2022'nin son çeyreğinde Rekabet Kurulu'nun ("Kurul") yayımladığı önemli kararların yanında, 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun ("Rekabet Kanunu") çerçevesinde kapsamlı değişiklik önerileri kamuoyu ile paylaşıldı. Bu bültende, (i) Rekabet Kanunu'na ilişkin kanun taslağına, (ii) uzlaşma yoluyla sonuçlandırılan soruşturmalara, (iii) Rekabet Kurumu'na yanlış/yanıltıcı bilgi verilmesi sebebiyle uygulanan idari para cezalarına, (iv) rekabet hukuku mevzuatına yeni dahil olan "teknoloji teşebbüsü" kavramının sınırlarına ve (v) çevrimiçi satış kısıtlamalara ilişkin gelişmelere yer veriyoruz.

1. Rekabet Kanunu Hakkında Kanun Taslağı Yayımlandı

Rekabet Kurumu, Kasım 2022'de Rekabetin Korunması Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Düzenleme Taslağı'nı ("Taslak") görüş ve değerlendirmelerini almak için çeşitli kamu kurumları ile paylaştı. Taslak, yeni teknolojiler ve dijitalleşme ile ortaya çıkan güncel iş modellerinde önemli pazar gücüne sahip teşebbüsleri tanımlayarak, bu teşebbüslere ex-ante yükümlülükler getiriyor. Avrupa Komisyonu tarafından yayımlanan ve 1 Kasım 2022'de yürürlüğe giren Dijital Pazarlar Yasası ile büyük ölçüde benzer olan Taslak, bir anlamda Dijital Pazarlar Yasası'nın Rekabet Kanunu'na entegre edilmesini öngörüyor.

Taslak'ta önemli pazar gücüne sahip teşebbüsler, (i) bir veya birden fazla temel platform hizmeti sağlayan, (ii) belirli bir ölçeğe ve son kullanıcılara erişimde veya ticari kullanıcıların faaliyetleri üzerinde önemli etkiye sahip olan ve (iii) bu etkiyi yerleşik ve kalıcı bir şekilde sürdürebilme gücüne sahip olan/olabilecek teşebbüsler olarak tanımlanıyor. Ayrıca, önemli pazar gücüne sahip teşebbüsler belirlenirken, yıllık gayri safi gelir, son kullanıcı sayısı ve ticari kullanıcı sayısı gibi nicel eşiklerin yanında, ağ etkisi, veri sahipliği, sunulan platform hizmetlerinin yapısı gibi nitel ölçütlerin göz önüne alınacağı belirtiliyor. Söz konusu nitel ve nicel ölçütlerin tam kapsamının Rekabet Kurumu tarafından yayımlanacak bir tebliğ ile belirleneceği düzenleniyor.

Taslak, temel platform hizmetleri sunan ve önemli pazar gücüne sahip olan teşebbüslere, pazar güçlerini kötüye kullanmalarını önlemek amacıyla birtakım yükümlülükler getiriyor. Bunlar arasında, (i) sıralama, tarama ve dizinlemede kendi mal ve hizmetleri lehine ayrımcılık yapmama, (ii) kamuya açık olmayan verileri ticari kullanıcılarla rekabet ederken kullanmama, (iii) sunulan mal veya hizmetleri başka mal veya hizmetlere bağlı hale getirmeme, (iv) ticari kullanıcıların farklı kanallar üzerinden veya rakip teşebbüsler ile çalışırken belirli bir mal veya hizmet için farklı fiyat veya koşullar sunmalarını engellememe gibi yükümlülükler yer alıyor.

Taslak kapsamında, yükümlülüklerini yerine getirmeyen teşebbüslere Kurul'un idari para cezası haricinde uygulayabileceği idari yaptırımlar öngörülüyor. Taslak uyarınca, Kurul doğrudan yapısal tedbir uygulayabilecek (örneğin, bir iş biriminin elden çıkarılması) ve son beş yıl içinde yükümlülüklerini iki kez ihlal eden teşebbüslerin birleşme veya devralma işlemlerini beş yıla kadar yasaklayabilecek.

