ÖZET

Şirketler sürdürülebilir büyümeyi sağlamak amacıyla, çalışanlarının aidiyet duygusunu artırabilmek,  verimli çalışma ortamını sağlamakla birlikte reklam, pazarlama ve sosyal sorumluluk projeleri  kapsamında etkinlikler gerçekleştirebilmek amacıyla çeşitli mecralarda kullanılmak üzere hediye çeki  dağıtımı yapabilmektedirler. Sosyal yardım amacıyla gerçekleştirilen hediye çeki dağıtımı ile personele  verilen hediye çeklerinin vergi mevzuatı açısından değerlendirilmesi farklılık arz etmektedir. Şirketlerin  farklı mahiyette olan hediye çeklerinin dağıtılmasına dair değerlendirmeler bu yazının konusunu teşkil  etmektedir.

Anahtar Kelimeler: Hediye Çeki, Bağış ve  Yardım, Gelir Vergisi, Ücret, Katma Değer Vergisi.

GİRİŞ

Şirketler bayram, yılbaşı ve diğer özel günlerde çalışanlarına verilmek amacıyla, çeşitli  mecralarda kullanılmak üzere satın aldıkları  hediye çekleriyle çalışanların herhangi bir bedel ödemeden alışveriş yapmalarını sağlamaktadırlar. Bununla birlikte, sosyal sorumluluk  amacıyla, yine dağıtıma konu hediye çeklerinin,  yardıma muhtaç kişilere ulaştırılması da sıklıkla  görülen uygulamalardan birisidir. Gerek personele verilen gerekse yardım amacıyla kurumlar  vergisi mükelleflerince dağıtılan hediye çeklerinin vergi mevzuatı açısından değerlendirilmesi  bu yazımızın konusunu oluşturmaktadır.

  1. DAĞITIMA KONU HEDİYE ÇEKLERİNİN SATIN ALINMASINDA KDV UYGULAMASI

3065 sayılı Katma Değer Kanunu (“KDVK”)'nun 1/1 maddesinde, “Türkiye'de yapılan  ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti  kapsamındaki mal teslimleri ve hizmet ifaları” ifadesiyle katma değer vergisi (“KDV”)ne tabi işlemler belirtilmiştir. Aynı Kanun'un 2/1. maddesinde, ¨Bir mal üzerindeki tasarruf hakkının malik  veya onun adına hareket edenlerce alıcıya veya adına  hareket edenlere devredilmesidir. Bir malın alıcı veya  onun adına hareket edenlerin gösterdiği yere veya kişilere tevdii teslim hükmündedir.” ifadesiyle teslimin  tanımı yapılmıştır. Öte yandan bahse konu Kanun'un 10/1 maddesinde, “Mal teslimi ve hizmet  ifası hallerinde, malın teslimi veya hizmetin yapılması” 10/2 maddesinde ise, “Malın tesliminden veya hizmetin yapılmasından önce fatura veya benzeri belgeler  verilmesi hallerinde, bu belgelerde gösterilen miktarla  sınırlı olmak üzere fatura veya benzeri belgelerin düzenlenmesi,” ifadeleri yer almaktadır.

213 sayılı Vergi Usul Kanunu (“VUK”)'nun  229. maddesinde, “Fatura, satılan emtia veya yapılan iş karşılığında müşterinin borçlandığı meblağı göstermek üzere emtiayı satan veya işi yapan tüccar tarafından müşteriye verilen ticari vesikadır.” ifadesiyle  faturanın tarifi açıkça belirtilmiştir.

Hediye çeki, hamiline üzerinde yazılı tutar kadar alışveriş yapma imkânı sağlayan bir  ödeme aracıdır. Şirketlerin genel olarak hediye çeklerine dair uygulamaları, alışveriş yapılacak şirketlerden hediye çeki tutarında fatura  düzenlenmesi suretiyle ilgili tutarın kayıtlara  alınması yönündedir. Ancak bu yöntemle hediye çeklerinin şirket kayıtlarına alınmasının  doğru bir yol olmadığını değerlendirmekteyiz.  Kanaatimizce, hediye çekinin, alışveriş yapılacak olan şirket tarafından alım yapan şirkete  herhangi bir mal teslimi veya hizmet ifası gerekleştiğinden bahsetmek mümkün olmamaktadır. Bu sebepten belirtilen kanun hükümleri  uyarınca, hediye çeklerinin alımında KDV'ye  tabi bir işlem bulunmamaktadır. Diğer taraftan, KDV yönünden vergiyi doğuran olay hediye  çeki ile alışveriş yapılması ile gerçekleştiğinden  faturanın da bu işlem neticesinde düzenlenmesi  gerekmektedir.

