKANLIĞI MALİ SUÇLARI ARAŞTIRMA KURULU BAŞKANLIĞI, '' Finansal Kiralama- Finansman Faktoring Ve Varlık Yönetim Şirketleri'' ss.4

10. ERCAN,T. ''6361 Sayılı Finansal Kiralama, Faktoring Şirketleri Kanunu İle Neler Değişti?'' ss.58

11. MALİYE BAKANLIĞI MALİ SUÇLARI ARAŞTIRMA KURULU BAŞKANLIĞI, '' Finansal Kiralama- Finansman Faktoring Ve Varlık Yönetim Şirketleri'' ss.15

12. MALİYE BAKANLIĞI MALİ SUÇLARI ARAŞTIRMA KURULU BAŞKANLIĞI, '' Finansal Kiralama- Finansman Faktoring Ve Varlık Yönetim Şirketleri'' ss.16

13. MALİYE BAKANLIĞI MALİ SUÇLARI ARAŞTIRMA KURULU BAŞKANLIĞI, '' Finansal Kiralama- Finansman Faktoring Ve Varlık Yönetim Şirketleri'' ss.15

14. Söz konusu Yönetmelik, '' Tasarruf Finansman Şirketlerinin Kuruluş Ve Faaliyet Esasları Hakkında Yönetmelik Taslağı '' olup henüz Resmi Gazete 'de yayınlanmamıştır.

15. MALİYE BAKANLIĞI MALİ SUÇLARI ARAŞTIRMA KURULU BAŞKANLIĞI, '' Finansal Kiralama- Finansman Faktoring Ve Varlık Yönetim Şirketleri'' ss.19

The content of this article is intended to provide a general guide to the subject matter. Specialist advice should be sought about your specific circumstances.