Kitle turizminin talepler kapsamında gelişmesi ve popüler olması, paket turlara olan talebi artırmış ve bu doğrultuda da paket turlar, turizm sektöründe oldukça önemli bir yere sahip olmuştur. Turizmin temelinde, seyahat etmek istek ve arzusu yatmaktadır. Eskiden lüks ihtiyaçlar sınıfında yer alan turizm, günümüzde zorunlu ihtiyaçlar sınıfında gösterilmektedir. Çalışma hayatının yüklemiş olduğu ağır sorumluluktan ve günlük yaşamın stresinden uzaklaşabilmek için milyonlarca insan, her yıl seyahat etmektedir. Aynı zamanda değişik yerler görerek, kültürünü ve bakış açısını geliştirmek gibi amaçlar da turizm olgusunun temelini oluşturmaktadır. Günümüzde tatil imkânlarının, refah düzeyinin artması, çalışma hayatının sınırlarının belirlenmesi, ulaşım imkânlarının gelişmesi ve ülkeler arası sınırların azalması gibi sebepler, seyahat etme arzusunu her geçen gün tetiklemektedir.

Ulusal ve uluslararası bir kriz haline gelmiş olan koronavirüs (Covid-19) salgınının zarar verdiği en önemli sektörlerden birisi de şüphesiz ki turizm sektörüdür. Zira koronavirüsün kamu sağlığını ciddi derecede etkilemesi nedeniyle, seyahat özgürlüğü elimizden alınmıştır. Seyahat Hakkı Anayasamızda dahi güvence altına alınan haklar olup tüm bireylerin yurt içinde ve dışında eğitim, sağlık, gezi, turizm, dini ziyaretler ve diğer nedenlerle kullandıkları vazgeçilemez ve engellenemez bir temel insan hakkıdır. Anayasamız ile güvence altına alınan bu özgürlük, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinde de düzenlenmiştir. Bu haliyle seyahat hakkının devredilemez ve vazgeçilemez bir hak olduğu gerek ulusal gerekse uluslararası hukuk kurallarında hüküm altına alınmıştır.

Paket tur sözleşmelerinin var olabilmesi için ulaştırma ve konaklama hizmetlerinin birlikte sunulması veya bunların en az biri ile ve bu hizmetlerden bağımsız olan başka bir turizm hizmetlerinin bir araya gelmesi gerekmektedir, ayrıca sözleşme süresinin en az yirmi dört saati geçmesi ya da gecelik konaklamayı içermesi gerekmektedir. Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un (TKHK) 51. Maddesinde de bu doğrultuda bir tanım yapılmıştır. Hükme göre: Paket tur sözleşmesi, paket tur düzenleyicileri veya aracıları tarafından ulaştırma, konaklama, ulaştırma ve konaklama hizmetlerine bağlı olmayan başka turizm hizmetlerinden en az ikisinin birlikte, her şeyin dâhil olduğu fiyatla satıldığı veya satımının vaat edildiği ve hizmetin yirmi dört saatten uzun bir süreyi kapsadığı veya gecelik konaklamayı içerdiği sözleşmelerdir. Paket Tur Sözleşmeleri Yönetmeliği 4/f bendinde de benzer şekilde bir tanım yapılmaktadır. Kanun ve yönetmelikte yer alan tanım dikkate alındığında, Paket Tur sözleşmesinin unsurlarını; edimlerin bütünlüğü, asli edimlerin birbiriyle birleşimi, fiyat ve süre olarak sınıflandırmak doğru olacaktır.

Paket Tur Sözleşmelerinin taraflarını; seyahat düzenleyenin sunmuş olduğu hizmetlerden yararlanan ve bu hizmetler karşılığında da seyahat düzenleyene belirli bir ücret ödeme yükümlülüğü altına giren kimse ve kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla tüketiciye hizmet sunan ya da hizmet sunanın adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler oluşturmaktadır. Dolayısıyla paket tur sözleşmesinin tarafını sadece gerçek kişiler değil; bir mal veya hizmeti, ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan tüzel kişiler de oluşturmaktadır.

