HMK 412/3 maddesi;

“Asıl sözleşmenin bir parçası hâline getirilmek amacıyla tahkim şartı içeren bir belgeye yollama yapılması hâlinde de tahkim sözleşmesi yapılmış sayılır.”

hükmünü amirdir. Salt bu hüküm, tahkim sözleşmesi yapmak için imzanın zorunlu bir unsur olmadığını ortaya koymaktadır.

Dr. Serhat Eskiyörük'ün Yargıtay Kararları ışığında temsilci vasıtası ile yapılan tahkim anlaşmalarında özel yetki aranması adlı eserinin 250.sayfasında;

“Geçerli bir tahkim anlaşmasının kurulmasındaki yazılı şekil şartının esnekliği, gerek New York Konvansiyonu 2.madde, gerekse de MTK ve HMK'daki düzenlemeler ışığında iç hukukumuzda kabul edilmektedir. Tahkim anlaşması için imza şartının bulunmadığı, taraflar arasındaki teatiler vasıtasıyla ve hatta zimni olarak kabul edilebileceği”

şeklinde tespitlere ulaşılmıştır. Bu tespitlere göre, tahkim anlaşmasına atıfla sözleşme kurulabilir, imza zorunlu bir unsur değildir.

İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13.Hukuk Dairesi'nin 2020/33 E., 2020/908 K. sayılı ve 21.09.2020 tarihli ilamı;

“tahkim anlaşmasının asıl sözleşmeden ayrı olarak yapılması şeklinde olduğu, ikinci yolun ise teati edilen mektup veya telgraflarla tahkim anlaşması yapılması olarak kabul edildiği, dolayısıyla sözü edilen ikinci yolda özellikle telgraf ve telekste olduğu gibi taraflardan birinin veya her ikisinin de imzasının bulunmayabileceği, buradan çıkan sonucun New York Konvansiyonunda tahkim anlaşması için belge aranmakla birlikte sözkonusu belgede tarafların imzasının bulunması şartı aranmamaktadır.Bu çerçevede tarafların sözleşmelerinde atıf yaptıkları genel işlem şartları veya standart sözleşmeler tahkim klozu içeriyorsa bunlara yapılan atıfla tahkim anlaşması yapılmış sayılacaktır”

şeklindedir. Bu karar uyarınca da, tahkim sözleşmesi için imza zorunlu bir unsur değildir, tarafların sözleşmede atıf yaptıkları genel işlem şartları tahkim şartı içeriyorsa, tahkim sözleşmesi geçerlidir.

İstanbul 17.Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2019/23 E., 2019/406 K. sayılı ve 09.10.2019 tarihli ilamı;

tahkim  klozunun konulması veya  tahkim anlaşmasının asıl sözleşmeden ayrı olarak yapılması şeklinde olduğu, ikinci yolun ise teati edilen mektup veya telgraflarla  tahkim anlaşması yapılması olarak kabul edildiği, dolayısıyla sözü edilen ikinci yolda özellikle telgraf ve telekste olduğu gibi taraflardan birinin veya her ikisinin de  imzasının bulunmayabileceği, buradan çıkan sonucun New York Konvansiyonunda  tahkim anlaşması için belge aranmakla birlikte sözkonusu belgede tarafların  imzasının  bulunması şartı aranmamaktadır. Bu çerçevede tarafların sözleşmelerinde atıf yaptıkları genel işlem şartları veya standart sözleşmeler  tahkim klozu içeriyorsa bunlara yapılan atıfla  tahkim anlaşması yapılmış sayılacaktır.”

şeklindedir. Bu kararda da tahkim sözleşmesi yapmak için imzanın zorunlu bir unsur olmadığı ifade edilmiştir.

Yargıtay 11.Hukuk Dairesi'nin 2012/6961 E., 2013/7612 K. sayılı ve 18.04.2013 tarihli ilamında;

“Asıl sözleşmenin bir parçası haline getirilmek amacıyla tahkim şartı içeren bir belgeye yollama yapılması halinde de tahkim sözleşmesinin yapılmış sayılması kabul edileceğinden”

şeklinde ibareye yer verilerek tahkim sözleşmesinin atıfla yapılabileceği açıkça ortaya konmuştur.

