ÖZET

Kişiler arası iletişim ve etkileşimin doruk noktasına ulaştığı 21. yüzyıl, daha önce görülmemiş teknolojilerin ortaya çıktığı ve bu kapsamda bugüne kadar süregelen birçok iş görme şeklinin yerine her gün başka bir iş görme şeklinin benimsendiği bir dönem olmaktadır. 1990'ların ortalarından itibaren, anlık mesajlaşmalar, e-posta, VoIP, video görüşmeler ve tartışma forumlarıyla, bloglarıyla, sosyal ağlarıyla ve online alışveriş siteleriyle gelen world wide web (bilinen adıyla internet), kültürümüzde ve toplumumuzda bir devrim yaratmış ve gelinen noktada, "blokzincir" olarak isimlendirilen ve 2008 yılında Satoshi Nakamoto tarafından tohumları ortaya atılan teknolojinin hayatımıza girişine aracılık etmiştir. Kişilerin daha önce görülmemiş hızda ve anonimlikte birçok farklı işlem yapabilmesini sağlayan bu teknolojinin, hukukun regülasyon şemsiyesi altından kaçabileceğine dair birçok yaklaşım olsa da interneti dahi zamanla regüle etmeyi başarabilmiş egemen güçlerin, blokzincir teknolojisini de hukukun bu şemsiyesinden ari tutmaları düşünülemezdir. Birden fazla ülkeyi aynı anda ilgilendiren böylesi bir konuya dair ulusal yaklaşımların derlenmeye çalışıldığı bu yazı dizisinin ilk bölümü olan bu çalışma içerisinde blokzincir teknolojisi, kripto varlıklar ve kripto paraların hukuki niteliği ile bu alanların regüle edilebilirliği üzerine değerlendirmelerde bulunulmaktadır.

Anahtar Kelimeler: Blokzincir, Kripto Varlık, Kripto Para, Bitcoin, Hukuki Nitelik.

GİRİŞ

Blokzincir teknolojisi ve kripto varlıklar bilişim, ekonomi, hukuk gibi pek çok farklı disiplini ilgilendiren ve bu disiplinler içerisinde de farklı nosyonlara temas eden kavramlardır. Bu kavramların birden fazla disiplini ilgilendiriyor olması blokzincir teknolojisinin kendi içerisinde sahip olduğu fonksiyonların sınırlandırılmasının mümkün olmamasından ve aslen herhangi merkezi bir otorite tarafından yönlendirilmiyor olmasından ileri gelmektedir.

Kripto varlıkların hukuki düzenlemeler kapsamında koruma altına alınması ve kripto varlıklar özelinde gerçekleştirilecek işlemlere dair usul ve esasların belirlenebilmesi, blokzincir teknolojisinin ve kripto varlıkların özünde ne oldukları, teknik yapıları, nitelikleri ve bu teknolojilerin doğurabileceği sonuçların dikkate alınması yoluyla anılan kavramlar hakkında ayrıntılı bilgi sahibi olunmasına bağlıdır.

Kripto varlıkları ve blokzincir teknolojisini hukuki düzenlemelerin kapsamına dahil etme ve kıyas yoluyla da olsa bunlara bir zemin oluşturma amacı güden çalışmalarda ortaya çıkan ortak sonuç, mevcut durumda kıyas yoluyla bazı belirlemelerin yapılması gerektiğinin yanı sıra bu alanı kapsamlı şekilde ele alan hukuki düzenlemelere ihtiyaç olduğudur.

Bu çalışmamız blokzincir ve kripto varlık kavramlarına ilişkin hukuki zeminin ve değerlendirmelerin ilerleyen dönemde değişip şekillenebileceğinin bilinciyle, bu kavramlara ilişkin mevcutta bulunan mülahazaları toplu bir şekilde ortaya koymak amacıyla hazırlanmıştır. Bu yazımızda blokzincir ve kripto varlık kavramlarına genel bir giriş yapılacak, anılan kavramlara mevcut hukuki yaklaşımlar özetlenecektir.

Yazımızın yayımlanmasını takip eden dönemde tarafımızca yeni çalışmalar yapılarak bunların bir seri haline getirilmesi ve bu seride olası gelişme, değişiklik ve gündem konularına göre blokzincir ve kripto varlık kavramlarının farklı hukuk prensipleri çerçevesinde değerlendirilmesi planlandığından, işbu yazımız başlığına, blokzincir teknolojisi kapsamında oluşturulan ilk bloğa verilen isim olan "Genesis" önadı eklenmiştir.