Henüz gerçekleşmiş bir mal satışı ya da hizmet ifası olmadığından hediye çekini satan işletme açısından hediye çeki satışı işleminde fatura düzenlenmesine gerek bulunmamaktadır.  Hediye çekinin teslimi anında, tevsik edici belge olarak dekont kullanılması uygun bir yöntem  olabilecektir. Dolayısıyla hediye çekinin satın  alınması aşamasında düzenlenecek olan olası  faturada KDV gösteriminde bulunulmayacaktır. Hediye çekinin kullanımı sırasında ibrazı ile  gerçekleşecek teslim ve hizmetlerde, ilgili mal  veya hizmetin KDV oranı uygulanacaktır.

  1. HEDİYE ÇEKLERİNİN ŞİRKET PERSONELİNE DAĞITILMASI

Gelir Vergisi Kanunu'nun 61. maddesinde,  “Ücret işverene tabi ve belirli bir işyerine bağlı olarak  çalışanlara hizmet karşılığı verilen para ve ayınlar ile  sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaatlerdir1 .”  hükmü yer almaktadır.

Hediye çekleri, üzerinde bir bedelin olduğu  ve kullanıcısına bu bedel karşılığında ilgili mal  veya hizmeti satın alma hakkı doğuran belge  olduğundan personele dağıtılan hediye çeklerinin mahiyeti de ücret olarak ele alınmalıdır.  Bununla beraber, personele verilecek olan hediye çeklerinin para yerine kullanılabileceği, bu  çeklerin kullanılması öngörülen mağaza, market vs. den alışveriş yapılabileceği düşünülürse  hediye çeklerinin ayni yardım olarak değerlendirilmesi gerektiği açıktır.

Belirtilen hususlar gereğince personele dağıtılan hediye çeklerinin, KDV dahil tutarının  brütleştirilmek suretiyle gelir vergisi tevkifatına ve damga vergisine tabi tutulması gerekmekte olup söz konusu hediye çeklerinin SGK primkesintisine tabi tutulmaması gerektiği değerlendirilmelidir.

  1. HEDİYE ÇEKLERİNİN SOSYAL SORUMLULUK KAPSAMINDA YARDIMA MUHTAÇ KİŞİLERE VERİLMESİ

Şirketler sosyal sorumluluk kapsamında  zaman zaman yardıma muhtaç kişilere hediye  çeki vermek suretiyle destek olabilmektedirler.  Bu kapsamda verilen hediye çeklerinin çalışanlara verilen hediye çeklerinden ücret olarak  değerlendirilme noktasında farklılık arz ettiği  açıktır.

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu'nda  kurumlar vergisi matrahının tespitinde; kurumlar vergisi beyannamesi üzerinde ayrıca  gösterilmek şartıyla, kurum kazancından yapılabilecek indirimlerin yer aldığı “Diğer İndirimler” başlıklı 10'uncu maddesinin birinci  fıkrasının c bendinde, “Genel ve özel bütçeli kamu  idarelerine, il özel idarelerine, belediyelere ve köylere,  Cumhurbaşkanınca vergi muafiyeti tanınan vakıflara ve kamu yararına çalışan dernekler ile bilimsel  araştırma ve geliştirme faaliyetinde bulunan kurum  ve kuruluşlara makbuz karşılığında yapılan bağış ve  yardımların toplamının o yıla ait kurum kazancının  % 5'ine kadar olan kısmı.” da indirimler arasında  sayılmıştır.

Hediye çeklerinin şirketler tarafından yardıma muhtaç kişilere dağıtılması durumunda,  dağıtıma konu hediye çeklerinin bağış ve yardım olarak değerlendirilmesi gerekmekte olup  bu durumda Kurumlar Vergisi Kanunu'nun 10.  maddesinde belirtilen şartlar sağlanmadığı  hallerde KDV dahil tutarın ticari kazancın tespitinde ilave kalem olarak dikkate alınmasının  uygun olacağını değerlendirmekteyiz.

SONUÇ

Son yıllarda sıkça tanık olduğumuz hediye  çeklerinin muhasebe kayıtlarına alınması, kullanım amacına göre farklılık arz etmektedir.  Şirketlerin personeline verdikleri hediye çeklerinin, hediye çeki alınan şirket tarafından de-kont düzenlenmesi suretiyle kayıtlara alınması  uygun olacaktır. Hediye çekinin çalışana verilmesi durumunda, ilgili tutarın ücretin bir unsuru olarak değerlendirilmesi ve brütleştirilmek  suretiyle gelir vergisi tevkifatına ve damga vergisine tabi tutulması gerektiğini ancak brütleştirilen bahse konu ödemelerin SGK prim kesintisine tabi olmayacağını değerlendirmekteyiz.  Hediye çeklerinin yardımına muhtaç kişilere  dağıtılması durumunda ise, Kurumlar Vergisi  Kanunu'nun 10. maddesinde belirtilen şartların  sağlanmaması halinde KDV dahil tutarın, kurum kazancının tespitinde ilave kalem olarak  dikkate alması uygun olacaktır.

Footnotes

  1. 193 Sayılı Gelir Vergisi Kanunu 61. Madde

The content of this article is intended to provide a general guide to the subject matter. Specialist advice should be sought about your specific circumstances.