Sözleşme, tarafların karşılıklı irade beyanları ile kurulan bir hukuki işlemdir. Paket Tur sözleşmesinin kurulabilmesi için; öneri ve kabulün yani iki tarafın iradelerinin karşılıklı, birbirine uygun olması gerekmektedir. Sözleşme ise; sözleşme akdetme yetkisine sahip gerçek ve tüzel kişilerce Sözleşme, tarafların karşılıklı irade beyanları ile kurulan bir hukuki işlemdir. Paket Tur sözleşmesinin kurulabilmesi için; öneri ve kabulün yani iki tarafın iradelerinin karşılıklı, birbirine uygun olması gerekmektedir. Sözleşme ise; sözleşme akdetme yetkisine sahip gerçek ve tüzel kişilerce düzenlenebilmekte, TKHK.'nun m. 4/1 bendine göre ise yazılı yapılabilmektedir. Paket Tur Sözleşmesinde; taraflar, sözleşme özgürlüğü çerçevesinde yasaya ve ahlaka aykırı olmamak kaydıyla çeşitli haklar ve borçlar belirleyebilirler. Seyahat düzenleyen; sözleşmenin bir bütün olarak düzenlenmiş olması dolayısıyla bazı bireysel edimlerin ifasını yerine getirerek borcundan kurtulamaz. Seyahat edimleri, bir bütün halinde ve birbirini tamamlar şekilde ifa edilmelidir. Seyahate katılanın ise; birtakım esas borçları olduğu gibi yan borçları da mevcuttur. Yan borç kapsamında katılanın sözleşmenin amacına uygun davranması gerekmektedir. Seyahate katılanın üzerine düşen yükümleri yerine getirmemesi durumunda sorumlulukları doğacaktır. Seyahat sözleşmesinde belirlenen esaslardan borçların ve borçların yerine getirilme biçimlerinin neler olduğu çıkartılamıyorsa şartların tümü iyi niyet kurallarına göre belirlenecektir.

Paket Tur sözleşmelerinde iki taraf açısından geçerli olan fesih hakkı ve sözleşmeyi kendiliğinden sona erdiren sebepler arasında; mücbir sebep, beklenmeyen hal ve olağanüstü hal bulunmaktadır. Burada önemli olan, bu kavramlardan ne anlaşılacağıdır. TKHK'da ve Yönetmelikte, Paket Tur sözleşmelerine özgü mücbir sebep tanımlanmamışsa da genel olarak mücbir sebebin tanımı şu şekilde yapılmaktadır; "en yüksek derecede özenin gösterilmesi halinde bile önlenemeyecek, önceden kestirilemeyecek, doğadan veya üçüncü kişilerden yani dışarıdan kaynaklanan, borçlunun işiyle ve işletmesiyle ilgisi olmayan, onun etki alanının dışından kaynaklanan olay". Bir olayın mücbir sebep sayılabilmesi için zorunlu ve/veya zorlayıcı bir olayın gerçekleşmiş olması gerekmektedir. Bu olay, doğal, sosyal, hukuki olabileceği gibi insan faktörüne bağlı bir davranış da olabilir. Diğer yandan, zarar veren olay ile olayın meydana geldiği işletme arasında bir bağlantı olmamalı, mücbir sebep kaçınılmaz olmalı ve mücbir sebep ile sözleşmenin ihlali arasında uygun illiyet bağı bulunmalıdır.

COVİD-19 SALGINI MÜCBİR SEBEP MİDİR?

Çin'de ortaya çıkan ve tüm dünyaya yayılan COVID-19 virüsü, tam anlamıyla bir global tehdit haline gelmiş ve Dünya Sağlık Örgütü (WHO) tarafından salgın olarak nitelendirilmiştir. Bu nitelendirmenin sonucu olarak ise yaşanılan olağanüstü durum, Dünya Sağlık Örgütünce kamu sağlığının tehdidi (pandemi) olarak ilan edilmiştir. Tüm dünyada gündem haline gelen bu salgın ile yalnızca günlük hayatımız değil, uluslararası ticari hayat da etkilenmektedir. Salgın ile mücadele kapsamında alınan önlemler üretim, lojistik ve uluslararası tedarik zincirleri yanında turizmin de ciddi derece etkilenmesine sebep olmuştur.