1. BLOKZİNCİR TEKNOLOJİSİ VE KRİPTO VARLIKLAR

Kişiler arası yahut kurumlar arası kayıtların tutulması ve daha da önemlisi bu kayıtların uzun bir süre boyunca değiştirilmeksizin yahut tahribata uğramasına izin vermeksizin saklanması faaliyetleri tarih boyunca insanların zamanını ve emeğini almış; bu uğurda kütüphaneler, saklama alanları ve arşivler oluşturulmuş; geldiğimiz noktada ise teknolojinin İmkânları seferber edilerek tüm bu kayıtların bilgisayarlar üzerinde tutulması makul görülmüş, akabinde, teknolojinin günbegün gelişen İmkânları sonucu tutulan kayıtlar bulutlara1 gönderilmiş ve kayıtların online bir platform üzerinde tutulması maliyet açısından daha avantajlı2 ve g üvenli görülmüştür.

Gerçekten de fiziki olarak tutulmaya çalışılan her kaydın bir gün zamana yenik düşerek çürüyebileceği, çürümese dahi çalınabileceği, yanabileceği, ıslanabileceği, yırtılabileceği yahut kaybolabileceği ortadadır. İlaveten, insanlığın uzaya doğru yelken açtığı böylesi bir çağda3, yazılı kaynaklara alternatif olarak, fiziki kayıt saklayıcılarına dahi ihtiyaç duyulmaksızın kayıtların muhafaza edildiği, korunabildiği ve paylaşıma açılabildiği teknolojilerin insanlığın kullanımına sunulmasının, ilerleme idesine daha uygun olduğu rahatlıkla ifade edilebilecektir.

Bu doğrultuda gelinen son nokta, bireylerin sahip oldukları ekonomik değerlerin de dijitalleştirilmesi yolu ile kayıt altına alınması ve fiziki müdahaleler ile bu ekonomik değerlerin zayi olmasının önüne geçilmesini sağlayabilecek yeni bir "varlık kayıt sistemi"nin uygulamaya alınması olmuştur.

Mal veya hizmetlerin toplum içinde mübadelesi adına milattan öncesinden bugüne değin kullanılagelen deniz kabuğu, hayvan derisi, değerli taş ve son olarak "para" ismi ile nitelendirilen kâğıt parçaları, artık bugün yaşamlarına fiziki bir varlık olmaktan öte "sayısal bir değer" olarak devam etmektedirler. Öyle ki Kuzey Avrupa'da artık işletmeler kâğıt para kabul etmemeye dahi başlamışlar ve sadece kredi kartı yahut banka kartları aracılığı ile ödeme alma şeklinde bir prensip oturtmuşlardır4.

Görüleceği üzere kağıt paraların dahi geçerliliklerini kaybetmeye başladıkları bu dönemde insanların üzerinde ortak bir mutabakata vardıkları kayıt sistemleri, kişilerin sahip oldukları varlıkların fiziken hareket etmesini gerektirmeksizin kişilerin iş ve işlemlerine devam etmelerine olanak sağlamakta ve örneğin 1.000.000-TL değerindeki bir satın almanın gerçekleşebilmesi için paranın fiziken el değiştirmesine gerek bırakmaksızın bir bankadan diğer bir bankaya giden basit bir mesaj ile işlemin gerçekleşmesine ve işlem bedeli tutarındaki varlığın el değiştirmesine imkân vermektedirler.

Bankalar aracılığı ile gerçekleşen bu işlemlerin dezavantajlı boyutu ise işlemin gerçekleşmesi için birden fazla bankanın beşerî veya elektronik süreçlerinin tamamlanmasının beklenmesi, bankaların bu işlemler için kullanıcılardan talep ettikleri ilave bedeller, kullanıcıların sadece bankaların tuttukları veri kayıt sistemlerine güvenmek zorunda bırakılmış olmaları ve tüm bu süreçler sırasında tarafların işlemden vazgeçme ihtimâlleri olarak karşımıza çıkmaktadır.

