Dijital platformlar gün geçtikçe daha da hayatımızın içine girmekte. Yemeğimizi bu platformlardan söylüyoruz, tatilde konaklayacağımız yeri ya da satın almak istediğimiz aracı bu platformlar aracılığıyla buluyoruz. Hal böyle olunca dijital platformlar Rekabet Kurumu da dahil olmak üzere birçok rekabet otoritesinin radarına giriyor. Google, Yemeksepeti, Booking.com, Amazon derken Sahibinden.com da bu furyada Rekabet Kurumunun dikkatini çeken platformlardan biri oldu. Bu yazımızda kısaca dijital platform kavramını açıklayıp Rekabet Kurulunun Sahibinden.com hakkında 2018 yılında vermiş olduğu ihlal kararını ele alacağız, ardından idari yargı süreci hakkında bilgi verip sonrasında iptal kararı üzerine Rekabet Kurulunun tekrar ettiği soruşturmada vardığı sonuca değineceğiz.

Dijital Platformlar 

Dijital platformlar esasen çevrimiçi ortamda bir aracı görevini görmekte, tüketiciler ile ilan verenleri (müşterileri) bir araya getiren çevrimiçi ortamı hazırlamaktadır. Burada sıklıkla tüketiciler ilanlara bakmak ya da söz konusu platformdan bir alım/kiralama yapmak için herhangi bir ücret ödemezken, platformun diğer ucunda bulunan ilan verenler (ticari ya da bireysel müşteriler) platforma belirli bir komisyon ödemektedir. Platformun iki ucundaki kullanıcılar için belki de en önemli nokta söz konusu platformun diğer kullanıcılar tarafından ne yoğunlukta kullanıldığı, yani ağ etkisidir. İlan verecek olan, ilanını tüketicilerin en sık ziyaret ettiği platforma vermeyi tercih edecektir. Benzer şekilde tüketiciler de en doğru kararı verebilmek için en çok ve en güvenilir ilanların bulunduğu platformu kullanmayı tercih edecektir. Bu özelliklere sahip bir platform, alanında sivrilip pazarda güçlü bir konuma erişebilmektedir. Eğer bir şirket, konumuz özelinde bir dijital platform, faaliyet gösterdiği pazarda "hakim duruma" gelirse, rekabet hukuku kapsamında belirli yükümlülükleri bulunacağı için hakim durumda olmayan bir şirket gibi rahat hareket edemeyecektir.

Rekabet Kurulunun 2018 Sahibinden.com Kararı

Rekabet Kurulu 1 Ekim 2018 tarihli ve 18-36/584-285 sayılı kararında Sahibinden.com'un emlak ve vasıta alanlarında çevrimiçi ilan pazarında hakim durumda olduğuna ve aşırı fiyat uygulayarak hakim durumunu kötüye kullandığına karar vermişti. Detaylandırmak gerekirse Rekabet Kurulu, Sahibinden.com'un faaliyet gösterdiği pazarların iki taraflı yapısını dikkate alarak platformun aldığı ziyaret sayısını, sahip olduğu ticari müşterileri (emlak şirketleri, oto galeriler) ve bu ticari müşterilerden elde ettiği ciroyu dikkate alarak bir değerlendirmede bulunmuştu. Bunlarla birlikte Kurul, Sahibinden.com'un, uyguladığı fiyatları yıllara göre de inceleyerek aşırı fiyat uygulamak suretiyle hakim durumunu kötüye kullandığına hükmetmişti.

Kurul her ne kadar pazarda faaliyet gösteren başka oyuncuların varlığına değinse ve pazara yeni girişlerin olduğunu kabul etse de dosya özelindeki etkenleri değerlendirip Sahibinden.com'un rakiplerine oranla daha yüksek bir pazar payına sahip olduğuna ve fiyatları belirleyebilmek için kayda değer bir pazar gücüne sahip olduğuna karar vermişti. İlaveten pazardaki mevcut rekabetçi baskının da böyle bir pazar gücünü dengeleyebilecek yeterlilikte olmadığını ifade etmişti. Bu doğrultuda Kurul, Sahibinden.com'un çevrimiçi emlak ve vasıta pazarlarında hakim durumda olduğuna kanaat getirmişti. Kurul, soruşturma heyetinin zıt yöndeki çoğunluk görüşüne rağmen, Sahibinden.com'un hem emlak hem de vasıta kategorilerinde rakiplerine göre daha yüksek fiyat uyguladığına, bu fiyatlamanın rekabetçi piyasalarda gözlemlenmesi gereken fiyatların çok üstünde olduğuna ve pazarın kısa ve orta vadede kendi kendini düzeltebilecek rekabetçi yapıya sahip olmadığına karar vermişti. Nihayetinde Kurul, Sahibinden.com'un ilgili fiyatlama davranışlarının aşırı fiyat teşkil ettiğine hükmetti ve Sahibinden.com hakkında toplam 10.680.425,98 TL idari para cezası uyguladı.