Kurul'un Değişiklik Kanunu'nu ihlal eden önemli pazar gücüne sahip teşebbüslere uygulayabileceği idari para cezasının üst sınırının, teşebbüslerin yıllık gayri safi gelirlerinin %10'undan %20'sine yükseltilmesi düzenleniyor

2. Uzlaşma ile Sonuçlanan Soruşturma Sayısındaki Artış

24 Haziran 2020 tarihli Rekabet Kanunu değişikliği ile Türk rekabet hukuku uygulamasına kazandırılan uzlaşma usulü, en basit haliyle, hakkında soruşturma yürütülen teşebbüsün soruşturma konusu ihlalin varlığını ve kapsamını kabul etmesi karşılığında soruşturma sonunda verilecek cezada indirim yapılması olarak tanımlanıyor. 1 2022'nin son çeyreğinde Kurul, farklı sektörlerde faaliyet gösteren teşebbüsler hakkında açılan birçok soruşturmayı uzlaşma yöntemi ile sonuçlandırdı.

Bu kapsamda Kurul, (i) Miele Elektrikli Aletler Dış Ticaret ve Pazarlama Limited Şirketi2 , (ii) Korkmaz Mutfak Eşyaları Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi, Gençler Ev Araç ve Gereçleri Pazarlama Ticaret Anonim Şirketi ve Punto Dayanıklı Tüketim Malları İthalat İhracat Ticaret Limited Şirketi3 , (iii) Natura Gıda Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi4 , (iv) Aslan Ticaret Dayanıklı Tüketim Malları ve Limited Şirketi5 ve (v) Hiksan Teknoloji Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi6 hakkında yürütülen soruşturmaları, ilgili taraflarca sunulan uzlaşma metinlerini kabul ederek sonuçlandırdı. Böylece Kurul, 2022 yılında toplamda 12 7 soruşturmayı uzlaşma yoluyla sonuçlandırmış oldu.

Uzlaşma kararlarının büyük çoğunluğunun "yeniden satış fiyatının tespiti" ihlal türüne ilişkin soruşturmalar sonucunda alınması dikkat çekiyor. Uzlaşma müessesesinin, teşebbüsler açısından pratikteki faydaları nedeniyle önümüzdeki dönemde de artarak uygulanması bekleniyor.

Kurul, uzlaşma usulü sonucunda teşebbüse verilecek idari para cezasında %10'dan %25'e kadar indirim uygulayabiliyor.

3. Kurul'un Yanlış ve Yanıltıcı Bilgi Verilmesine İlişkin Ceza Kararı

Kurul, 21 Temmuz 2022 tarih ve 22-33/527-213 sayılı kararı ile, Martı İleri Teknoloji Anonim Şirketi'nin ("Martı") e-skuter kiralama pazarında hâkim durumunu kötüye kullandığı iddiasına yönelik olarak yürütülen önaraştırma esnasında, şirketin yöneltilen bilgi taleplerine istinaden yanlış ve yanıltıcı bilgi verdiğini tespit etti. Kurul, bu sebeple Martı'ya 2021 yılı cirosunun %0,1'i oranında idari para cezası verdi. Kararda Martı'dan e-skuterlerin açılış ve dakika başı ücretlerine ilişkin bilgi talep edildiği, ancak sunulan bilgilerin Martı'nın tüketicilere ilettiği duyurulardaki ücretlerle çelişkili olduğu tespit edildi.

Martı'dan doğru verilerin iletilmesini talep eden Kurul, Martı'nın ilgili dönemde uygulanan indirimlere ilişkin toplu bir veriye sahip olmadığını iddia etmesine rağmen, ikinci bilgi talebi üzerine sunduğu ücret verisinin daha önce sunduğu verilerden farklı olması sebebiyle yanlış ve yanıltıcı bilgi verilmemesi yükümlülüğünün ihlal edildiğine hükmetti.

