Bu bültenimizde 07 Eylül 2021 tarihli Resmi Gazete'de yayınlanan 08 Haziran 2021 tarihli Anayasa Mahkemesi kararını inceleyeceğiz. Söz konusu karar hem çarter sözleşmelerinde ve konişmentolarda bulunan yetki şartının yük ilgilileri açısından bağlayıcılığına hem de yetki yönünden tereddütte kalınan hallerde zamanaşımını kesmek adına yabancı mahkemelerde ayrı bir başvuru yapılmasının gerekliliğine ilişkin fikir vermektedir.

Karar konusu somut olayda; M. Sigorta A.Ş. 22 Şubat 2018 tarihinde Anayasa Mahkemesine mülkiyet hakkının ihlal edildiği iddiasıyla başvuruda bulunmuştur. Başvuruya konu olayda özetle;

  • Demir yükünün Türkiye'den İngiltere'ye deniz yoluyla taşıması yapılmış, yükün taşıma esnasında hasarlandığı iddia edilmiş, bu iddia doğrultusunda yük ilgilisi sigortalının zararı M. Sigorta A.Ş. tarafından tazmin edilmiştir.
  • M. Sigorta A.Ş., donatan aleyhine ödediği tutar sebebiyle rücu davası ikame etmiştir.
  • İlk derece mahkemesinde görülen itirazın iptali davasında donatan Davalı tarafından yapılan yetki ve tahkim itirazları, konişmentoda çarterpartiye yapılan atfın sadece navlun bedeli için olduğu, donatan ile gönderilenin alacağını temlik alan yükletene ödemeyi gerçekleştiren sigortacı arasındaki ilişkinin çarter partiye göre değil konşimentoya göre tayin edilmesi gerektiği, çarter parti veya fixture recap şartlarının çarter üstlenen ve çarterer arasında geçerli olacağı, tahkim şartının da çarteri üstlenen ile çarterer arasında geçerli olduğu gerekçeleriyle reddedilmiş, ve davanın kabulüne karar verilmiştir.
  • Davalı donatan temyiz başvurusunda bulunmuş ve akabinde temyiz başvurusunu inceleyen Yargıtay 11. Hukuk Dairesi, taşıyan ile gönderilen arasındaki hukuki ilişkide konşimento hükümlerinin, taşıyan ile taşıtan arasındaki hukuki ilişkide ise navlun sözleşmesi hükümlerinin bağlayıcı olduğunu düzenleyen 6762 sayılı mülga Kanun'un 1110. maddesi ve ayrıca taşıma sözleşmesinin 42. maddesinde tahkim şartının kararlaştırıldığı vurgulanarak tahkim şartının geçerli olduğunu belirtmiş ve 12 Temmuz 2017 tarihinde kararı bozmuştur. Karar gerekçesinde Yargıtay 11. Hukuk Dairesi ''çarter parti ile birlikte kullanılacağı'' ve ''Navlun 25/10/2010 tarihli çarter sözleşmesi uyarınca ödenecektir'' kayıtları yer alan konşimentonun arka yüzünde yer alan taşıma şartlarının 1. maddesinde ''Ön yüzde tarihi belirtilmiş olan çarter partinin tüm hüküm ve şartları,hak ve istisnaları, tabi olunan hukuk ve tahkim klozu da dahil olmak üzere bu suretle geçerli kılınmıştır'' şeklinde belirtilmiştir ve bu sebeplerle davanın tahkim şartı nedeniyle görev yönünden reddinin gerektiği işaret edilmiştir.
  • Yargıtay 11. Hukuk Dairesi'nin1 kararı akabinde, ilk derece mahkemesi bozma kararına uymuştur.
  • M. Sigorta A.Ş. yukarıdaki belirtilen davaya ilişkin nihai kararın hasarın meydana gelmesinden 7 yıl sonra verilmiş olmasının İngiliz hukuku gereğince alacağın zamanaşımına uğramasına sebebiyet verdiği ve bunun alacağın tahsil imkanını ortadan kaldırdığı ileri sürerek Anayasa Mahkemesi'ne başvuruda bulunmuştur.

Anayasa Mahkemesi 11. Daire'nin gerekçesinde belirttiği hususlara dikkat çekmiş ve mahkemelerin varmış olduğu sonucun açıkça keyfi olmadığı ve bariz bir takdir hatası içermediği sonucuna varmıştır. Ayrıca görevsizlik kararının uzun süre sonra verilmiş olmasının mülkiyet hakkının ihlali olarak değerlendirilemeyeceği belirtilmiş ve başvurucunun (M.Sigorta A.Ş.) görevsizlik kararından sonra zamanaşımını kesmek adına yabancı tahkim yargılamasına başvurabilecekken bu yola gitmediğinden sebep Anayasa Mahkemesi nezdindeki başvurusunu açıkça dayanaktan yoksun olduğu gerekçesi ile kabul etmemiştir.

Hepimizin malumları olduğu üzere yerel mahkemelerdeki yargılamalar uzun sürebilmektedir. Dolayısı ile gerek davaya hazırlık aşamasında gerekse de yargılama devam ederken özellikle yetkiye ilişkin tereddütler yaşanması halinde en azından zamanaşımını kesmek adına yabancı mahkemelerde ayrı bir dava açmayı düşünmek zamanaşımı yönünden hak kaybı yaşanmasının önüne geçebilecektir.

Yukarıda yer alan açıklamalarımız ışığında bir sorunuz, talebiniz veya daha fazla bilgi alma ihtiyacınız olması halinde "Esenyel & Partners" ekibi olarak sizlere yardımcı olmaktan mutluluk duyarız.

Footnote

1 Yargıtay 11. Hukuk Dairesi, E. 2015/12971 K.2017/240 T.12.01.2017

The content of this article is intended to provide a general guide to the subject matter. Specialist advice should be sought about your specific circumstances.