Anılan bu olumsuzluklardan kaçınılabilmesi adına her bir kullanıcının sisteme aynı oranda hâkim olduğu ve sistem üzerindeki tüm verilerin her bir kullanıcı tarafından da teyit edilebildiği, böylece kullanıcıların sadece bir aracı kuruma güvenmek zorunda bırakılmadığı ve dünyanın her bir köşesinden sisteme dahil olacak her bir kişinin bankaların insafına bırakılmadığı bir veri kayıt sisteminin kurulması ve para ismi ile somutlaştırılan mübadele aracı somut değerlerin "soyutlaştırılması5" düşüncesi ortaya çıkmıştır.

2008 yılında Satoshi Nakamoto (kişi, kurum, ya da devlet), herhangi merkez bankası, resmi kuruluş ve benzeri bir aracı kurumun katılımı olmadan, ödeme işlemlerine olanak tanıyan bir sisteminin kavramsal ve teknik detaylarını özetleyen bir makale6 yayınlamış ve ortaya çıkan bu düşünceyi sistematik ve kavramsal bir düzeyde ifade etmeye çalışmıştır. Makalenin insanlara verdiği mesaj ise kısaca şudur:

"Ey insanlar, birbirinizi tanıyın ya da tanımayın, artık güvenilir bir veri kayıt sistemi kurmak için merkezi yapılara ihtiyacınız kalmadı. Ben bu problemi/ ihtiyacı çözdüm. Ve çözerken matematiğin ve teknolojinin gücünü kullandığım için, bu sistem asla manipule edilemez, değiştirilemez, yok edilemez"7.

Click here to continue reading . . .

Footnotes

1. Bulut bilişim (cloud computing): Bilgisayarlar ve diğer cihazlar için, istendiği zaman kullanılabilen ve kullanıcılar arasında paylaşılan bilgisayar kaynakları sağlayan, internet tabanlı bilişim hizmetlerinin genel adıdır. Kullanıcılar, veri saklama işlemlerini bilgisayarlarının yahut akıllı telefonlarının harici bellekleri üzerinde yapmak yerine, internet tabanlı bu hizmetlere verilerini taşıyarak hem veri depolama kaygısından hem de verilerinin sadece tek bir kaynakta güvenli bir şekilde depolanıp depolanmadığını düşünmek sorunundan kurtulmuş olmaktadırlar.

2. Tüm bu yazı boyunca kullanılan "avantajlı", "faydalı", "verimli" yahut "uygun" gibi nitelemeler ekonomik faydacı (utilitaryanist) bir yaklaşım gözetilerek kullanılmıştır. Zira herhangi bir teknolojinin sadece faydalarından söz edip toplum düzeni üzerinde gerçekleştirebileceği yıkıcı etkilerin göz ardı edilmesi ancak böyle bir okuma ile mümkündür.

3. Jeff Bezos ve Richard Branson'un 2021'in Temmuz ayında yapmış oldukları "turistik" uzay seyahatlerini de dikkate alacak olursak insanlığın uzay yürüyüşünün her zamankinden daha hareketli bir döneme girdiği rahatlıkla ifade edilebilecektir.

4. https://verdict-payments.nridigital.com/payments_mar18/the_rising_trend_of_no_cash_accepted_as_european_currency_goes_electronic (Erişim Tarihi 20.09.2021 - 15:03)

5. Paranın soyutlaştırılması meselesi ilkesel anlamda ele alındığında kişilerin doğrudan birbirlerine somut bir mübadele aracı vermedikleri (örn. "bozuğum kalmadı onun yerine iki sakız vereyim" şeklinde bir yaklaşımın benimsenemeyeceği) ve bu doğrultuda herkesin belirli bir sistem üzerinde yer alan belirli kayıtlara güvenerek birbirinin alım gücünü değerlendirdiği bir sisteme gidişin ilk basamağı olarak kabul edilecektir. Kaldı ki bugün dahi maaşların yahut sair ödemelerin banka kartları yahut kredi kartları aracılığı ile kullanıldığı kabul edilirse, paranın soyutlaştırılmasının sınırlı kaynakların efektif kullanımı anlamında daha uygun bir metot olacağı ifade edilebilecektir.

6. NAKAMOTO Satoshi, "Bitcoin: A Peer-to-Peer Electronic Cash System", 2008.

7. USTA Ahmet/DOĞANTEKİN Serkan, Blockchain 101, BKM Bankalararası Kart Merkezi.

The content of this article is intended to provide a general guide to the subject matter. Specialist advice should be sought about your specific circumstances.