Kurul, 3 Mayıs 2016 tarih ve 16-15/255-110 sayılı kararında, Türk Telekomünikasyon Anonim Şirketi tarafından birçok kez yanlış veya tutarsız bilgi sunulduğunu tespit ettikten sonra verileri yeniden talep etmiş ve teşebbüsten yanlış/yanıltıcı bilgi verilmesine ilişkin açıklamaları alınmıştı. Ancak Martı hakkındaki kararda, Kurul'un Martı'ya sunulan bilgiler hakkında bir açıklama hakkı tanıdığına dair bir detay yer almıyor.

4. Teknoloji Teşebbüsü Tanımına İlişkin Kurul Kararları

4 Mart 2022 tarihli Resmî Gazete'de yayımlanan 2022/2 sayılı Rekabet Kurulundan İzin Alınması Gereken Birleşme ve Devralmalar Hakkında Tebliğ'de Değişiklik Yapılması Hakkında Tebliğ ("Tebliğ") ile rekabet hukuku mevzuatına teknoloji teşebbüsü tanımı eklenmiş oldu. Tebliğ uyarınca, Türkiye coğrafi pazarında faaliyet gösteren, Türkiye'de ArGe faaliyeti olan veya Türkiye'deki kullanıcılara hizmet sunan teknoloji teşebbüslerinin devralınmasına ilişkin işlemler hakkında yapılacak birleşme/devralma başvuruları, 250 milyon TL tutarındaki Türkiye cirosu eşiklerinin aşılması şartından istisna tutuluyor.

Tebliğ'de yer verilen "teknoloji teşebbüsleri" tanımının kapsamına ilişkin belirsizlikler sebebiyle, bu tanımın sınırlarının Kurul kararlarıyla çizilmesi beklenmekteydi. Bunun üzerine Kurul, 2022'de teknoloji teşebbüsü kavramının sınırlarını bir ölçüde belirginleştirdiği birleşme devralma kararları aldı. Bu kapsamdaki ilk kararında Kurul, Türkiye'de yerel bir broker aracılığıyla bireysel yatırımcılara tasarruf ve yatırım ürünleri sağlayan ve hayat sigortası sektöründeki faaliyetlerinin sınırlı bir kısmında müşterilerine dijital platformlar üzerinden hizmet veren International Financial Group Limited'i bir teknoloji teşebbüsü olarak değerlendirdi.8 Konu hakkındaki diğer kararında ise, geniş bant operatörleri için konut WiFi çözümleri ve geniş bant operatörlerinin müşterilerine Wi-Fi ağları sağlayan yazılım hizmetleri sunan Airties Kablosuz İletişim Sanayi ve Dış Ticaret Anonim Şirketi'nin, yazılım hizmetleri alanında faaliyet gösterdiğinden teknoloji teşebbüsü tanımı kapsamında olduğuna karar verdi.9 Bunlara ek olarak Kurul, konu hakkındaki diğer iki kararında, temel hizmeti vaka yanıtı ile bağlantılı kurumsal siber güvenlik danışmanlığı olan bir teşebbüs10 ile ve çeşitli inşaat ekipmanlarının alımı/satımı için bir çevrimiçi açık artırma platformu işleten bir teşebbüsü11, teknoloji teşebbüsleri olarak değerlendirdi.

Söz konusu kararlar, Tebliğ ile getirilen "teknoloji teşebbüsü" tanımının Kurul tarafından geniş şekilde yorumlanmasının mümkün olabileceğine işaret eder nitelikte. Ancak Kurul'un teknoloji teşebbüsü tanımının kapsamına ilişkin yaklaşımı, farklı alanlarda faaliyet gösteren teşebbüslere yönelik olarak ileriki dönemlerde alacağı kararlarla daha belirgin hale gelecek.

