Eşler Arası Mal Alım-Satım İşlemleri Açısından Önemli Anayasa Mahkemesi Kararı

GP
Guleryuz Partners

Contributor

We are Güleryüz Partners, an Istanbul based law firm, offering high-quality legal services to domestic and multinational clients. Our team consists of energetic young professionals led by talented partners with strong academic backgrounds at prestigious universities in the USA, UK, and Germany, coupled with vast market experience exceeding a decade at top tier Turkish law firms. Our practice ranges from complex disputes to sophisticated M&A and finance transactions. We provide niche legal services in a wide range of legal areas such as litigation and dispute resolution, local and cross border M&As, banking, finance and capital markets, venture capital investments and start-ups, and compliance and corporate governance. We heavily invest in our pro bono projects in Turkiye and work together with institutions, foundations, and other organizations to provide legal advice to the persons in need of help. We also pride ourselves on fostering and promoting a diverse, equitable and inclusive work environment.
22.03.2022 tarihli ve 31786 sayılı Gazete 'de yayımlanan Anayasa Mahkemesi ["AYM"] kararı ile 2004 sayılı İcra İflas Kanunu ["İİK"] md.278 f.3'te yer alan "karı ve koca ile" ibaresi...
Turkey Government, Public Sector

22.03.2022 tarihli ve 31786 sayılı Gazete 'de yayımlanan Anayasa Mahkemesi [“AYM”] kararı ile 2004 sayılı İcra İflas Kanunu [“İİK”] md.278 f.3'te yer alan “karı ve koca ile” ibaresi, 2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'na [“Anayasa”] aykırı olduğu gerekçesi ile iptal edildi. İptal kararı, yayım tarihinden 9 ay sonra, yani 22.12.2022'de yürürlüğe girecek.

İİK m. 278'in İçeriği

Hukukumuzda alacağını icra takibi yoluyla tahsil edemeyen alacaklı, borçlunun mal kaçırma amacıyla yaptığı tasarrufların dava yoluyla iptalini talep edebilir. Bu kapsamda, İİK md.277 genel olarak tasarrufun iptali davasını düzenlerken, İİK md.278 bu dava çerçevesinde karşılığı olmayan, yani bedelsiz tasarrufların hükümsüzlüğü hallerini düzenlemektedir.

AYM kararına konu hüküm de bu kapsamda, karı ve koca ile bazı ilişkili taraflar arasındaki karşılıklı tasarrufları kanunen bağışlama olarak nitelendiriyordu ve bunun aksini ispat etmek mümkün değildi. Bu tasarrufların bağışlama olarak kabul edilmesinin sonucu da alacaklılar tarafından açılan tasarrufun iptali davalarında, önceki iki yıl içerisindeki bağışlama ve karşılıksız tasarrufların iptal edilmesidir. Diğer bir ifadeyle, karı ve koca arasında ivazlı/bedelli bir tasarruf yapılmasının ardından, örneğin kocanın alacaklılarından birinin alacağını elde edememesi üzerine mahkemeye başvurarak tasarrufun iptalini istemesi üzerine, karı-koca arasındaki tasarruf doğrudan bağışlama kabul edilerek hükümsüzlüğüne karar veriliyordu.

Bu tasarrufların kendiliğinden bağışlama olarak kabul edilmesinin ve bunun aksinin ispatının mümkün olmamasının Anayasa'ya aykırı olduğu iddiasıyla konu, itiraz yolu ile AYM önüne gitmiştir. AYM yaptığı incelemede alacaklının yaşayabileceği ispat zorluklarını ortadan kaldırmak ve mal kaçırmayı önlemek amacıyla karı ve koca arasındaki ivazlı tasarrufların peşinen bağışlama olarak kabul edilmesinin ulaşılmak istenilen amaç bakımından elverişli ve gerekli olduğunun söylenemeyeceğini ifade etmiştir. AYM ayrıca, itiraza konu kanun hükmünün bir faraziye ortaya koyması sebebiyle kamu yararı ile kişisel yarar arasındaki dengenin bozulduğunu ve mülkiyet ile hak arama hürriyetlerinin ölçüsüzce sınırlandırıldığını belirtmiştir. Bu sebeple İİK md.278 f.3'te yer alan “karı ve koca ile” ibaresi iptal edilmiştir.

AYM Kararı'nın Olası Hukuki Sonuçları

İptal kararı 9 ay sonra yürürlüğe gireceğinden bu süre zarfında Anayasa'ya aykırılığı tespit edilen İİK md.278'in ilgili kısmının, yasama erkince düzeltilmesi ve bu fıkrada öngörülen faraziyenin bir karineye çevrilmesi olasıdır. Başka bir deyişle, bu tasarrufların karşılıklı olduğunun borçlu karı veya koca tarafından ispat edilebilmesine olanak sağlayan bir değişiklikle ortadaki sorun giderilebilir.

Bu hali ile, 9 ay içerisinde İİK md.278'de bir değişiklik yapılmaz ise karı ve koca arasındaki tasarruflar için bir faraziye ortaya koyan hüküm ortadan kalkacak ve bu hususta ispat yükü tasarrufun bağışlama olduğunu ve dolayısıyla batıl olduğunu iddia eden alacaklı tarafta olacaktır. Bu süre zarfında TBMM'nin iptal edilen maddede yeni bir düzenlemeye gitmemesi halinde doğacak boşlukta, karı ile koca arasındaki mal kaçırma amacı taşıyan tasarrufların artması ve bu konuda uyuşmazlıkların çıkması muhtemeldir.

Son olarak fıkranın iptal edilmeyen -altsoy ve üstsoy, üçüncü dereceye kadar olan akrabalar, evlat edinenle evlatlık arasındaki tasarruflar- kısmına ilişkin olarak da itiraz yoluna gidilmesi halinde aynı gerekçelerle AYM tarafından iptal edilmesi beklenebilir.

The content of this article is intended to provide a general guide to the subject matter. Specialist advice should be sought about your specific circumstances.

Mondaq uses cookies on this website. By using our website you agree to our use of cookies as set out in our Privacy Policy.

Learn More