Türkiye Bankalar Birliği tarafından yayımlanan Aralık 2022 Dijital, İnternet ve Mobil Bankacılık İstatistiklerine göre Türkiye'de aktif dijital bankacılık müşteri sayısı 94 milyona ulaştı. Bu sayı, geçtiğimiz yıla göre yaklaşık 16,5 milyon daha fazla. 2022 yılındaki bu büyük artışın temel sebebi ise Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu ["BDDK"] tarafından çıkarılan Dijital Bankalar ve Hizmet Modeli Bankacılığın Çalışma Esasları Hakkında Yönetmelik'in ["Yönetmelik"] 1 Ocak 2022'de yürürlüğe girmesi. Zira bankacılık sektöründe dijitalleşmeyi, finansal inovasyonu ve bankacılık hizmetlerine erişimi kolaylaştırmayı hedefleyen Yönetmelik, dijital bankaların ve servis modeli bankacılığının faaliyetlerine ilişkin usul ve esasları düzenleyerek bu sektörde faaliyet gösteren ve göstermek isteyen finansal kuruluşlara yol gösteriyor.

Dijital Bankalar

Yönetmelik'e göre dijital bankalar, bankacılık hizmetini fiziksel şubeler yerine elektronik bankacılık hizmetleri dağıtım kanalları aracılığıyla sunan kredi kuruluşları olup mevduat ya da katılım bankası şeklinde faaliyet gösterebilir. Bu çerçevede, dijital bankalar Yönetmelik'te düzenlenen faaliyet kısıtlamalarına ve diğer bankacılık mevzuatına uyduğu sürece, kredi kuruluşlarının gerçekleştirdiği tüm faaliyetleri yürütebilir. Ayrıca, dijital bankaların bankalararası piyasalarda ve sermaye piyasalarında faaliyet göstermek suretiyle 5411 sayılı Bankacılık Kanunu'nun 48. maddesinde kredi olarak sayılan işlemleri gerçekleştirmesi, KOBİ boyutunu aşan işletmeler için döviz kredisi kullandırması ve diğer bankalara kredi kullandırması da mümkün. Dijital bankaların tabi olduğu faaliyet kısıtlamalarıysa aşağıdaki gibi:

  • Dijital bankanın kredi müşterileri yalnızca finansal tüketici ya da KOBİ'ler olabilir. Bazı işletmelerin KOBİ boyutunu sonradan aşması halinde ise, bu işletmeler yeniden KOBİ boyutu sınırlarına dâhil oluncaya kadar yalnızca döviz kredisi kullandırılması kapsamında hizmet sunulabilecektir.
  • Tüketici niteliğini haiz müşterilere verilebilecek teminatsız nakdi kredi miktarı, müşterinin aylık net ortalama gelirinin dört katını aşamaz. Gelir tespiti için dijital bankaların kendi tahmin modellerini kullanmaları mümkün olup gelirin tespit edilememesi halinde ise teminatsız nakdi kredi miktarı 10.000 TL'yi geçemez.
  • Dijital bankalar, fiziksel şube açamayacakları gibi, fiziksel emanete alma ve saklama hizmetleri sunamaz ve genel müdürlük ile genel müdürlüğe bağlı hizmet birimleri dışında teşkilatlanmaya gidemez. Dijital bankaların fiziksel erişim noktaları; ATM'ler ve zorunlu müşteri şikayetleri büroları ile sınırlıdır. Pek tabii, fiili imkânsızlıklar nedeniyle tamamlanamayan işlemler için dijital bankanın kendi personeli ya da destek hizmeti aldığı kuruluş personeli vasıtasıyla müşteri ile yüz yüze iletişime geçmesinde bir sakınca bulunmuyor.
  • Dijital bankaların hizmet sundukları her bir dağıtım kanalı bazında hizmet sürekliliği taahhüdünde bulunması ve bunları yüzdelik olarak internet sitelerinin ana sayfalarında ilan etmesi zorunlu olup internet bankacılığı ve mobil bankacılık dağıtım kanalları için bu değerin en az %99,8 olması gerekiyor.

Dijital bankalar, Türkiye'de faaliyet gösteren tüm bankalar gibi, Bankların İzne Tabi İşlemleri ile Dolaylı Pay Sahipliğine İlişkin Yönetmeliği'ne tabi olup bu kapsamda faaliyet izni almak zorunda. Fakat, dijital bankaların sunması gereken faaliyet programı ve iş planı belgelerinde hedef kitleye yönelik pazarlama stratejileri, pazar büyüklüğü analizi, bilgi sistemleri strateji planı gibi ekstra hususlara yer verilmesi de gerekiyor. İlaveten, dijital bankaların faaliyet izni alabilmek için en az 1 milyar TL ödenmiş sermayeye sahip olmaları şart koşulmuş durumda ki bu tutar, konvansiyonel bankalar için asgari ödenmiş sermaye gerekliliğine kıyasla son derece yüksek. Bu yüksek sermaye gereksinimi, dijital bankaların fiziksel şubeleri olmadan faaliyet göstermek için yeterli mali güce ve istikrara sahip olmalarını sağlamayı amaçlasa da pazara girmek isteyen yeni aktörler için bir giriş engeli oluşturma riskini de barındırıyor.  