5. Kurul'un Yeniden Satış Fiyatı ve Çevrimiçi Satış Kısıtlamalarına İlişkin Kararı: Adidas

Kurul, Adidas Spor Malzemeleri Satış ve Pazarlama Anonim Şirketi'nin ("Adidas"), yetkili satıcılarının perakende satış fiyatına ve indirim kampanyalarına müdahale ettiği ve küçük bayilere Adidas'ın ticari web adresinin yazılı olduğu poşetlerin kullanımını zorunlu tutup büyük bayilere böyle bir zorunluluk getirmeyerek bayileri arasında ayrımcılık yaptığı iddialarına yönelik önaraştırmayı sonuçlandırdı.12 Kurul, yerinde incelemede elde edilen belgelerden Adidas'ın yetkili satıcılara fiyat tavsiyesinde bulunduğunu, ancak tavsiye edilen fiyatlara uyulması yönünde zorlamada bulunmadığını tespit etti. Söz konusu bulgular arasında çevrimiçi satışlara ilişkin olarak, Adidas'ın Amazon'un ilgili ürünlerini sadece Adidas'tan tedarik etmesi ve Amazon platformunda ilgili ürünleri yalnızca yetkili satıcıların satabilmesine ilişkin bir anlaşma yapılmasının değerlendirildiği; ancak şirket avukatlarının bu tür kısıtlamaların rekabet hukuku açısından sorunlu olabileceği görüşünü verdiği yer alıyor. Yapılan incelemede Amazon'da sadece yetkili satıcıların satış yapabilmesi ve diğer üçüncü kişilerin satış yapmamasına ilişkin bir düzenlemeye yer verilmediği tespit ediliyor. Bu hususları dikkate alan Kurul, Adidas'ın söz konusu ihlalleri gerçekleştirdiğine ilişkin somut bir bilgi veya belgeye ulaşamadığından soruşturma açılmamasına karar verdi.

E-ticaretin yaygınlaşması ile, perakende sektöründeki teşebbüsler için yeniden satış fiyatının belirlenmesinin yanında, çevrimiçi kanallardaki satış kısıtlamaları konusu da rekabet hukuku açısından önemli bir risk oluşturmaya başladı. Karar, rekabet hukukuna uyum konusunda proaktif olmanın ileride ortaya çıkabilecek soruşturma risklerinin önlenmesinde etkin bir yöntem olduğunu ortaya koyuyor

Footnotes

1 Uzlaşma usulü hakkında detaylı bilgi içeren bültenimize şu adres üzerinden erişilebilir: https://www.kolcuoglu.av.tr/Uploads/Publication/rekabet_hukukunda_yeni_bir_usul_olarak_uzlasma.pdf

2 Kurul'un 10 Kasım 2022 tarih ve 22-51/753-312 sayılı kararı

3 Kurul'un 10 Kasım 2022 tarih ve 22-51/754-313 sayılı kararı

4 Kurul'un 23 Kasım 2022 tarih ve 22-52/771-317 sayılı kararı

5 Kurul'un 8 Aralık 2022 tarih ve 22-54/834-344 sayılı kararı

6 Kurul'un 22 Aralık 2022 tarih ve 22-56/882-365 sayılı kararı

7 Bu sayı, yalnızca bu bültenin hazırlandığı tarih itibarıyla yayımlanan uzlaşma kararısayısını yansıtmaktadır.

8 Kurul'un 18 Mayıs 2022 tarih ve 22-23/372-157 sayılı kararı

9 Kurul'un 2 Haziran 2022 tarih ve 22-25/403-167 sayılı kararı

10 Kurul'un 9 Haziran 2022 tarih ve 22-26/425-174 sayılı kararı

11 Kurul'un 8 Eylül 2022 tarih ve 22-41/582-242 sayılı kararı

12 Kurul'un 21 Nisan 2022 tarih ve 22-18/300-133 sayılı kararı

© Kolcuoğlu Demirkan Koçaklı Attorneys at Law 2020

The content of this article is intended to provide a general guide to the subject matter. Specialist advice should be sought about your specific circumstances.