Paket Tur Sözleşmeleri Yönetmeliğinin 14/1-c fıkrasında mücbir sebep durumu, tüketiciyi sorumluluktan kurtaran sebepler arasında sayılmakta, TKHK tüketicinin sağlığını ve korunmasını önceleyen amaç ve kapsam düzenlemesinden de aynı sonuca ulaşılabilmektedir. Dolayısıyla Paket Tur sözleşmelerinde; seyahat eden tüketiciler için sağlık konusunda haklı bir çekince doğmuş olup birçok tüketici, koronavirüs salgını sebebiyle yurt dışı ve yurt içinde yapmış olduğu seyahat planlarını iptal etmeye çalışmaktadır. Gelinen nokta ve salgının ciddi etkileri karşısında, havayolu şirketleri ve konaklama tesisleri iptal konusunda gerekli esnekliği tüketicilere göstermekte, Paket Turu iptal etmek ya da ileri bir tarihe ertelemek için ise tüketiciye seçimlik hak tanınmaktadır. Zira, içinde bulunulan süreç sadece pandemi olarak kalmamakta Anayasa ile koruma altına alınan ulaşım ve seyahat gibi hakların dahi sınırlandırıldığı olağanüstü bir süreç olarak tarihe geçmektedir. Belirtilenler kapsamında ise, Covid-19 salgınının; hem hukuki düzenlemeler hem de geçmiş yıllarda gerçekleşen diğer salgın hastalıklar zamanında alınan yargı kararları dikkate alınarak, sözleşme konusu edimlerin ifasının imkansız hale gelmesi sebebiyle mücbir sebep olarak değerlendirilmesi doğru olacaktır.

COVİD-19 SALGINI KAPSAMINDA PAKET TUR SÖZLEŞMELERİ NASIL FESHEDİLİR?

Türk Borçlar Kanunu'nun 136. Maddesine göre; tarafların, aralarında kurmuş oldukları hukuki ilişkinin şartlarına uygun olarak borçlarını ifa etmeleri gerekmektedir. Bu kapsamda borcunu ifa etmeyerek alacaklının zararına sebep olan borçlu, bu zararı gidermekle yükümlüdür. Bir borcun imkansız hale gelmesinde ise belirtilen kurala bir istisna yaratılarak, borçlunun ifanın kendisine yüklenemeyecek bir sebeple yerine getirilemeyeceğini ispatlaması halinde alacaklıya olan tazminat borcundan kurtulacağı ve sözleşmenin sona ereceği düzenlenmektedir

Dünya Sağlık Örgütü'nün koronavirüsü küresel salgın olarak ilan etmesi ve tüm dünyayı etkisi altına alması, idare tarafından yapılan bildirilerde halka zorunlu olmadıkça sokağa çıkılmamasının tavsiye edilmesi, birçok ülkeyle sınırların kapatılması, karantina uygulamalarının getirilmesi gibi sebepler birlikte değerlendirildiğinde, paket tur sözleşmelerinde, borcun ifasının sürekli olarak imkânsız hale geldiğinin kabulü gerekir. Bu kapsamda da TBK 136. maddesi gereğince paket tur sözleşmeleri kendiliğinden sona erecektir.

Salgının yaratmış olduğu mağduriyet tüketiciler kadar seyahat düzenleyenleri de mağdur etmiş ve Ticaret Bakanlığı'nın paket tur sözleşmesi yönetmeliğine geçici madde eklemek suretiyle yaptığı değişiklik, 15 Mayıs 2020 tarihi ile Resmi Gazete de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Yönetmelikte yapılan bu değişiklikle birlikte, Yönetmeliğe geçici maddeler ekleyen Ticaret Bakanlığı, sözleşmelerin feshinden doğan bedel iadelerinin 14 gün içerisinde yapılması kuralına istisna tanımıştır. Bu kapsamda; Covid-19 salgını nedeniyle 05/02/2020 tarihinden itibaren ifası öngörülen ve hava yolu ile ulaştırma içeren paket tur sözleşmelerine ilişkin bedel iadelerinde tüketicilere; ödemiş olduğu bedelin, ödenmesi zorunlu vergi, harç ve benzeri yasal yükümlülüklerden doğan masraflar hariç olmak üzere fesih bildiriminin paket tur düzenleyicisi veya aracısına ulaşmasından itibaren on dört gün içerisinde veya katılımcıların bilgilendirilmesi ve açık onaylarının alınması koşuluyla uçuş yasağı kalktıktan sonraki altmışıncı günü izleyen on dört gün içerisinde ödenmesine ilişkin seçme hakkı tanınmıştır. Geçici 1. madde kapsamında tüketicilere tanınan iş bu seçme hakkının hangisinin tercih edildiğine ilişkin yazılı olarak veya kalıcı veri saklayıcısı ile bilgilendirilmesi ve onayının alınmasında ispat yükünün paket tur düzenleyicisi veya aracısına ait olduğu da madde devamında yer almaktadır.

The content of this article is intended to provide a general guide to the subject matter. Specialist advice should be sought about your specific circumstances.