İstanbul 1.Fikri ve Sinai Haklar Hukuk Mahkemesi'nin 2018/444 E., 2019/312 K. sayılı ve 02.07.2019 tarihli ilamı;

“Taraflar arasında dosyaya fotokopileri sunulan 17.05.2012 tarihli Hasılat Karşılığı Arsa Satış Sözleşmesi ve sözleşmeye atıf yapan 04.09.2013 tarihli Ek Protokol ve 17.05.2012 tarihli Protokolün 5. maddesinde taraflar arasında ortaya çıkabilecek uyuşmazlıkların İstanbul üniversitesinden atanacak üç kişilik hakem heyeti ile çözümleneceği hükme bağlanmıştır. Taraflar arasındaki uyuşmazlıkların çözümünde hakem şartı kararlaştırıldığından, huzurdaki bu davaya bakmak mahkemenizin görevinde değildir.”

şeklindedir.

Yargıtay 19.Hukuk Dairesi'nin 2016/11920 E., 2017/6723 K. sayılı ve 09.10.2017 tarihli ilamı;

“tahkim içeren belgeye atıf yapılması halinde de tahkim sözleşmesi yapılmış sayılacağı ve davalı tarafından ilk itiraz olarak ileri sürüldüğü gerekçesiyle davanın davalılar...Ltd.Şti. ve ... yönünden tahkim dava şartı nedeniyle , davalı ...A.Ş yönünden davadan vazgeçildiğinden reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir…Usul ve yasaya uygun hükmün ONANMASINA”

şeklindedir.

İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13.Hukuk Dairesi'nin 2020/33 E., 2020/908 K. sayılı ve 21.09.2020 tarihli ilamı;

“Nitekim, asıl sözleşmenin bir parçası haline getirmek amacıyla tahkim şartını içeren bir belgeye yollama yapılması halinde tahkim sözleşmesinin yapılmış sayılacağı 4686 sayılı Milletlerarası Tahkim Kanunun 4/2.maddesinde de kabul edilmiş olduğundan somut olay açısından bakıldığında 18/03/2016 tarihli bağlama özetinde ve bu özette atıf yapılan ... çarter parti formunda yer alan tahkim klozunun New York Konvansiyonu kapsamında geçerli olduğu değerlendirilmiştir.” 

şeklindedir.

İstanbul 17.Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2019/23 E., 2019/406 K. sayılı ve 09.10.2019 tarihli ilamı;

“Tarafların sözleşmelerinde atıf yaptıkları genel işlem şartları veya standart sözleşmeler tahkim klozu içeriyorsa bunlara yapılan atıfla tahkim anlaşması yapılmış sayılacaktır (..., Milletlerarası Deniz Ticareti alanında Incorporation yoluyla yapılan tahkim anlaşmaları, İstanbul 2004)”

şeklindedir.

Prof.Dr. Nuray Ekşi'nin HMK'da Tahkim adlı eserinin 103.sayfasında;

“Herhangi bir belgenin taraflar arasındaki sözleşmenin eki veya bir parçası haline getirilmesi yöntemi olarak ifade edilen “incorporation” milletlerarası tahkim alanında da etkili olmuş; tahkim yargılamasına gitme hususunda tarafların iradelerini ortaya koydukları “müstakil tahkim sözleşmesi” veya asıl sözleşmeye konulan “tahkim şartı” yoluyla tahkim sözleşmesi yapılmasına yeni bir yöntem eklenmiştir”

şeklinde tepitlere yer vererek atıf yolu ile tahkim sözleşmesinin kuralabileceği ifade edilmiştir.

Dr. Fatih Aydemir'in Türk Hukukunda Tahkim Sözleşmesi adlı eserinin 214.sayfasında;

“Milletlerarası bir ticari sözleşmeyi imzalayan tacirlerin, bu sözleşmede atıf yapılan bütün hususları inceleyerek içeriği hakkında bilgi sahibi olmaları ve bunlara rıza göstermeleri halinde sözleşmeyi imzalamaları asıl olduğu için, atıfta bulunulan belgede mevcut olan bütün kayıtların bu arada da varsa tahkim kaydının da tarafları bağlayacağının kabulü gerekir”

şeklinde tespitlere yer vermiştir. 

Prof.Dr. Sibel Özel'in Yabancı Hakem Kararlarının Tenfizine Engel Durum: Tahkim Sözleşmesi'nin Geçersiz Olması adlı eserinin 308.sayfasında;

“Tahkim sözleşmesinin yazılı olarak yapılması koşulu bazı özel durumların bu bağlamda el alınmasını gerektirmektedir. Bunlardan ilki genel işlem şartlarına yapılan atıftır. Taraflar yaptıkları bir sözleşmede genel işlem şartlarına atıf yapmışlarsa, ..o şartlarda yer alan tahkim klozu da sözleşmenin bir parçası olarak yazılılık koşulunu gerçekleştirmiş olur”

şeklindedir.

The content of this article is intended to provide a general guide to the subject matter. Specialist advice should be sought about your specific circumstances.