Dijital bankaların asgari ödenmiş sermaye tutarını 2,5 milyar TL'ye çıkarması durumunda, başvuru üzerine faaliyet kısıtlamalarının tamamen ya da BDDK'nın uygun göreceği bir geçiş planı çerçevesinde kademeli olarak kaldırılması mümkün. Ayrıca, faaliyet izni başvurusunda bulunan şirketin hâkim ortağının teknoloji, e-ticaret ya da telekomünikasyon hizmetleri sunan bir tüzel kişi olması halinde BDDK tarafından ilave şartlar da talep edilebilir.

Halihazırda kurulu ve şubeleri aracılığıyla faaliyet gösteren bankalar bakımından ise ayrıca bir başvuru aranmaksızın faaliyetlerin dijitale taşınması ya da aynı tüzel kişilik altında farklı bir marka adı ile dijital bankacılık hizmeti sunulması mümkün. Üstelik bu bankalar dijital bankalara ilişkin kısıtlamalara tabi olmadan faaliyet gösterebilecek. Ancak, dijital bankacılığa geçiş için fiziksel şubelerin kapatılması halinde BDDK'nın dijital bankalara ilişkin esaslar doğrultusunda onayının alınması gerekiyor.

Servis Modeli Bankacılığı

Servis modeli bankacılığı (BaaS: banking as a service) da Yönetmelik ile Türk hukuk sisteminde ilk defa bir bankacılık modeli olarak kabul edildi. Servis bankalarının, bankacılık hizmetlerini FinTech şirketleri ve e-ticaret hizmet sağlayıcıları gibi normalde banka dışı platformlar olan arayüz sağlayıcıları aracılığıyla sunmasına olanak tanıyan bu bankacılık modeli, servis finans sektörü ve FinTech ekosisteminin gelişimi açısından bir milat olarak değerlendiriliyor. Hatta, teorik olarak müşterilerin tek bir platform üzerinden birden fazla bankacılık hizmetine erişmesi de mümkün. Örneğin internetten alışveriş uygulamalarını kullanırken doğrudan uygulama içerisinden alışveriş kredisi kullanabilmek, servis bankacılığının son kullanıcıları en çok ilgilendiren örneklerinden birisini oluşturuyor.

Servis bankasının faaliyet izni çerçevesinde hizmet verebilmesi, arayüz sağlayıcısının -bankalar hariç olmak üzere- yurt içinde yerleşik bir sermaye şirketi olmasına bağlı. Servis bankasının arayüz sağlayıcının müşterisine bankacılık hizmetleri sunabilmesi için ise öncelikle müşteri ile servis bankası arasında bir sözleşme ilişkisinin kurulması gerekiyor. Bunun elektronik ortamda ya da arayüz sağlayıcısı aracılığıyla kurulması mümkün. Bu durumlarda, servis bankasının, arayüz sağlayıcının hizmet kanallarının sözleşmenin kurulması için gerekli teknik ve veri gizliliğine ilişkin güvenlik kriterlerine uygunluğunu denetlemesi gerekiyor. Ayrıca, servis bankasının hizmet verdiği arayüz sağlayıcılarının kamuoyu ile paylaşılması bakımından internet sitelerinde bir liste olarak yayınlamak suretiyle bilgi verme yükümlülüğü bulunuyor. Sözleşmenin kurulmasından sonra arayüzün kimlik doğrulaması ile işlem güvenliği yükümlülüklerine uygunluğu bakımından ise arayüz sağlayıcı ve servis bankası müteselsilen sorumlu tutuluyor.

Arayüz sağlayıcının servis modeli bankacılıktaki diğer bir fonksiyonu da servis bankasına hizmet sunan bir destek hizmeti kuruluşu niteliğinde olması. Ancak, bu çerçevede servis bankasına sunulacak destek hizmetleri bakımından Bankaların Destek Hizmeti Almalarına İlişkin Yönetmelik ile düzenlenen sınırlamalar geçerli olmayıp servis bankasının, arayüz sağlayıcının hizmet kanalları aracılığıyla kredi kartı talebi toplaması mümkün.

Son olarak, Yönetmelik ile arayüz sağlayıcılarının gereken izinleri almaksızın ticaret unvanlarında, her türlü belge, ilân, açıklama veya reklamlarında banka ya da ödeme kuruluşu ve elektronik para kuruluşu gibi ödeme hizmeti sağlayıcısı adlarını ya da bir ödeme hizmeti sağlayıcısı gibi faaliyet gösterdikleri veya fon topladıkları izlenimini uyandıracak ifadeleri kullanmaları da yasaklanmış.

Değerlendirme

Dijital bankacılık ve servis modeli bankacılığı Yönetmelik ile Türk hukukuna nispeten yakın zamanda girmiş, ancak uygulamada henüz yeterli olgunluğa ulaşmamıştır. Dijital bankacılık ve servis modeli bankacılığına yönelik düzenlemelerin finans sektöründe hızla gelişen teknolojik gelişmeler ve müşteri beklentileri karşısında yeterli veya uyumlu olup olmayacağı henüz öngörülememekle birlikte, hem düzenleyici kurumların hem de piyasa aktörlerinin Yönetmelik'in uygulanmasını ve etkilerini yakından takip etmeleri ve yakın gelecekte buna göre uyum sağlamaları hayati önem taşımaktadır.

The content of this article is intended to provide a general guide to the subject matter. Specialist advice should be sought about your specific circumstances.