Kurul'un Sahibinden.com kararı hem Sahibinden.com'un hakim durumda olduğu tespiti açısından hem de yalnızca çok ayrıksı durumlarda varlığı kabul edilebilen bir ihlal türü olan aşırı fiyatlama tespitleri açısından eleştiri konusu olmuştu. Zira bu dosyada aşırı fiyatlama üzerinden yapılan tespitler çevrimiçi platformlara da geleneksel pazarlara uygulandığı şekilde, kanımızca hatalı olarak, uygulanmıştı.

İdare Mahkemesinin İptal Kararı 

Ankara 6. İdare Mahkemesi, 18 Aralık 2019 tarihinde Rekabet Kurulunun Sahibinden.com hakkındaki ihlal kararını oybirliği ile iptal etti.1 İdare mahkemesi, aşırı fiyatlama yoluyla hakim durumun kötüye kullanılması halinin son derece sınırlı ve istisnai bir uygulaması olduğunu belirterek yüksek bir ispat standartlarının benimsenmesi gerektiğine işaret etmişti. Bu kapsamda fiyat artışlarına müdahale edilebilmesinin ancak söz konusu fiyat artışlarının açık ve kesin olarak rekabeti bozması ve dolayısıyla tüketici refahına zarar vermesi halinde mümkün olabileceğinin de altını çizmişti.

İdare mahkemesinin kararı uyarınca Kurul'un bulgularının herhangi bir şüpheye yer vermeyecek şekilde (neredeyse) kesin olarak kanıtlanması gerekmektedir. İptal kararının temelinde Rekabet Kurulunun tespitlerinin kesin delillere değil, varsayımsal durumlar üzerine yapılan değerlendirmelere dayanması yatmaktadır.

Ankara 6. İdare Mahkemesinin kararı, Amerika Birleşik Devletleri ve Avrupa Birliği'nde genel olarak kabul edildiği ve uygulandığı üzere aşırı fiyat dosyalarında daha yüksek bir ispat standardının kabul edilmesi gerektiğini vurgulamaktadır. Nitekim bu sonuç, Rekabet Kurulunun emsal niteliğindeki kararları ile de kabul edilmektedir.2 Hele bir de çok taraflı dijital platformlar söz konusuysa aşırı fiyat nedeniyle hakim durumun kötüye kullanıldığının ispatı daha derin analizler ve kesin kanıtlar gerektirmektedir.

Yenilenen Sahibinden.com Soruşturması 

Rekabet Kurulu, İdare Mahkemesi tarafından iptal edilen kararının üzerine 27.02.2020 tarihinde Sahibinden.com'a tekrar soruşturma açtı. Kurul, 08.07.2021 tarihli ve 21-34/475-237 sayılı kısa kararı uyarınca Sahibinden.com'un hakim durumda olduğunu bir kez daha tespit etmekle birlikte ilgili yıllarda (2015 –2017) aşırı fiyatlama yapmak suretiyle hakim durumunu kötüye kullanmadığına oybirliği ile karar verdi.

Sonuç

Rekabet Kurulunun bir ihlal türü olarak aşırı fiyatlandırmayı bir nevi disiplin aracı olarak kullanma eğiliminde olduğu öne sürülebilecektir. Ne var ki Kurul'un bu yaklaşımının, İdare Mahkemesinin duvarına çarptığını görmekteyiz. Zira gerek İdare Mahkemesinin iptal kararı gerekse Rekabet Kurulunun güncel kararı, aşırı fiyat dosyalarında yüksek bir ispat standardının benimsenmesi gerektiğine işaret etmekte ve aşırı fiyatlandırma pratiklerine ilişkin değerlendirmelerin sağlam ve somut bulgulara dayanması gerektiğini teyit etmektedir. Çok taraflı dijital platformların kendine has özellikleri ve dinamik pazar yapısı, aşırı fiyat tespitine varılabilmesi için daha derin bir analizi gerekli kılmaktadır. Kurul'un fikir değiştirip aşırı fiyatlandırmanın söz konusu olmadığı sonucuna varmasındaki temelleri kısa kararından görememekteyiz (dinamik piyasa yapısının bir sonucu olup olmadığı veya ihlal türünün kendisinin ayrıksı yapısından kaynaklanıp kaynaklanmadığı gerekçeli karardan anlaşılacaktır). Ancak aşırı fiyatlandırma nedeniyle cezaya çarptırılan teşebbüslerin artık, yalnızca dijital platformlar açısından değil, geleneksel pazarlarda dahi kendilerini savunmak için daha sağlam argümanlarının bulunduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz.3

The content of this article is intended to provide a general guide to the subject matter. Specialist advice should be sought about your specific circumstances.