MGC Legal ekibinin kaleme aldığı işbu "TTK Kapsamındaki Özel Ortaklık İlişkileri" başlıklı makalemizi okumanıza sunarız.

Türk Hukukundaki özel şirket tipleri Türk Ticaret Kanunu (TTK) m. 124 de sayılmıştır. TTK kapsamında 5 tür şirket öngörülmüş olup bunlar; Kolektif, komandit (adi ve paylı), anonim, limited ve kooperatif şirketlerdir. Türk Hukukunda bu özel türdeki şirketler sınırlı sayı ilkesine tabi olup bunların haricinde  yeni bir şirket kurmak Türk Hukuku bakımından mümkün değildir. Bu özelliklerin dışında veya farklı özellikler taşıyan bir şirket kurulmuş olursa bu şirketin Türk Borçlar Kanunu (TBK) m. 620 kapsamında bir adi ortaklık olduğu kabul edilmektedir.

Ticaret Şirketleri

  • Şahıs Şirketleri (Kişi Ortaklıkları): Kolektif ve Komandit.
  • Sermaye Şirketleri (Ortaklıkları): Anonim, Sermayesi Paylara Bölünmüş (Paylı) Komandit ve Limited Şirket.

Şahıs şirketleri ile sermaye şirketleri arasındaki en önemli farklılık ortakların sorumlulukları üzerindedir. Esasında ticari şirketlerin kurulması ile artık ortakların önüne adeta bir perde düşer ve dış ilişkide 3. kişilerin muhatabı artık şirketin kendisidir.

Lakin buradaki temel ayrımı oluşturan husus şudur ki; her ne kadar şirket ana 3. kişililerin muhatabı olsa da şirketin borçlarında üçüncü kişilerin kimlere gidileceğidir. Şahıs şirketlerinde şirketin borçları için üçüncü kişiler öncelikle şirkete gitmelidirler. Belirli durumlar içerisinde şirketin ortaklarına da başvurabilirler. Sermaye şirketlerinde üçüncü kişilerin başvurabileceği tek yer şirketin kendisidir.

A. Şahıs Şirketleri

Uygulamada artık pek şahıs şirketleri ile karşılaşmamaktayız.

1-) Kolektif Şirket

Tipik bir kişi ortaklığıdır. Ticari işletme işletmek amacıyla kurulur. Ekonomik amaç güdülür. En az iki ortağı bulunmalıdır ve kolektif şirkete sadece gerçek kişiler ortak olabilir.

Şirketin borçlarından birinci derecede şirket sorumludur. Ancak, belirli şartların gerçekleşmesi halinde, ortaklar da müteselsilen ve tüm malvarlığı ile sorumlu olurlar.

2-) Komandit Şirket

a. Adi Komandit Şirket

En az bir tane komandite, en azından bir tane komanditer vardır.

b. Paylı Komandit Şirket

En az bir tane komandite, en azından bir tane komanditer vardır.

Adi olsun, paylı olsun komandit şirketin iki tür ortağı vardır.

  • b.1 – Komandite: Şirketin borçlarından belirli şartlar altında şahsen müteselsilen sınırsız sorumlu ortaktır. Sermaye getirmek zorunda değildir. Alacaklılar ona belirli şartlar altında şirketin borçlarından dolayı müracaat edebilirler.
  • b.2 – Komanditer: Şirkete bir sermaye getirir. Şirkete sermaye getirmeyi taahhüt edip de, henüz ödememişse ödemediği sermaye tutarı ile şirket borçlarından sınırlı sorumlu olur. Şirkete taahhüt etmiş olduğu sermayeyi getirirse sorumluluğuna gidilemez.

B. Sermaye Şirketleri

Sermaye şirketleri de kendi aralarında bir ayrıma sahiptir. Uygulamada en çok karşımıza çıkan şirket anonim şirketler sonra ise limited şirketlerdir. Anonim şirketle limited şirketler temelde birbirlerine benzemekle beraber bazı konularda ayrılmaktadır.

1-) Anonim Şirket

Anonim şirket sermayesi belirli ve paylara bölünmüş olan, borçlarından dolayı şirketin yalnız kendi malvarlığıyla sorumlu bulunan şirkettir. Şirketin borçlarından, sadece şirket tüm malvarlığı ve sınırsız olarak sorumlu. Sermayesiyle değil bütün malvarlığı ile sorumludur.

