Anayasa Mahkemesi'nin 2022/18821 başvuru numaralı ve 20.03.2025 tarihli kararında, toplu iş sözleşmelerinde beyaz yakalı personellerin kapsam dışı tutulmasının sendikal hakları zedelediği değerlendirilmiştir.
1. Başvuru Konusu Olay
Başvurucu, işyerinde aralarında kendisinin de olduğu geniş bir kesimin beyaz yakalı çalışan olması nedeniyle kapsam dışı kabul edilerek TİS dışında bırakıldığını, başlangıçta sendikalı işçilere verilen zammın aynen kapsam dışı kalanlara da uyguladığını, bu uygulamanın uzun zaman devam ettiğini ancak zaman geçtikçe şirketin bu uygulamayı terk ettiğini ve 2007 yılından itibaren enflasyon artışı verilmediğini ileri sürmüştür ve TİS'ten kaynaklı alacaklar ve diğer işçilik alacaklarının tahsili talebiyle dava açmıştır.
İlk derece ve istinaf mahkemelerince eşit işlem borcu çerçevesinde değerlendirmeler yapılarak kapsam dışı grup içerisinde hak ediş sağlayan olmaması durumunda ihlal bulunmadığı yönünde hüküm kurulmuştur.
2. Anayasa Mahkemesi Değerlendirmesi
Anayasa Mahkemesi, başvuru konusu kararı incelemiş ve şu önemli noktaları vurgulamıştır:
- Mahkemelerce TİS tarafı konumundaki sendikanın üyesi olan başvurucunun, işveren adına veya işveren vekili sıfatıyla hareket edip etmediği ortaya konulmadığından anayasal bir hak olan TİS'ten yararlanma hakkından başvurucunun mahrum bırakıldığına ve Anayasa ve kanun hükümleri karşısında ne şekilde hukuka uygun olduğu izah edilemediğine yönelik değerlendirme yapılmıştır.
- Anayasa Mahkemesince bu kararlara zıt şekilde anayasal bir hak olan ve TİS'ten yararlanamama gibi ciddi bir sonuç doğuran hukuki yorumun somut olayın koşulları dikkate alınarak çalışanın işveren vekili olarak görev yaptığı ya da işveren adına TİS görüşmelerine katıldığı şeklinde yapılacak tespitlere dayanması gerektiğinin açık olduğu vurgulanmıştır.
- Anayasa Mahkemesi mahkemelerin Başvurucunun muhasebe şefi olarak çalışmakta olup yaptığı iş, görev ve sorumlulukları, aldığı ücret, işyeri organizasyonu içinde işveren adına hareket ettiği hususlarına dair bir değerlendirme yapmaksızın başvurucunun salt beyaz yakalı olması ve diğer beyaz yakalılar gibi kapsam dışı tutulduğunun anlaşılması nedeniyle TİS'e bağlı alacaklara hak kazanamadığı şeklindeki değerlendirmelerinin somut olgulara uygun düşmeyen ilgisiz bir gerekçe olduğunu belirtmiştir.
3. Sonuç
Sonuç olarak Anayasa Mahkemesi, mahkemelerce ilgili ve yeterli bir gerekçe ortaya konulmaması sendika hakkının gerektirdiği etkili yargısal inceleme bağlamında devletin pozitif yükümlülükleriyle bağdaşmadığını vurgulayarak Anayasa'nın 51. Maddesi çerçevesinde sendika hakkının ihlal edildiği yönünde hüküm kurmuştur.
ararın tam metnine buradan ulaşabilirsiniz.
The content of this article is intended to provide a general guide to the subject matter. Specialist advice should be sought about your specific circumstances.