ÖZET : İnternetin ticaret hayatına dahil olması sonucu dünya çapında klasik alıcı-satıcı ilişkileri değişmekte ve sanal ortama taşınmaktadır. Fiziken yan yana olmayan alıcı ve satıcı B2B, B2C, C2C, B2G ve G2C iş modelleriyle buluşmaktadır. Şüphesiz tüm bu iş modellerinde aktörlerin farklılığı ve birbirilerine karşı konumları gereği aynı kanun hükümleri uygulanmayacaktır.

1. Elektronik Ticaretin Tanımı ve Pazar Payı 

E-Ticaret, Elektronik Ticaretin Düzenlenmesi Hakkında Kanun'un Tanımlar başlıklı 2.maddesinde “Fiziki olarak karşı karşıya gelmeksizin, elektronik ortamda gerçekleştirilen çevrimiçi iktisadi ve ticari her türü faaliyet” olarak tanımlanmıştır.

Hızla gelişen teknoloji ve bu teknolojinin ticarete açtığı küresel pazar sürekli gelişme halindedir. 2014te dünya çapında 1.3 trilyon Dolar pazar hacmine sahip olan e-ticaret, 2018'de 2.8 trilyon Dolar olurken; beklentiler 2021 yılında bu rakamın 3.9 trilyon dolar düzeyine çıkacağı yönündedir. Türkiye ise, e-ticaret'in çok hızlı büyüdüğü ülkelerden biridir. Öyle ki, 2013 yılında sadece 14 milyar TL olan e-ticaret pazar büyüklüğü 2017'de 42.2 milyar TL'ye, 2018'de ise 59.9 milyar TL'ye yükselmiş durumdadır. E-Ticaret özellikle kolaylık ve ucuzluk sebebiyle, ayrıyeten güven kazanmasıyla ekonominin yapısını değiştirmeye devam etmektedir.

2. E-Ticaret'te İş Modelleri ve Uygulanacak Kanunlar

Sadece işletmeden tüketiciye perakende mal ve hizmet satımı olarak anlaşılsa da, e-ticaret çok farklı aktörlerin dahil olmasıyla çok farklı iş modellerinden oluşuyor ve hukuken bu modellere uygulanacak hükümler de farklılaşıyor. Bu sebeple bu iş modellerinin ve uygulanacak hukukun bilinmesi önem taşıyor.

E-Ticaret hukukunda temel ve en büyük 5 iş modelinden söz edebiliriz. Bunlar B2B(Business to Business), B2C(Business to Customer), C2C(Customer to Customer), B2G (Business to Government) ve G2C (Government to Customer) olarak sıralanabilir.

B2B, bütün dünyada açık ya da kapalı bir ağ yapısı kullanarak tedarikçilerden mal sipariş edilmesi, ödeme yapılması ve fatura alınması faaliyetlerini içerir. Alibaba.com bu modelin tipik bir örneğidir. Ulusal çapta bu modele iki tarafın da tacir olması ve faaliyetin ticari iş olması, en önemlisi de bu platformların ticari işletme odaklı olmaları nedeniyle Ticaret Kanunu, Borçlar Kanunu, ETDHK uygulanacaktır.

B2C, en yaygın iş modelidir. İşletmelerin tüketicilere sunduğu hizmetleri ve toptan-perakende mal satış faaliyetini kapsar. Nesine.com, tatil.com, trendyol.com gibi e-ticaret siteleri en bilindik örneklerdir. TTK 19/2'de “Taraflardan yalnız biri için ticari iş niteliğinde olan sözleşmeler, kanunda aksine hüküm bulunmadıkça, diğeri için de ticari iş sayılır” şeklindeki hüküm, özel hüküm bulunduğu için uygulanmayacaktır. İşletme ve tüketiciyi karşı karşıya getirdiği için tüketici hukuku ile ilgili özel hükümler uygulanacaktır. Burada yine ETDHK ve Türk Borçlar Kanunu, Kişisel Verilerin Korunması Kanunu uygulanmakla birlikte, Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun bu iş modelinde uygulanacak esas kanundur. Ayrıyeten, ticari hayatta fiziken bir araya gelen tüketici-satıcı pozisyonunda dahi TKHK'nın tüketiciye sağladığı avantajlar ve haklar düşünülürse; tüketicinin ürünü ancak satıcının göstermek istediği şekilde gördüğü e-ticarette TKHK'nın daha çok uygulama alanı bulacağı açıktır. Uluslararası arenada ise özellikle 2000/31 sayılı AB Elektronik Ticaret Direktifi, 1996 tarihli UNCITRAL Model Elektronik Ticaret Kanunu ve GDPR uygulanabilecektir. Yine aynı zamanda 2011/83/EU sayılı Tüketici Hakları Direktifi ve BM Evrensel Tüketici Hakları Beyannamesi rol oynayabilecektir.

C2C, Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un “Tanımlar” başlıklı 3/1-K hükmünde “Ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişi” olarak tanımlanmış tüketiciler arasında yapılan satım işlemlerini açıklayan iş modelidir. Özellikle LetGo en tipik örneğidir. Bu modelde iki taraf da tüketici olduğundan ve mesleki/ticari amaç bulunmadığından Borçlar Kanunu ve ETDHK hükümleri uygulanacaktır. Süreklilik unsuru bulunmadığından bu satış işlemlerine TTK hükümlerinin uygulanması doğru değildir, zira arızi satışlar TTK kapsamında yer almaz. Kullanıcıların o platformda satış yapmayı meslek haline getirmiş olması, iş modelini değiştirmemektedir. Modeli belirleyen, hangi statüdeki kişilerin platforma dahil olabileceğini ve işlem gerçekleştirebileceğini belirleyen platformdur. Kötü niyetli satıcıların tespiti, “aracı hizmet sağlayıcı” olması sebebiyle platforma ait değildir. Ancak şikayet üstüne gereken yapılabilir.

B2G ve G2C ise günümüzde 5 büyük iş modeli içinde en düşük paya sahip 2 iş modelidir. B2G'ye kamu ihalelerinin internette yayınlanması ve firmaların elektronik ortamda teklif vermeleri örnek gösterilebilir. Ülkemizde bu konu çok yeni olup Ticaret Bakanlığı bünyesindeki eihale.gov.tr kapsamında faaliyet gösterir. Elbette ki Kamu İhale Kanunu gibi devletin mal hizmet alımında uygulaması zorunlu yasalar bu modele egemendir. Ancak ETDHK, TBK, TTK da bu alanda yer bulur. G2C ise devletin vatandaşlara online olarak sunduğu mal ve hizmet satışlarını kapsamaktadır. Bu bakımdan Sosyal Güvenlik primleri, internetten vergi ödeme gibi faaliyetler bu kapsamda değerlendirilebilir. Kamu hizmeti olması nedeniyle İdare Hukuku kurallarının uygulanması yerinde olacaktır.

Elbette ki e-ticaret iş modelleri sadece B2C, C2C, B2B, G2C ve B2G'den ibaret değildir. G2B, C2G gibi modeller de söz konusu olabilir. Ancak bu modellerin gerek kayda değer bir pazarları gerekse bazı ülkelerde varlıkları bile olmamasından kaynaklı olarak söz edilmemiştir.

The content of this article is intended to provide a general guide to the subject matter. Specialist advice should be sought about your specific circumstances.