Şirketin malvarlığının çekirdeğini şirketin sermayesi oluşturur. Pay sahipleri, sadece taahhüt etmiş oldukları sermaye payları ile ve şirkete karşı sorumludur. Fakat burada dikkat edilmesi gereken şey şudur ki pay sahipleri yalnızca şirkete karşı sorumludur. Yani üçüncü kişilere karşı özellikle şirketin alacaklılarına karşı sorumlu değillerdir. Bu durum Anonim şirketlerde sınırlı sorumluluk ilkesinin bir gereğidir.

2-) Limited Şirket

TTK m. 573-644 arasında düzenlenmiş olup bu maddelerde sık sık anonim şirket hükümlerine gönderme yapılmıştır. Aklımızda limited şirketle ilgili bir soru varsa ve bunu bu maddeler arasında bulamamışsak 644. maddede ve diğer maddelerde gönderme yapılan hükümler arasında cevabımızı bulabiliriz. Limited şirket kendine özel haller hariç birçok konuda anonim şirketin kurallarına uyulur.

Limited şirket de bir sermaye şirketi olup sınırlı sorumluluk ilkesi geçerlidir (TTK m. 573 f.2 ve 602). Aynen anonim şirketlerde olduğu gibi pay sahibi sınırlı sorumlu olup borçlandığı bedel kadar sorumludur. Şirket ise 3. kişilere karşı bütün mal varlığı ilse sorumludur.

Ancak bunun bir istisnası vardır. Limited şirketlerde TTK 'da yer bulmasa da özel bir düzenleme ile bu duruma bir istisna getirilmiştir. 6183 sayılı Kanunda kamu kurumlarının ödemelerinin nasıl tahsil edileceğine yönelik usuli bir kanundur. Bu kanunda limited şirketlerinin amme (kamu) borçları ile ilgili özel bir düzenleme vardır:

Madde 35 – (Değişik: 22/7/1998 – 4369/ 21 md.):

"Limited şirket ortakları, şirketten tamamen veya kısmen tahsil edilemeyen veya tahsil edilemeyeceği anlaşılan amme alacağından sermaye hisseleri oranında doğrudan doğruya sorumlu olurlar ve bu Kanun hükümleri gereğince takibe tabi tutulurlar."

Bu limited şirkete özel olan bu hüküm sayesinde sadece amme ödemeleri için ortakların sorumluluğuna gidilebiliyor. Bu yalnızca limited şirketler için öngörülmüş özel bir durumdur.

Limited şirketlerin bir diğer özelliği de şirket paydaşlar için ek ve yan ödeme yükümlülükleri öngörebilir. Böyle bir yükümlülük getirmeyi anonim şirkette yapmamak mümkün değildir. Anonim şirketlerde ancak ve ancak pay sahibinin kendisi isteyerek bir ödeme yapabilir.

Limited şirket bir veya daha fazla ortak olabilir. Bu ortaklar gerçek veya tüzel kişi olabilir. Bununla beraber limited şirketlerde ortak sayısı 50'yi geçemez. Bunun sebebi limited şirketlerin daha kapalı yapılı bir şirket olmasıdır. Limited şirketinin ortaklarını takip edebilirsiniz zira ticaret siciline pay sahipleri kaydedilir.

Ancak limited şirketlerde ortaklar arasında çok sıkı bir bağ vardır. Öyle ki; pay devri yasaklanabilir hatta mirasçılar bile limited şirkete alınmayabilir.

Kanun anonim şirketlerde pay sahipleri konusunda şirkete çok fazla söz hakkı vermiyor onlara müdahale etmesine çok müsaade etmiyor. Ancak kanunun aksine hüküm koymaya izin verdiği konularda esas sözleşme farklı maddeler eklenebiliyor. Yani anonim şirketlerde esas sözleşmeyi belirlemek konusunda çok serbest değillerdir.

Ancak limited şirketlerde hem esas sözleşmeyi belirleme konusunda hem de ortaklara müdahale konusunda daha özgür bir alan bırakılıyor. Esasında bu durum limited şirketi diğer şirketlerden ayırt edici bir özellik olarak karşımıza çıkıyor.

The content of this article is intended to provide a general guide to the subject matter. Specialist advice should be sought about your specific circumstances.